Milli iradenin sesi Yeni Şafak 30 yaşında: Türkiye’nin hikayesi manşetlere nasıl yansıdı?

Hüseyin Berk
20:4522/01/2024, Pazartesi
G: 23/01/2024, Salı
Yeni Şafak
Yeni Şafak Gazetesi 30. Yıl Özel Yayını
Yeni Şafak Gazetesi 30. Yıl Özel Yayını

Türkiye'nin birikimi Yeni Şafak, 30'uncu yaşını kutluyor. TVNET'te canlı yayınlanan Yeni Şafak 30. Yıl Özel yayınında, Türkiye'nin hikayesinin manşetlere nasıl yansıdığı, 90'lı yılların karanlığıyla mücadelede neler yaşandığı ele alındı. Yeni Şafak Gazetesi Genel Yayın Yönetmeni Hüseyin Likoğlu, geleceğe ışık tutan manşetlere ilişkin, "30 yıl önce 'Türkiye'nin önü aydınlık' manşetini atabilmek, millete olan güven ve ülkenin geleceğine ilişkin tasavvuru gösterir." değerlendirmesinde bulundu. Yeni Şafak İnternet Yazı İşleri Müdürü Ersin Çelik ise, "Yeni Şafak, 1990'ların cenderesinden çıkmaktır. Türkiye’nin siyasi iklimini güçlendiren de Yeni Şafak okurları ve zihniyetidir" diye konuştu.

Şafak adıyla çıktığı basın yolculuğunu 23 Ocak 1995 tarihinden itibaren Yeni Şafak adıyla sürdüren gazetemiz 30 yaşına bastı.

Yeni Şafak'ın 30'uncu yaşına özel olarak TVNET'te Cüneyt Özdemir moderatörlüğünde, Yeni Şafak Gazetesi Genel Yayın Yönetmeni Hüseyin Likoğlu, Yeni Şafak İnternet Yazı İşleri Müdürü Ersin Çelik ve Yeni Şafak Yazarı İsmail Kılıçarslan'ın katılımıyla özel bir yayın yapıldı.

Yeni Şafak 30. Yıl Özel yayınında, Türkiye'nin hikayesinin manşetlere nasıl yansıdığı, 90'lı yılların karanlığıyla mücadelede neler yaşandığı ele alındı.



Yeni Şafak'ın ilk manşeti: Türkiye'nin önü aydınlık

Yeni Şafak Gazetesi Genel Yayın Yönetmeni Hüseyin Likoğlu, Yeni Şafak'ın geleceğe ışık tutan manşetlerine ilişkin yaptığı değerlendirmede,
"30 yıl önce 'Türkiye'nin önü aydınlık' manşetini atabilmek, millete olan güven ve ülkenin geleceğine ilişkin tasavvuru gösterir."
ifadelerini kullandı.

"Yeni Şafak 90'ların cenderesinden çıkmaktır"

"Türkiye’nin geleceğini son 30 yılını inşa edenler Yeni Şafak okurlarıdır."
değerlendirmesinde bulunan Yeni Şafak İnternet Yazı İşleri Müdürü Ersin Çelik ise,
"Türkiye’nin siyasi iklimini güçlendiren de Yeni Şafak okurları ve zihniyetidir. Tayyip Erdoğan’ı Pınarhisar Cezaevi'ne uğurlayan da Yeni Şafak’tır. Uğurladığı gün bu sevda burada bitmez diyen de Yeni Şafak’tır. 90’ların cenderesinden çıkmaktır. Türkiye’nin son 30 yılına baktığınız mutlaka bir Yeni Şafak manşeti çıkar
." ifadelerini kullandı.

"Mesele bugünü değil yarını konuşmak"

