Yeni Şafak 'Bu daha başlangıç' manşetiyle duyurmuştu: Teröre ‘kilit’

Canberk Doğan
04:0010/10/2024, Perşembe
G: 9/10/2024, Çarşamba
Yeni Şafak
Yeni Şafak haberlerinde Türkiye’nin güvenlik kaygıları ön plana çıkarılırken, bölücü terör örgütü PKK/ KCK ile Suriye uzantısı PYDYPG’nin ulusal güvenliğini tehdit ettiğini her fırsatta belirtti.
Yeni Şafak haberlerinde Türkiye’nin güvenlik kaygıları ön plana çıkarılırken, bölücü terör örgütü PKK/ KCK ile Suriye uzantısı PYDYPG’nin ulusal güvenliğini tehdit ettiğini her fırsatta belirtti.

FETÖ’nün 15 Temmuz kalkışmasını bastırarak olası bir iç savaşı önleyen Türkiye, ardından karşı atağa geçerek ABD’nin Suriye’de oluşturmak istediği terör koridoruna darbe üstüne darbe indirdi. Yeni Şafak’ın Fırat Kalkanı Harekâtı sonrası 2016’da attığı “Bu daha başlangıç” manşeti bugün Irak’ın kuzeyinde de kapanmaya yaklaşan güvenli şeridin sinyaliydi.

Terörle mücadelede 15 Temmuz 2016’daki hain FETÖ kalkışması sonrasında konsept değişikliğine giden Türkiye, güney sınırlarını Suriye ve Irak’ta oluşturduğu hatlarla güvenlik altına aldı. Suriye’nin kuzeyine düzenlenen ilk harekâtı Yeni Şafak “Bu daha başlangıç” olarak duyurmuştu. Türkiye’nin 40 yılı aşan terörle mücadelesinin her aşamasına Yeni Şafak iktidarlar değişse de 30 yıllık yayın hayatında hep destek verdi. Haberlerinde Türkiye’nin güvenlik kaygıları ön plana çıkarılırken, bölücü terör örgütü PKK/KCK ile Suriye uzantısı PYDYPG’nin ulusal güvenliğini tehdit ettiğini her fırsatta belirtti. Bu nedenle, Suriye’nin kuzeyinde yapılan operasyonların, terörist grupların etkisini kırmayı amaçladığını haberlerde vurguladı. Yeni Şafak, Türkiye’nin Suriye’deki operasyonlar için haklı sebeplerini uluslararası düzeyde de gündeme taşıdı. Türkiye’nin, Suriye’deki siyasi çözüm sürecine katkıda bulunduğunu ve operasyonlarının uluslararası hukuka uygun olduğunu belirtti. Türkiye’nin, operasyonlar sırasında belki de en çok dikkat ettiği unsurlardan birisi de Suriye’nin toprak bütünlüğüne saygı gösterilmesiydi. Bölgedeki sivillere yardım eli uzatan Mehmetçik’in ve Türkiye’nin insani yardımlarını ve sivil koruma çabalarını öne çıkartan Yeni Şafak, bu durumu kanıtlarla da destekledi.


7 AYDA DEAŞ’TAN TEMİZLENDİ

Türkiye, Birleşmiş Milletler (BM) Sözleşmesi’nin 51’inci maddesinden kaynaklanan meşru müdafaa hakkı kapsamında, güvenliğini tehdit eden terör örgütü DEAŞ başta olmak üzere Suriye’nin kuzeyindeki teröristleri etkisiz hale getirmek ve sınır güvenliğini sağlamak için 24 Ağustos 2016’da Fırat Kalkanı Harekâtı’nı başlattı. Operasyonun ilk gününde Gaziantep’in Karkamış ilçesinin karşısındaki Suriye topraklarında yer alan Cerablus ilçesi, 23 Şubat 2017’de de Bab ilçesi DEAŞ’tan kurtarıldı. Harekâtla iki ilçe arasında bulunan ve 2 bin 55 kilometrekare alana yayılmış yerleşimler, 217 günde terörden arındırılıp güvenli hale getirilerek hayatın normale dönmesi için çalışmalar devam ediyor.


