Nobel ödüllü bilim adamı Prof. Dr. Aziz Sancar, EdU ismi verilen molekülün, sinir hücrelerinde zarara yol açmadan beyindeki tümörün tedavisinde kullanılabileceğine ilişkin bir çalışma gerçekleştirdi. Bununla ilgili açıklama yapan Sancar "Bana Nobeli kazandıran DNA onarım mekanizmasını çözmek için 10 yıl çalıştım, basit bir şey bulmak için. Bu çalışmayı ise ocak ayında başlattık, şubat ayında anormal bir şey olduğunu fark ettik, bunun hücreyi öldürdüğünü fark ettik"dedi. Sancar "Kasım veya aralık ayında fare deneylerine başlayacağız, eğer farelerdeki beyin tümörünü öldürebilirsek sonra insanlara geçeceğiz" ifadelerini kullandı.
ABD’de yaşayan Nobel ödüllü Türk bilim adamı Prof. Dr. Aziz Sancar, laboratuvar deneylerinde çok sık kullanılan EdU adlı bir molekülün, özellikle beyin kanseri tedavisinde kullanılabileceğini keşfetti.
Sancar verdiği özel röportajda ABD’nin en saygın bilim dergilerinden Ulusal Bilimler Akademisi Bildirileri’nde (PNAS) acil yayımlanan makalesindeki buluşuyla ilgili konuştu.
- EdU molekülünün 2008 yılından beri moleküler biyolojide en fazla kullanılan kimyasal maddelerden biri olduğunu belirten Sancar,“Bana Nobeli kazandıran DNA onarım mekanizmasını çözmek için 10 yıl çalıştım, basit bir şey bulmak için. Bu çalışmayı ise ocak ayında başlattık, şubat ayında anormal bir şey olduğunu fark ettik, bunun hücreyi öldürdüğünü fark ettik.”diye konuştu.
Hücre kültürüne konulan EdU’nun hem normal hücreleri hem de kanser hücrelerini öldürdüğünü birkaç yıl önce bilim insanlarınca bulunduğunu ifade eden Sancar, ancak bunun sebebini bulamadıkları için bu konudaki çalışmalara devam edilmediğini aktardı.
Sancar, EdU’nun özellikleri ile ilgili konuşmasına şöyle devam etti:
Buluş, önce fareler üzerinde sonra gönüllü hastalarda denenecek
Tam açılımı "5-ethynyl-2-deoxyuridine" olan EdU’nun normal DNA’da bulunan timin sentetik bir şekli olduğu bilgisini veren Sancar, diğer moleküllerle aralarındaki farkın çok az olduğunu, DNA’nın da bu farkı göremeyerek EdU'yu içine aldığını belirtti.
Sancar, buluşla ilgili gelinen noktadan sonraki süreç için de şunları kaydetti:
- “Böyle bir duruma gelince, takip edilecek yol, önce farelerde denersiniz, farelerde olumlu sonuç alırsanız gönüllü insanlara geçersiniz. Biz fare deneyi yapan beyin kanseri bir profesör ile anlaştık, onunla kasım veya aralık ayında birlikte fare deneylerine başlayacağız. Eğer farelerdeki beyin tümörünü öldürebilirsek sonra insanlara geçeceğiz.”
Türkiye’de bu konuda başarılı tedaviler yapıldığını vurgulayan Sancar, şöyle devam etti:
- “Bir hastanın babası kızına yapılan müdahalelerin özetini bana gösterdi. Bizim Türk doktorları cerrahi alanda Avrupa'nın birçok ülkesinden, ABD’nin birçok eyaletinden çok ileride, çok başarılı ve modern ameliyatlar yapılabiliyor ve başarılı sonuçlar alınabiliyor. Bu bakımdan iyimserliğe devam edin. Fakat bu EdU şu an kullanılacak safhada değil, inşallah olumlu sonuç alırız, Türkiye’mize, halkımıza, insanlığa faydalı bir şey yapmış oluruz.”
“Bu dünyaya gelmişiz, iyi bir şey bırakıp göçüp gideceğiz”
Aziz Sancar, 75 yaşına rağmen hala bu kadar azimle çalışmasının sırrına dair soruya da şu yanıtı verdi:
- “Bu tür sorulara cevabım şu. Biz Türkler kavga etmeyi çok severiz, ben bunu yapmamaya söz verdim ve yapmıyorum. O bakımdan Türk gençlerine genellikle, Türk insanına benim mesajım: Aman kardeşim kavga etmeyi bırakın, birbirinizi tenkit etmeyi bırakın, hele bu sosyal medya çıkalı milletin işi gücü birbirine sataşmak oldu. Ben sosyal medyayı bir ara arkadaşların zoruyla kullandım, baktım bunun faydadan çok zararı var, onu da kullanmıyorum. Bu dünyaya gelmişiz, iyi bir şey bırakıp göçüp gideceğiz, benim düşüncem bu. Bunun gibi olumlu bir şeyler yapmak, bilirsiniz ben çok milliyetçiyim, herkes bilir, hem Türkiye’ye hem Türk dünyasına ve genel olarak insanlığa katkı yapınca beni mutlu eden o.”