Türkiye’nin yürüttüğü başarılı politikalar sayesinde kontrol altına alınan Kovid-19 salgınında normalleşme süreci başladı. Kişisel izolasyon, temizlik, sosyal mesafe derken yaklaşık 60 gündür evden dışarı çıkmayan Türkiye’de, sıra piskolojik mücadeleye geldi.
Koronavirüs salgını sürecinde psikolojik danışmanlık hizmetini sürdüren uzmanlar, evde kalınan süreçte vatandaşların bir kısmında geçmişte yaşadıkları panik atak, korku ve takıntı gibi düşüncelerin tetiklendiğine dikkat çekti. Salgının ilk görüldüğü günden itibaren danışanların ‘acaba bana bulaşır mı yada bulaşmış mıdır şeklinde düşüncelerin geliştiğini anlatan NPİstanbul Beyin Hastanesi’nden Klinik Psikolog İhsan Öztekin, “Danışanlarımıza gerekli önlemleri aldıkları takdirde korkmamaları gerektiğini anlattık. Bu korkuya yoğunlaşmadan, evde kaldıkları süre içerisinde kendilerini daha iyi hissedecekleri uğraş alanlarına yönlendirmeye çalıştık” dedi.
Sürecin zorluğuna rağmen pandemi öncesinde olduğu gibi her gün psikiyatrik muayene ve psikoterapi hizmetlerinin sürdüğünü anlatan Öztekin, “Korkmayacağız, moralimizi yüksek tutacağız, kendimizi daha iyi hissedeceğimiz faaliyetlere yöneleceğiz. Baş edemediğimiz zamanda uzmanlardan psikolojik destek alacağız” diye konuştu.
Doğal afet, savaş ve salgınların toplumda travmatik etki oluşturduğuna işaret eden Anadolu Sağlık Merkezi’nden Uzman Klinik Psikolog Ezgi Dokuzlu, “Koronavirüs nedeniyle kendimizi yetersiz ve güvensiz hissettik. Bu durum karantina süreciyle birlikte daha da zorlaştı. Belirsizlikler normal olarak kaygıyı arttırdı. Bunun yanında işine salgın nedeniyle geçici olarak ara vermek zorunda olanlar maddi kaygılar yaşadı. Bireylerin salgın sürecinde yaşadığı sorunlar ve tepkileri birbirinden çok farklı, bu nedenle salgın sürecinin toplumda bıraktığı psikolojik etki, her bireyde farklılık gösterecek” diye konuştu.
- Sağlık Bakanlığı’nın ‘pandemi sürecinde tüm doktorlar genel tıp doktorudur’ açıklamasının hemen ardından kovidli hastalara hizmete başlayan Cerrahpaşa Tıp Fakültesi Psikiyatri Uzmanı Doç. Dr. Ömer Faruk Demirel, “Sürecin başından beri ölüm oranları hastalığın ne kadar zorlu olduğu anlatıldı. İyileşmeyle ilgili haberlerin ortaya çıkmasıyla birlikte hastanede kalan hastaların motivasyonları da arttı. Psikolojileri kaygan zemin gibiydi, yanlarına girip hal hatır sorduğumuzda yüzlerinde beliren gülümsemeyi görebiliyorduk. Pandemi servisinde bazı hastalara psikolojik desteğin yanısıra ilaç tedavisi de başladık” diye konuştu.