AFRİN’E ZEYTİN DALI

Türkiye’nin Suriye’deki en kritik operasyonlarından birisi de Afrin’den terörü temizlediği Zeytin Dalı Harekâtı oldu. Yeni Şafak’ın “Ve Düğmeye Basıldı!” manşetiyle duyurulan harekât ile, “Türkiye ve dünyanın kilitlendiği Afrin hareketliğinde kritik esik aşıldı. Türkiye, Rusya yönetimiyle mutabakata vardı. Afrin’de gözlemci olarak bulunan Rus askerleri ilçeyi terk edip Esed kontrolündeki bölgelere çekilmeye başladı. “Son asker çıktığında terör örgütü PKK’ya yönelik en büyük harekât başlayacak” diye duyurulmuştu. Zeytin Dalı Harekâtı ile 18 Mart 2018’de Afrin ilçe merkezinin terör örgütü PKK/YPG’den temizlenmesiyle operasyon tamamlanarak 6 belde merkezi, 282 köy, 6 köy altı yerleşim, stratejik 23 dağ ve tepe, 1 baraj, 50 stratejik nokta, TSK ve Suriye Milli Ordusu’nun (SMO) kontrolüne girdi. Harekât sürecinde 4 bin 500’den fazla terörist etkisiz hale getirildi. Bölgede hayatın normale dönmesi için Türkiye’nin desteklediği yerel meclisler yoluyla tarım, sanayi, ticaret, kültür, spor, sağlık ve eğitim gibi alanlarda halka destek verilmeye başlandı. TSK ve SMO askerlerinin verdiği güvence sayesinde siviller, 20 Mart 2018’den itibaren evlerine dönmeye başladı. Aradan geçen 6 yılın ardından ilçe merkezi ve beldelerinde yaşayan sivillerin sayısı 700 bine ulaştı.


BARIŞ PINARI İLE HUZUR GELDİ

Zeytin Dalı Harekâtı’nın tamamlanmasının ardından terör koridorunun kalan kısmını da yok etmek, bölgeye barış ve huzuru getirmek için 9 Ekim 2019’da Suriye’nin kuzeyinde YPG/PKK ve DEAŞ terör örgütlerine karşı Barış Pınarı Harekâtı devreye alındı. Yeni Şafak, operasyonu manşetine “Barış Pınarı Başladı” ile taşıdı. Haberde, “Türkiye, Suriye’nin kuzeyindeki terör koridorunu parçalamak için 10 aydır hazırlandığı büyük operasyona başladı. Saat 16:00 da namluların ateşlenmeye başladığı harekâta ‘Barış Pınarı’ adı verildi. Cumhuriyet tarihinin en büyük operasyonuna 40 bin Mehmetçik ile 20 bine yakın Suriyeli asker katılıyor” ifadeleri yer aldı. Türkiye, Birleşmiş Milletler Sözleşmesi’nin 51’inci maddesinden kaynaklanan meşru müdafaa hakkı kapsamında, güvenliğini tehdit eden terör örgütü YPG/PKK başta olmak üzere Suriye’nin kuzeyinde mevcut teröristleri etkisiz hale getirmek ve sınır güvenliğini sağlamak için Barış Pınarı Harekâtı’nı başlatmıştı. Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, 9 Ekim 2019’da X hesabından, Türk Silahlı Kuvvetlerinin (TSK) Suriye Milli Ordusu (SMO) ile Suriye’nin kuzeyinde PKK/YPG ve DEAŞ’a karşı Barış Pınarı Harekâtı’nı başlattığını duyurdu.


RESULAYN VE TEL ABYAD TERÖRDEN TEMİZLENDİ

TSK, ilk günün sonunda 22.30 sularında Tel Abyad’dan Fırat’ın doğusundaki topraklara giriş yaptı. Harekâtın ikinci günü, muhaliflerin oluşturduğu SMO, öğle saatlerinde Tel Abyad’a, akşam saatlerinde ise Rasulayn’a girdi. Harekâtın 4. gününde Rasulayn ilçe merkezi, 5. gününde de Tel Abyad ilçe merkezi YPG/PKK’lı teröristlerden temizlendi. SMO askerleri, TSK’nın desteğiyle güneyde daha derin bölgelere ilerlemeyi başardı. Harekâtın 4. gününde SMO askerleri, harekâtın en stratejik hedeflerinden biri olan M4 kara yoluna ulaştı. Harekâtla, 4 bin kilometrekareden fazla alana yayılmış yaklaşık 600 yerleşim yeri terörden arındırıldı.


İDLİB’E BAHAR KALKANI

Barış Pınarı sonrasında Suriye’de rejim güçlerinin saldırılarının yol açtığı göç dalgası, bölgede yeni bir harekâtı zorunlu hale getirmişti. Esed rejimi ve destekçilerinin İdlib Gerginliği Azaltma Bölgesi'ndeki saldırılarına son vermek, İdlib'den Türkiye'ye göç dalgasının önüne geçmek ve sınır güvenliğini sağlamak gerekiyordu... Türkiye, bu üç amaç için düğmeye bastı ve 27 Şubat 2020’de İdlib bölgesine yönelik Bahar Kalkanı Harekâtı başlatıldı. Yeni Şafak “İntikam Fırtınası” manşetiyle gelişmeleri okuyucularına duyurdu. Kara ve havadan icra edilen ve 5 Mart 2020’de başarıyla tamamlanan harekât ile Suriye’nin kuzeyinde yaşanabilecek insanlık dramının önüne geçildi, harekât sırasında aktif ve etkin şekilde kullanılan SİHA’lar ve ateş destek vasıtaları, rejim unsurlarına büyük kayıplar verdir. Bahar Kalkanı Harekâtı, kısa sürede sonuca ulaşması, Türk SİHA’ları ve ateş destek vasıtalarının gücünün sahada bizzat görülmesi ile harekâtlara yeni bir boyut kazandırdı.


#Yeni Şafak
#30. yıl
#terör