FETÖ/PDY'ye yönelik güvenlik güçlerinin düzenlediği operasyonlar sonrasında hazırlanan birçok iddianamede örgütün iç yüzü ortaya konuldu.
İzmir'de TETÖ/PDY'ye yönelik Mali Suçlar ve Organize Suçlarla Mücadele şubelerinin düzenlediği 19 operasyonda, 309 kişi gözaltına alındı, 100 kişi tutuklandı. Operasyon sürecinde hazırlanan fezlekede, İzmir'e vaiz olarak gelen örgüt lideri Gülen'in burada oluşturduğu grup ile attığı adımların devleti ele geçirme planlarının başlangıcı olduğu belirtildi.
Fetullahçı Terör Örgütü/Paralel Devlet Yapılanmasının (FETÖ/PDY), "cemaat" adıyla temellerinin atıldığı İzmir'de, örgüte yönelik 25 Aralık 2013 tarihinden itibaren önemli operasyonlar gerçekleştirildi.
Örgüte mali destek sağlanması, askeri casuslukta kumpas, yasa dışı dinleme, adliye yapılanması gibi önemli operasyonların gerçekleştirildiği İzmir'de merkez valileri Ahmet Pek, eski İzmir Emniyet Müdürü Ali Bilkay, mülkiye müfettişleri Ferda İleri ve Ahmet Kaya, örgütün okullar ve dershaneler sorumlusu olduğu ileri sürülen Fetullah Gülen'in yeğeni Mehmet Mezher Gülen ile çok sayıda emniyet mensubu da tutuklandı.
İzmir Cumhuriyet Başsavcı Vekili Okan Bato'nun yürüttüğü soruşturmalar kapsamında, Terörle Mücadele, Mali Suçlarla Mücadele ve Organize Suçlarla Mücadele Şube Müdürlüğü ekipleri 19 operasyon gerçekleştirdi. Operasyonlarda 309 kişi gözaltına alınırken, 100 kişi tutuklanarak cezaevine konuldu. Gözaltına alınan 79 kişi ise adli kontrol şartıyla serbest bırakıldı.
Operasyonlar kapsamında aranan örgüt lideri Fetullah Gülen ile Ege Bölgesi imamı olarak tanımlanan Bekir Baz'ın da aralarında bulunduğu 25 kişinin yurt dışında olduğu tespit edildi. Operasyon kapsamında halen 91 kişinin arandığı öğrenildi.
Gülen vaiz olarak gelmişti
Örgüte yönelik operasyonlar sürecinde hazırlanan fezleke ve iddianamelerde, 1966 yılında vaiz olarak görevlendirildiği İzmir'de çevre oluşturan Gülen'in vatandaşların dini duygularını istismar ederek "eğitim gönüllüleri" grubu oluşturduğu, bu kişileri "hizmet hareketi" adıyla kendi düşünceleri doğrultusunda yönlendirdiği, eğitim kurumları aracılığıyla yanlarına çektikleri öğrencileri de devletin farklı kurumlarına yerleştirerek devleti ele geçirme planı yaptığı iddialarına yer verildi.
Öncelikle eğitimci yetiştirmeye ağırlık veren örgütün, daha sonra devlet bürokrasisi, emniyet, yargı ve Türk Silahlı Kuvvetleri'nde de paralel bir devlet yapılanmasını hedeflediği ileri sürüldü.
Türkiye'de 17-25 Aralık süreci ve MİT TIR'larına düzenlenen operasyon sonrasında faaliyetleri ve hedefleri deşifre olan FETÖ/PDY'ye yönelik güvenlik güçlerinin düzenlediği operasyonlar sonrasında hazırlanan birçok iddianamede örgütün iç yüzü de ortaya konuldu.
#FETÖ
#Operasyon
#Paralel Yapı
