Türkiye'de IMF proğramını eksiksiz uygulayarak üretimi öldüren Ekonomiden Sorumlu Devlet Bakanı Kemal Derviş, sadece bankaları 'kurtarma' kapsamına alıp çiftçiyi kendi haline bırakınca Türkiye büyük bir buğday açığı ile karşı karşıya kaldı. Buğdaydan zarar eden çiftçi, farklı ürünlere yönelince bu yıl 12 milyon ton buğday açığı tehlikesi doğdu. Türkiye genelinde 14 milyon hektar alanda yapılan hububat ekiminin 9 milyon hektarı arpa, kalan kısmı ise çavdar, yulaf ve buğday olarak gerçekleşti.

Doğrudan Gelir Desteği ödemelerinin geç yapılması ve geçen yıl kuraklığın etkisi ile çiftçi kaliteli buğday yerine yulaf, çavdar, fasulye ve mısır gibi ürünlere yöneldi.

Konya Ticaret Borsası Başkanı Mehmet Kara, "Toprak Mahsulleri Ofisi üzerine düşen görevi yerine getirerek, bir an önce ithalat yapmalı ve bu açığı kapatmalıdır" dedi.

Buğday sıkıntısı kaçınılmaz

Bu yıl yaklaşık 12 milyon ton buğday açığı olacağını tahmin ettiklerini ifade eden Konya Meram Ziraat Odası Başkanı Mustafa Hepokur ise, "Bu yıl 14 milyon hektar alanda hububat ekimi gerçekleşti. Ancak dengesiz üretim, ekili alanların 9 milyon hektarının arpa olmasına neden oldu. Geriye kalan 5 milyon hektar alanda ise yulaf, çavdar ve kalitesiz buğday ekildi. Hububatta alınan yüksek verime rağmen, ekmeklik kaliteli buğday sıkıntısı nedeniyle ithalatı kaçınılmaz oldu" dedi.

Hepokur, "Çiftçi dengeli üretime yönlendirilseydi, bütün Avrupa ülkelerinin ihtiyacını karşılayacak buğday üretebilirdik" dedi.

Tarıma teşvikleri Derviş engelledi

Süt primi, yem bitkisi, gebe düve ve suni tohumlama desteği için bütçeye toplam 75 trilyon liralık ödenek konmasına karşın Ekonomiden Sorumlu Devlet Bakanı Kemal Derviş'in engellemesiyle bu yıl tarıma yönelik hiçbir teşvik ödenmedi. Bunun, "Türkiye'de tarımsal üretimi bitirmeye yönelik bir zihniyetten kaynaklandığını" öne süren Türkiye Damızlık Sığır Yetiştiricileri Merkez Birliği Başkanı İsmail Anıl, "Devlet, bankalara katrilyonlarca lira faiz aktarırken, çiftçinin 75 trilyon lirasını esirgiyor. Şimdiye kadar hak edilen 40-45 trilyon liralık teşvik ödense birçok işletme batmaktan kurtulurdu" dedi.

Teşvikler için hazine kapısında ekip var

Tarım ve Köyişleri Bakanı Hüsnü Yusuf Gökalp de, önceki gün hayvancılık sektörünün sorunları hakkında düzenlenen toplantıda, Hazine'den para alamadığı konusunda şikayette bulunmuştu. Tarım teşviklerinin parasını almak için her gün Hazine'de bir ekip beklendiğini dile getiren Gökalp, pamuk primi paralarını çıkarmak için bir ekip bulunduğunu belirterek, "1 Ağustos diyorlardı, şimdi ay sonunda vereceğiz diyorlar. Seçim yatırımı olmasın diyorlar. Oysa bütçeye konan parayı vermemek seçim yatırımı'' diye konuşmuştu. Süt üretiminin artması için, sanayiye getirilen süt için litre başına 10 bin lira, besici birliklerine üye işletmelerde üretilen süte ise, litre başına 20 bin lira teşvik primi ödenmesi öngörülüyor.

'Derviş'in girdiği parti üreticiden oy alamaz'

Teşviklerin ödenmemesini protesto etmek üzere, merkez birliğine bağlı birliklerin yöneticilerini 15 Ağustos'ta Ankara'ya çağırarak toplantı yapacağını belirten Damızlık Sığır Yetiştiricileri Merkez Birliği Başkanı İsmail Anıl, bu toplantıda 3 Kasım'a yönelik tavırlarını da belirleyeceklerini kaydetti. Bu toplantıda eylem konusunu da ele alacaklarını ifade eden Anıl, birliğe üye 300 bin dolayında besici bulunduğunu belirterek, şöyle konuştu: "Tarım kesimine yönelik bu yaklaşıma, 3 Kasım'da gereken cevabı vereceğiz, bu tarihi bekliyoruz. Bizim üç kuruşluk teşvikimizi ödemiyorlar, bankalara katrilyonlarca lira faiz veriyorlar. Bizim teşvikimizi ödemeyenlere oy veren çiftçi bizden değildir, haindir. Bütçeye tarım teşvikleri için konulan paranın ödenmesini engelleyen Devlet Bakanı Kemal Derviş, hangi partiye geçerse geçsin, o parti tarım kesiminden oy alamaz."