Tezhibi yapılan çiçeklerin doğadaki hallerini merak eden Hattat Ahmet Zeki Yavaş, 29 yılda 11 bin çiçeği belgeledi. Otuz beş yeni tür de keşfeden sanatçı, 18 cildi hazır, 41 ciltlik ansiklopedinin 4 cildini bastırdı. Terörden temizlenmiş bölgelerde de çekim yapan Yavaş, böylece Güneydoğu Anadolu’nun çiçeklerini de tamamlamış olacak.
Türkiye’nin tüm çiçeklerini fotoğraflamak için yola çıkan Hattat Ahmet Zeki Yavaş, 29 yılda yaklaşık 11 bin çiçeği kayıt altına aldı. Tezhip sanatında çizilen çiçeklerin doğadaki hallerini merak ederek fotoğraf makinasıyla yollara düşen Yavaş, Türkiye’nin florası için 41 cilt ansiklopedi hazırlıyor. Bu süreçte 35 yeni tür keşfeden Yavaş, 41 ciltlik ansiklopedisinin şimdilik 4 cildini bastırabildi. “Türkiye’nin Çiçekleri” ismiyle 1000 adet basılıp dağıtılan bu 4 ciltlik ansiklopedinin devamının gelmesi için destek bekliyor.
TERÖRDEN DOLAYI GİDEMEZDİK
Türkiye’de 13 bin 300 çeşit çiçeğin literatüre geçtiğini dile getiren Ahmet Zeki Yavaş, dünya üzerinde en çok çiçek yetişen dördüncü bölgenin Anadolu coğrafyası olduğunu belirtti. Yavaş, en son Hakkari’de çekim yaptıklarını söyleyerek şunları aktardı: “Terörden dolayı bu bölgelere gidemezdik. Geçen sene halka açılan yerler oldu. 10-15 yıl önce Hakkari Dağ Lalesi’ni askerlerle beraber çekmeye gitmiştim. Ama şimdi rahatça çekebiliyoruz. İki hafta önce Hakkari, Cilo Dağları’ndaki çiçekleri çektik. 20’nin üzerinde yeni çiçek ilave ettik. Bunlardan hiç ulaşılmayan 3 tane vardı, onları da çektik. Bir tanesi Hakkari Kardelen’i, çiğdeme benzeyen ilginç bir çiçek. Diğeri de Mübarek Otu. Üçüncüsünün ismini henüz bulamadık. Belki de ilk kez keşfediyoruz, onu da bilmiyorum henüz. Terörden dolayı önceden girilmeyen, yeni açılan diğer bölgeleri de önümüzdeki üç veya dört yılda çekersek, ansiklopedinin 41 cildini 5-6 yıl içerisinde tamamlama niyetindeyiz. Şu anda ansiklopedinin 18 cildi hazır. Sonbaharda yine Güneydoğu bölgesine çekim yapmaya gideceğiz. ”
ÇİÇEKLERİMİZİ KAÇIRIYORLAR
Amerikalı bir bilim adamının 1935 yılında ‘Flora Of Turkey’ isimli fotoğrafsız çalışmasından sonra yapılmış en büyük çalışma olduğunu aktaran Yavaş, dünyada da İngilizler ve İsraillilerin bu tarz çalışmalar içinde olduğunu vurguladı. Yavaş, “Türkiye’deki çiçek popülasyonunu bozmak için yurt dışı menşeli insanlarla çok karşılaştım. 2000’li yıllarda bunların önüne geçtiğim zamanlar oldu. Bizim çiçeklerimizi alıp gidiyorlar, mesela İsrail’de o çiçek yetişmez, ama Afrika’da veya Çin’de kiraladıkları seralarda yetiştiriyorlar. Genleriyle oynuyor, geliştiriyor, hibritleştiriyorlar. Buradaki asıl endemikleri de bozuyorlardı. 8 yıldır karşılaşmıyorum bu tür şeylerle. Bu işi 70’li yıllardan 90’lı yıllara kadar çok yaptılar. Lalenin başına gelenler ortada. Hollandalılar laleyi götürdü, şu anda lale sanki bizim değil. Halbuki Orta Asya’dan biz getirmişiz. Mesela İstanbul’un çiçek popülasyonu İngiltere ve Avrupa’nın önemli bir bölümünden daha fazla. 1750 çeşit olduğu söyleniyor. Çoğu kişi bilmez bunu” diyerek çiçeklerimize sahip çıkmanın öneminden bahsetti.
BELGESELLERE FOTOĞRAF DESTEĞİ
Bugüne kadar da 60’ın üzerinde belgeselin çekimlerinde Yavaş’ın fotoğrafları kullanıldı. Kendisinin bizzat yaptığı belgeseller de var. Çünkü herkesin gidemediği yerlere gidiyor, halka açılan mekanları ilk o fotoğraflıyor. Türk Anadolu coğrafyasının tanınması için çalışmalara devam eden Yavaş, sergi, seminer ve söyleşilerle de bunları aktarıyor. Bir yandan Hattatlığı da devam eden Yavaş’ın 190’na yakın öğrencisi var.