6. büyük küresel ağ

AK Parti seçim beyannamesine son şeklini vermek üzere hazırlıklarını sürdürayor. Beyannamede Türkiye’ye sınır aşan bir vizyon çizilecek. Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan’ın açıklayacağı beyannamede dış politika önemli bir yer tutacak. Ortadoğu, Avrupa, Asya, KKTC ve Afrika’ya ilişkin beş başlıkta Türkiye’nin yaklaşımı ilan edilecek. Bu çerçevede Suriye başta olmak üzere bölgesel krizlerde Türkiye’nin çözümde anahtar ülke rolü vurgulanacağı, AB ile ilgili de ‘kazan kazan’ ilkesi kapsamında birlikle pozitif gündemle ilişkilerin güçlendirilmesi hedefin yer alacağı belirtiliyor.

6. BÜYÜK KÜRESEL AĞ

Vizyoner, proaktif bir dış politika izleneceğine vurgu yapılması beklenen beyannamede, Türkiye’nin diplomatik temsilcilik sayısının 236 olduğu ve dünya çapında en büyük altıncı küresel ağ haline geldiğinin altı çizilecek. AK Parti’nin tüm dünya mazlumları ve mağdurları için adalet, özgürlük ve demokrasi ideallerini savunduğu hatırlatılacak. AK Parti kaynaklarından edinilen bilgiye göre taslak seçim beyannamesinde dış politikaya ilişkin yer alması beklenen başlıklar özetle şöyle:

ANAHTAR ROL

Ortadoğu ile asırlardan beridir süre gelen tarihi birikim, kültürel derinlik, coğrafi konum ve beşeri bağlar yakından takip edilmeye devam edilecek. Ortadoğu coğrafyasının büyük tehdit ve sınamalarla karşı karşıya olduğunu ve aynı zamanda önemli değişim ve dönüşümlerin yaşandığı tarihi bir kavşak noktasında olduğuna dikkat çekilecek. Suriye, Irak, Yemen, Libya krizleri başta olmak üzere, bölgede yaşanan tüm gerilimlerde Türkiye’nin anahtar rolü üstlendiğinin altı çizilerek, bu coğrafyanın istikbali için Türkiye’nin önemi vurgulanacak. Filistin meselesinin de Türkiye’nin kırmızı çizgisi olarak kalmaya devam edeceği hatırlatılacak. Filistin ulusal birlik hükümetine yönelik güçlü destek önümüzdeki dönemde de devam edeceğinin mesajı verilecek.

KAZAN KAZAN İLKESİ

Avrupa Birliği’ne tam üyelik müzakerelerinin AK Parti döneminde ivme kazandığı hatırlatılarak, kazan-kazan ilkesi ile üyelik müzakerelerinin devam etmesi yönünde mesaj verilecek. Vizelerin kaldırılması, gümrük birliğinin güncellenmesi, mali işbirliğin derinleştirilmesi gibi yeni inisiyatiflerle Türkiye-AB ilişkilerinin pozitif gündem ile güçlendirilmesi hedefleniyor. Bu kapsamda çok uluslu platformlarda Türkiye’nin etkinliğini yükseltilmesi planlanıyor. Avrupa’da yükselen aşırı sağın ve İslamafobik saldırılar ile karşı karşıya gelen Türk ve diğer yabancı toplumların hakkının savunmaya da devam edileceği üzerinde durulacak.

Rusya ile sıkı ilişki
Suriye’de garantör ülkelerinden birisi olan Rusya ile ilişkilere de değinildi. Yeni dönemde başta güvenlik, enerji olmak üzere ticari ve kültürel alanlarda Rusya ile olan ilişkilerin daha da güçlendirilmesi için çaba harcanacak. Türkiye’nin Bakü-Tiflis-Kars Demiryolu projesi ile başlayan yeni bölgesel kalkınma sürecine daha fazla katkı sağlayacağı bildirilecek. Çin, Japonya, Güney Kore, Endonezya ve Malezya gibi ülkelerde ilişkiler daha ileri bir noktaya taşınacak. Çin’in ‘Kuşak ve Yol’ projesi kapsamında bölgesel ortak kalkınmaya katkı sağlanacak. Beyannamede, 2009 yılında Türkiye’nin Afrika kıtasında toplam 12 büyükelçiliği bulunurken bu sayının bugün 42’ye yükseldiği dikkat çekilecek. Türk şirketlerinin Afrika pazarında daha aktif olabilmesi ve pazar payını arttırabilmesi için girişimler artırılacak.

Güçlü Türkiye güçlü Kıbrıs

Beyannamede Kıbırıs da önemli yer tutacak. Kıbrıs’ın stratejik konumuna vurgu yapılarak gerek Doğu Akdeniz’de yapılan doğal gaz arama çalışmaları, gerekse Akdeniz de ciddi bir üs olarak bulunan Kıbrıs’ın Türkiye’nin Akdeniz ve Ortadoğu’da ki merkezlerinden biri olma özelliğine sahip olduğu dikkat çekilecek. Türkiye’nin garantör olduğu KKTC’nin ekonomik altyapısının güçlendirilmesi ve refahının arttırılması için bugüne kadar kararlılıkla atılan adımların devam edileceği vurgulanacak. Kıbrıs’ın stratejik olarak öneminin altı çizilerek, ‘güçlü bir Türkiye, güçlü bir Kıbrıs’ mesajı verilecek.

FETÖ vurgusu

Beyannamede FETÖ ile mücadele ve örgütün üstlendiği Balkanlar’a da vurgu yapıldı. Türkiye’nin FETÖ terör örgütü ile olan mücadelesinde söz konusu örgütün Balkanlar için oluşturduğu tehdidi anlayarak örgütün Balkanlar’da faaliyetlerine engel olmak üzere Türkiye ile işbirliği yapan ülke yönetimleri ile yakın ilişkilerin ilerletileceği belirtildi.