Ünlü, YÖK'ün gerekli adımları atmaması durumunda hem akademik camianın hem de bilimsel üretimin olumsuz etkileneceğine dikkat çekti.
Son günlerde üniversitelerin kişiye özel ilanlarıyla gündeme geldiğini belirten Yeni Şafak yazarı Ahmet Ünlü, YÖK’ün yıllar önce kişiye özel ilanları engellemeye yönelik düzenleme yaptığını hatırlattı. Ünlü, “Öyle ki bazı ilanlarda sadece alınacak akademisyenin adına yer verilmediğine şahit oluyoruz. Halbuki yıllar önce YÖK bu konuyu gündemine almış ve kişiye özel ilanları engellemeye yönelik düzenleme yapmıştı” dedi.
Üniversitelerin akademik kadro alımları için verdikleri ilanlarında, bazı ilanların yalnızca belirli bir adayı tarif edecek şekilde hazırlandığına dikkat çeken Yeni Şafak yazarı Ahmet Ünlü bu duruma,
"Bazı ilanlarda sadece alınacak akademisyenin sadece adına yer verilmediğine şahit oluyoruz"
diyerek tepki gösterdi.
YÖK önemli bir adım atmıştı
YÖK’ün daha önce yaptığı düzenlemelere rağmen "kişiye özel ilan" uygulamasının devam ettiğini söyleyen Ünlü, YÖK’ün bu durumu engellemek için geçmişte önemli adımlar attığını hatırlattı. Ünlü,
“O dönemde bu düzenleme, fırsat eşitliği sağlamak ve liyakat esasını güçlendirmek için umut verici bulunmuştu. Ancak gelinen noktada hiçbir ilerleme kaydedilmediğini görüyoruz”
dedi.
Düzenleme neleri kapsıyordu?
Yükseköğretim Kurulu (YÖK), daha önce yayımladığı yönetmelik değişikliğiyle akademik ilanlara önemli sınırlamalar getirmişti. Yönetmelik, kadro ilanlarında adayların lisansüstü tez adlarının veya yalnızca belirli bir adayı tanımlayan özel şartların yer almasını yasaklıyordu. YÖK, bu düzenlemeyle akademik ilanlarda fırsat eşitliği ve liyakate dayalı bir sistem kurulmasını hedeflemişti.
Dönemin YÖK Başkanı Prof. Dr. Yekta Saraç, yeni düzenlemeye ilişkin sosyal medya hesabından yaptığı paylaşımda, “Yeni YÖK olarak ilk kez hayata geçirdikleri YÖK Akademik Kariyer Liyakat Projesi›nin tanıtım toplantısında, bazı akademik kadro alımlarında yaşanan durumlardan rahatsız olduklarını ve bunları engellemeye yönelik düzenlemeler yapacaklarını" ifade etmişti. Saraç, "Yaptığımız bu çalışma neticesinde, profesör, doçent ve doktor öğretim üyesi kadrolarının özel şartlarında adaylara ait tez/uzmanlık tezi adlarının bir kısmı veya tamamı yazılamayacak. Ayrıca, ilanın özel koşulunda belirli bir adayı tanımlayan özel şartlara da yer verilemeyecek. Belirli bir adayı tanımlayan özel şartların öğretim üyesi alımlarındaki atama ilanlarında yazılmasını engellemeyi hedefleyen ve fırsat eşitliğini, rekabet ve kaliteyi önceleyen bu düzenlememizin yükseköğretimimiz ve akademisyen adaylarımız açısından hayırlı olmasını dilerim...” ifadelerini kullanmıştı.
Üniversiteler dikkate almıyor
Ancak üniversitelerin bu kuralları dikkate almadığını belirten Ünlü,
“Açık bir düzenleme olmasına rağmen, yönetmelik hükümlerinin kasıtlı olarak uygulanmadığına şahit oluyoruz. Bu durum, hem bilim dünyasının itibarına zarar veriyor hem de hakkaniyet ilkesini ortadan kaldırıyor”
diye konuştu.
YÖK etkin bir kontrol mekanizması kurmalı
Ünlü, YÖK’ün yalnızca düzenleme yapmakla kalmayıp, bu düzenlemelerin uygulanmasını sağlamak için etkin bir kontrol mekanizması kurması gerektiğini vurguladı.
Mevzuatın kasıtlı olarak uygulanmamasının ciddi disiplin yaptırımları gerektirdiğini belirten
Ünlü, “
Yönetmeliklerin uygulanmasını denetlemek ve ihlaller karşısında harekete geçmek YÖK’ün sorumluluğudur. Aksi halde liyakatsizliğin yaygınlaşması kaçınılmaz olacaktır”
dedi.