Yayına konuk olan Yeni Şafak Yazarı Yusuf Kaplan, gazetenin entelektüel yönüne işaret etti ve meselenin bugünü değil yarını konuşmak olduğunu vurgulayıp,
"28 Şubat cehenneminde bir Türkiye’nin bütün kesimlerini kucaklayan bir yayıncılık yaptı. Türkiye’de hiç konuşamayacak, sesleri kısılan yazarların buluştuğu bir kavşak noktası oldu. Yarın da bu ruhu temsil ediyor."
değerlendirmesinde bulundu.
Ersin Çelik, Kaplan'ın sözlerinin önemine vurgu yapıp,
"Yusuf Hoca, meselenin bugünü değil geleceği konuşmak olduğunu ama 100 yıl öncesini de 200 yıl öncesini de hafızada tutup o dinamikleri bugünle kıyaslayarak mukayese etmenin altını çizdi. Bundan sonrasıyla ilgili söylediklerini ben çok kıymetli. Yeni Şafak ‘Türkiye’nin önü aydınlık’ manşetini atarken 30 yılı 50 yılı düşünerek atmıştı. Bu entelektüel bir birikimdi. Güvenmek, cesaret tamam ama neticede bir potansiyeli görmek ve yorumlamak için de bir birikim gerekiyor."
dedi.
Dünyanın 7 Ekim'den öncesine dönmeyeceğine vurgu yapan Çelik,
"Gazze’deki 7 Ekim tarihi, bir mihenk taşı. Dünya 7 Ekim öncesine dönmeyecek. Bizim 7 Ekim sonrası dünyayı konuşmamız, anlamlandırmamız ve yorumlamamız gerekiyor. Bundan 20-30 yıl sonrasını analiz etmemiz gerekiyor. Bunu da Yeni Şafak’ın birikimi çok net şekilde yapar. Çünkü Batı bütün değerleriyle, sistematikle birlikte bir yıkılma sinyali veriyor. Birçok kurum ve yapılanma da içten içe yıkılmış durumda."
ifadelerini kullandı.

"28 Şubat'taki duruşundan dolayı Yeni Şafak'ın başımızın üstünde yeri var"

Programda değerlendirme yapan konukların öne çıkan açıklamaları şöyle:
Yusuf Kaplan:
'Türkiye'nin birikimi' sloganı, çok büyük bir slogan. Yeni Şafak Türkiye'nin istiklalini ve istikbalini temsil ediyor.
Yeni Şafak Gazetesi Yazarı Aydın Ünal:
28 Şubat'taki duruşundan dolayı Yeni Şafak'ın başımızın üstünde yeri var.
Yeni Şafak Yazarı ve Gerçek Hayat Yayın Yönetmeni Taha Kılınç
: Yeni Şafak Gazetesi'nde yazmış olmanın sözün tesirine çok büyük bir etki ettiğini gözlemliyorum.
Prof. Dr. Süleyman Seyfi Öğün:
Biz ata tohumuna dönmek durumundayız. Yerli ve milli olmak Batı'da olduğu gibi sağa sola saldırmak anlamına gelmiyor. Kendimizi bilmek ve coğrafyaya uygun jeostrateji oluşturmak durumundayız.

Dünden bugüne Yeni Şafak

30'uncu yaşını kutlayan Yeni Şafak Gazetesi’nin kuruluş hikayesi Hekimler Birliği Vakfı tarafından 1994 yılının Eylül ayında çıkardığı Şafak adlı gazeteye uzanıyor. İş dünyasından Ahmet, Mahmut ve Recep Kış kardeşler ile iş adamı Ahmet Şişman’ın ortaklığında Yeni Şafak adıyla ilk kez 23 Ocak 1995 yılında Türkiye’nin Önü Aydınlık manşetiyle okurla buluştu.

Türkiye’nin Birikimi başlıklı ilk yazısında yayın politikasını okurla paylaşan Yeni Şafak Gazetesi milli ve manevi değerlerinden güç alan ve entelektüel çizgisiyle öne çıkan bir yayın politikası izledi. Yeni Şafak yaptığı haberlerle, izlediği yayın politikasıyla aynı zamanda siyasi anlamda da büyük sıkıntılar yaşayan ülkemize bu günlerde yeni bir umut oldu.

Terör olaylarından, çetelere, ekonomik krizlerden siyasi krizlere uzanan 90’ların Türkiye’sine yeni ve temiz bir başlangıç yapmak için siyaset dünyasında öne çıkan Refah Partisi ise hem dünyada hem ülkemizde ezberleri bozmak adına hızla yükseliyordu. Bir yandan Refah Partisi’nin yükselişine şahitlik ettiğimiz diğer yandan ise yeni bir sosyolojik yapılanma içine girdiğimiz bir dönemde Yeni Şafak Türkiye’nin birikimini yansıtmak adına çıktığı yolda mazlumun yanında, haksızlığın karşısında duruyor ve aynı zamanda değişimin de sesi oldu.

#Yeni Şafak
#TVNET
#Türkiye'nin Birikimi