İBER’in Fütüvvet Kitaplığı

04:001/06/2024, Cumartesi
G: 1/06/2024, Cumartesi
Ömer Lekesiz

İbn Haldun Üniversitesi’nin İBER Yayınları, Gençlik ve Spor Bakanlığı’nın desteğiyle Fütüvvet Gençlik Klâsikleri projesi kapsamında hazırladığı tarz-ı kadim fütüvvet klâsiklerinden 20 eseri, Nisan 2023 – Şubat 2024 tarihleri arasında okurlara sundu. Proje Ebû Abdurrahmân es-Sülemî, Harakânî (2), Kuşeyrî, Hâce Abdullah Herevî, İmam Gazzâlî, İzzî ve Attâr, Şehâbeddin es-Sühreverdî (2), İbnü’l-Arabî, İbn Mi‘mâr, Abdürrezzâk el-Kâşânî, İbn Kayyim el-Cevziyye, Şemseddin el-Âmülî, Emîr-i Kebîr Hemedânî,


İbn Haldun Üniversitesi’nin İBER Yayınları, Gençlik ve Spor Bakanlığı’nın desteğiyle
Fütüvvet Gençlik Klâsikleri
projesi kapsamında hazırladığı tarz-ı kadim fütüvvet klâsiklerinden 20 eseri, Nisan 2023 – Şubat 2024 tarihleri arasında okurlara sundu.

Proje Ebû Abdurrahmân es-Sülemî, Harakânî (2), Kuşeyrî, Hâce Abdullah Herevî, İmam Gazzâlî, İzzî ve Attâr, Şehâbeddin es-Sühreverdî (2), İbnü’l-Arabî, İbn Mi‘mâr, Abdürrezzâk el-Kâşânî, İbn Kayyim el-Cevziyye, Şemseddin el-Âmülî, Emîr-i Kebîr Hemedânî, Ca‘fer es-Sâdık, Eşrefoğlu Rûmî, Yahyâ el-Burgâzî, Ahmed el-Harpûtî ve Razavî’nin 10. ila 16. yüzyılları arasındaki telif, derleme / seçme ya da özet eserlerinden oluşuyor.

Aslında çoğu kitaplıklarımızda farklı ad, tercüme ve basımıyla yer alan Fütüvvet-nâmelerin, gerek sûfîliğe / tarikatlara gerekse Fütüvvet / Akî / Ahî teşkilâtına mahsus metinlerin, Fütüvvet ve gençlik kelimelerinin anlamdaşlığı arasında incelikle düşünülmüş genel bir başlık altında sunulması çok güzel olmuş. Bu sayede ilgi tek temada toplanacak ve okumanın bereketi inşallah daha da artacaktır.

Ben de bu mülahazayla, 80 ila 192 sayfa arasında değişen Fütüvvetnâmelerin “Her güne bir kitap” planıyla şu ana kadar – yazım ya da yayım sırası gözetmeksizin- beşini okudum. Bunlar Herevî; Harakânî (Fakrnâme); Sühreverdî (Fütüvvetnâme-i Digerî); Kâşânî ve Ca‘fer es-Sâdık’ın fütüvvetnâmeleri.

Bu kitaplarla -nasipse okuduğumda ve gerekli gördüğümde diğerleriyle de- ilgili kimi notlarımı paylaşmak istiyorum:

Öncelikle belirtmeliyim, Fütüvvet Kitaplığı’na dahil eserler tek tip ama çok özenli bir kapağa sahipler; iç grafik düzenleri ve mizanpajları itibariyle de güzeller.

Her kitap, particilik siyasetine akademiden daha fazla mesai harcamış olmasına rağmen mezkur temada ehliyeti tartışma götürmeyen İrfan Gündüz Hocamızın takdim yazısıyla başlıyor.

Bu Takdim, sufî ile meslekî fütüvvet ayrımını gözeten, her ikisine mahsus ilk kaynakların zikredildiği, ıstılahların belirtildiği ve açıklandığı, müessese olarak Fütüvvet’ten Ahiliğe geçişte neden ve süreçlerin… ana hatlarıyla işlendiği
efradını câmi ağyarını mani
 bir metin… Fütüvvet Gençlik Klâsikleri projesinin maksadı da yine bu yazıda şöyle veriliyor:

“İlk elde amacımız, Türk ve İslâm dünyasında fütüvvet düşüncesi alanında ortaya konulan verimleri okuyucuya sistemli, nitelikli ve çok yönlü bir okur kitaplığı kapsamında sunmaktır. (…)

Bu eserler vasıtasıyla; özellikle şahıs, mefhum, mesele, müessese, dönem, literatür ve bölge ayrımlarını dikkate alarak okuyucuya, güçlü bir hazineyi, tek kitaplıkta bir araya gelecek şekilde sunmayı hedefliyoruz. 

Burada esas gayemiz ise fütüvvet düşüncesi çerçevesinde İslâm’ın yüzyıllar boyunca mümbit tartışmalara konu ve birçok görüşün neşvünema bulmasına vesile olmuş meselelerini bugün yeniden gündemimize taşımaktır. Böylelikle, günümüz ilim ve fikir dünyasında hissedilen eksikliği gidermeyi ve bu sahada karşılaşılan sorunların hallinde başvurulabilecek sahih bir kaynak oluşturmayı hedefliyoruz.

Bu bağlamda, hâlihazırda ‘gençliğin odağında olduğu’ sorunların tespit, tahlil, tenkit ve hallinde geçmiş birikimden azami ölçüde istifade edebilmemize imkân tanıyacak ve özellikle gençler tarafından rahatlıkla nüfuz edilebilecek bir mevzi inşa etme maksadını taşıyoruz.”

Yukarıda zikrettiğim isimlerin sırasınca, Sezai Küçük, Mustafa Çiçekler, Tahir Uluç (2) ve Saffet Sarıkaya tarafından tercüme edilen beş kitaptan Tahir Uluç’un tercümeleri dışındakiler mütercim ya da editör notları bakımından fazla bir eksiği görünmüyor.

Ancak Tahir Uluç’un tercümelerinde ve hassaten Ca‘fer es-Sâdık kitabında gerekli notlar, tahriçler ve esbabı-nüzul kayıtları açısından ciddi bir eksiklik var.

Uluç’un örneğin Kâşânî metninde ayyuka çıkan ıstılah problemlerine, düşük cümlelere hatta tashihlere özellikle işaret etmeliyim. Işıklılık, incelmişlik vb. kelimelerin hangi türden ışığa ve incelik ifadesine denk düştüğü belli olmadığı gibi, “ışıklılık ve parlaklık”, “ışık desteği” vb. söyleyişler de kendiliğinden karikatürleşiyor; kimi ıstılahların açıklamasında da her nedense (“Semahat (eli açıklık) açıklık” şeklinde) tekrarlara başvuruluyor.

Tahriç ve nüzul sebebi konusunda ise başı Ca‘fer es-Sâdık’ın Fütüvvetnâmesi çekiyor. Müellif ya da ilgili sohbetin sahibi Ca‘fer es-Sâdık olunca Hz. Ali (ra) ile ilgili bahislerin ağrılık taşıyacağı malumdur. Ancak burada Hz. Ali’nin bir sözü ya da davranışı nedeniyle nazil olduğu, Peygamberimiz Aleyhisselam tarafından buyurulduğu belirtilen ayet ve hadisler mutlaka kaynaklandırılmaya ve tahrice muhtaç bulunuyor.

#Aktüel
#Hayat
#Ömer Lekesiz