Mustafa Kemal Atatürk’ün Latife Hanım ile nikahlanmadan önce Lozan’da bulunan İsmet İnönü’ye ısmarlattığı yüzüğün fotoğrafı ortaya çıktı. Yüzüğün fotoğrafına ise araştırmacı İpek Çalışlar, yoğun uğraşlar sonucunda ulaştı.
Mustafa Kemal Atatürk’ün Latife Hanım ile evliliğine dair bir detay ortaya çıktı. Latife Hanım ile evlenmeden önce özel bir yüzük siparişi veren Atatürk’ün Lozan’dan ısmarlattığı o yüzüğün fotoğrafı ortaya çıktı. İsmet İnönü, Lozan görüşmeleri için İsveç’teyken Atatürk’ten bir yüzük siparişi alır ve üzerinde “Gazi Mustafa K. 1339” yazan yüzüğü İstanbul’a getirir. O yüzüğün fotoğrafını ‘Mustafa Kemal Atatürk/Mücadelesi ve Özel Hayatı’ kitabının yazarı İpek Çalışlar’ın çabalarıyla ortaya çıktı.
Hürriyet gazetesine yüzüğün hikayesini anlatan Çalışlar, yüzüğün fotoğrafına nasıl ulaştığını şöyle anlatıyor: “Mustafa Kemal Atatürk, Mücadelesi ve Özel Yaşamı kitabını hazırlarken Atatürk terekesindeki yüzüğün fotoğrafını kullanmak istedim. Yapı Kredi Yayınları izin için Anıtkabir’le yazıştı. Ancak süreç kitap yayımlandıktan sonra tamamlandı. Gerekli izni veren ve fotoğrafın çekilmesini sağlayan Genelkurmay Başkanlığı’na ve Anıtkabir Komutanlığı’na buradan teşekkür ediyorum.”
Latife Hanım ile Mustafa Kemal Atatürk, 5 Ağustos 1925’te boşandı. Latife İzmir’deki aile evine döndü. Boşanma yazışmalarına dair müsveddesi bugüne ulaşan bir belgede karşılıklı iade edecekleri değerli eşya içinde yüzüklerin iadesi notu da göze çarpıyordu.
Atatürk’ün ölümünün ardından açılan kasasından “Gazi Mustafa K.” yazılı bir nişan yüzüğü çıktı. Latife Hanım 1975’te vefat etti. Özel eşyaları tasnif edilirken kasasından çıkan ve içinde “Latife 1339” yazılı yüzük, Mustafa Kemal’in ona nikâh sırasında mehr-i muaccel olarak verdiği (kadın için bir mali güvence olarak verilen mal ya da para) on gümüş parayla birlikteydi. Latife çok değer verdiği bu hatıra yüzüğü pembe kâğıda sarıp bir mücevher kutusuna koymuş, kutuyu da tülbent bir muhafazada saklamıştı. Yıllarca Osmanlı Bankası Beyoğlu Şubesi’ndeki kasada kalan yüzük, Latife Hanım’ın sakladığı belgelerle birlikte 1977 yılında ailesi tarafından Türk Tarih Kurumu’na emanet edildi.