25 yıl önce önünde bahçesi bulunan 40 metrekare alanda çay ocağı işletmeciliği yapmaya başlayan Ramazan Akden, günün yorgunluğunu atmak için çay ocağına gelenlerin her birinin çeşitli dertleri olduğunu görünce insanlara moral verebilmek için bir "orkestra" kurmaya karar verdi. Çevresindekilerin de desteğiyle ücret almadan gönüllü olarak saz, keman, darbukadan oluşan küçük bir "orkestra" oluşturan Akden, "moral istasyonu" adını verdiği işletmesinde gelenleri eğlendirmeye çalışıyor.
İsteyenlerin şarkı söylediği işletmede, zaman zaman enstrümanlar ve çalanlar değişse de ortamın neşesi hep aynı kalıyor. Müşterilerden isteyenler enstrüman da çalabiliyor. İnsanları günün stresinden uzaklaştırmanın sevincini yaşayan Akden de hem şarkı söylüyor hem de güler yüzüyle müşterilerine çay servisi yapıyor.
Tatlı dil ve güler yüzle gelenleri ağırladıklarını anlatan Akden, şunları kaydetti: "Stresli gelenler hareketli şarkılara eşlik ediyor. Rahatlamış olarak buradan gidiyor. Severek bu işi yapıyoruz. Çok şükür amacımıza ulaşıyoruz. Aileler, öğrenciler, askerler geliyor. Haftanın her günü burada eğlenceli bir ortam var. Moral istasyonunu stresin ilacı olarak görüyorum. Burada strese yer yok. Gelenlerin derdiyle dertlenip, hareketli müziklerle eğlendirmeye çalışıyoruz. Bazen insanların derdini dinliyor, onları mutlu etmenin yolunu arıyoruz. Gelenlerin bir problemi varsa elimizden geldiğince çözmeye çalışıyoruz. Stresi moralle yeniyoruz. Çay ve müzik kültürünü burada yaşatıyoruz. Ekibimiz kalabalık. Öğrenciler de gelip çalıyor. Bir ekip istirahate çekildiğinde, başka bir grup geliyor. Her yaştan insan buraya geliyor."
Çay ocağının müdavimlerinin olduğunu belirten Akden, insanların abone olmuş gibi işletmeye gelmeden yapamadığını söyledi.