AK Parti Sözcüsü Ömer Çelik, Mansur Yavaş ile ilgili iddiaları yeniden gündeme getirdi. Çelik, "Mansur Yavaş'ın sahte senet takibi yaptırdığı ve para cezasına çarptırıldığı açık. CHP'nin olayı açıklığa kavuşturması gerekirdi" dedi. "CHP'nin Ankara'ya belediye başkanı olarak önerdiği Mansur Yavaş, sahte bir senetle icra takibi yapmış mıdır, yapmamış mıdır?" sorusunu yönelten Çelik, tüm partilerin vatandaşların önüne temiz aday çıkarmakla yükümlü olduğuna vurgu yaptı.
AK Parti Sözcüsü Ömer Çelik, Mansur Yavaş'ın sahte senet takibi yaptırdığı konusuyla ilgili açıklamalarda bulundu.
Mansur Yavaş'ın sahte senet takibi yaptırdığı ve para cezasına çarptırıldığının açık olduğunun altını çizen Çelik, bu olayı CHP'nin açıklığa kavuşturması gerektiğini söyledi.
"CHP'nin Ankara'ya belediye başkanı olarak önerdiği Mansur Yavaş, sahte bir senetle icra takibi yapmış mıdır, yapmamış mıdır?" sorusunu yönelten Çelik, şunları söyledi:
"Önemli bir gündem konusu var, günlerdir basında CHP’nin Ankara adayı olan Mansur Yavaş ile ilgili iddialar var. İddialar basında yer alıyor ve bunlar önemli, vahim iddialar. Fakat ne CHP’den ne de Yavaş’ın kendisinden bir açıklama gelmedi. Halbuki sorumlu bir partinin derhal açıklama yapması, olayı açıklığa kavuşturması gerekirdi. Bu iddiaları, arkadaşlarımız sordular bize.
Bizim önce incelememiz gerekiyordu. İddiaların hepsini takip ediyorduk fakat bir açıklama yaparlar mı diye bekledik, gelmedi. Bizim vardığımız sonuçlar, belgeli bilgili sonuçlar olarak vahim bazı durumların olduğunu ortaya çıkardı.
Bu ağır iddialar karşısında açıklama yapmalılar
Yavaş ile ilgili olarak ortaya atılan iddia, sahte senet kullanarak icra takibi yaptığına dairdir. Ne Yavaş’ın kendisi ne CHP genel başkanı açıklama yapmıyor. Bu çok ağır bir iddiadır.
- Bu konuyu görmezden gelme, üstünü örtme tavırları var. Yapılan incelemede görülen şudur; basında ortaya koyulan iddia şuydu. Bir vatandaş Mansur Yavaş’ın sahte bir senedi 2015’te icra takibine koyarak kendisinden 600 bin dolar tahsil etmeye çalıştığını iddia ediliyor. Tabi bunun neticesinde Mansur Yavaş ile ilgili olarak yasal süreç başlatılıyor.
Neticede bu imza incelendiğinde, senetteki imza incelendiğinde vatandaşa ait olmadığı; jandarmanın ve emniyetin bilirkişilerince açıkça ortaya konuyor. Adli tıp raporlarında da sabit hale gelmiştir.
Bu senedin sahte olduğunu ortaya koyuyor. Tabi sahte senedin tespitiyle ilgili icra takibi iptal edilmiş oluyor. Ve mahkeme Yavaş ile ilgili olarak para cezasına hükmediyor. Dava süreci sonuçlanıyor 2016 yılında Yargıtay tarafından onanıyor ve kesinleşiyor.
İmzanın gerçekliği konusunda raporlar var
Yani CHP’nin Türkiye’nin kalbine belediye başkanı olarak önerdiği şahsın, sahte senet takibi yaptığı, bu senetteki imzaların sahte olduğuna dair raporların kesin olduğu, yargı neticesinde kötü niyet tazminatına ve para cezasına çarpıtıldığı bir tabloyla karşı karşıyayız.
Dolayısıyla bu açıdan basında ortaya çıkan iddialara niye cevap verilmediği… CHP ve ilgili aday tarafından niye örtbas edilmeye çalışıldığı da ortaya çıkmış oluyor.
Tabi olay devam ediyor. 2015’ten bu zamana kadar Mansur Yavaş ile bu vatandaş arasında karşılıklı iddialar ilgili 28 ayrı soruşturma, dava ve icra takipleri devam ediyor.
Mansur Yavaş'a yöneltilen suçlamalar
Ankara ağır ceza mahkemesinde, avukatlık suçlarıyla ilgili devam eden bir ceza davası sürdüğü söylenmektedir.
CHP içerisinde pek çok yönetici adaylar tespit edildikten sonra; CHP’de kurulların işletilmediğini, Kılıçdaroğlu’nun diktatör gibi davranarak adayları belirlediği açıklamaları yapmıştı. CHP’nin Ankara’ya belediye başkanı olarak önerdiği bu şahıs sahte bir senetle icra takibi yapmış mıdır? Yapmamış mıdır? Kesinleşmiş yargı süreci var mıdır? Yok mudur?
- Mansur Yavaş 'Söz konusu vatandaştan alacağım vardır' diyor. Bu alacağının hangi hizmete karşı olarak olduğunu sormak gerekiyor. Çünkü Yavaş, bu şahsın müvekkili değil, vekili değil. Dolayısıyla hangi ilişkinin neticesi olarak bu alacaktan bahsedilmektedir?
- Sahte senet kullandığı 2016’da Yargıtay kararıyla kesinleşen bu şahısla ilgili olarak CHP niçin cevap vermemiştir? Vatandaşın önüne temiz aday çıkartmak bütün siyasi partilerin görevidir. Böyle bir şeyin bilinmemesi mümkün değil. Bunu bilinmesine rağmen, hangi ahlak prensibiyle uygun olduğunu düşünüyorsunuz?
En önemli konu da şudur. Hakkında bu şekilde iddialar olan birisi, Ankaralıların önüne belediye başkan adayı olarak çıkartma tutumunuz devam edecek midir? Israrınız var mıdır?
Resmi evrakta sahtecilik, yargı içinde örgüt kurmak, şantaj, kaçak işçi çalıştırmakla ilgili de yargı süreçleri devam ediyor. Tehdit, şantaj, özel hayatın gizliliğini ihlal, görevi kötüye kullanmak gibi konularda ise yargı süreci 28 ayrı davayı kapsayacak şekilde sürmektedir. Dolayısıyla Türk siyasi tarihi açısından, tarihe geçecek bir tabloyla karşı karşıya olduğumuzu görmekteyiz."
Çelik, S-400'lerin üçüncü bir ülkeye satışın söz konusu olup olmayacağı sorusuna ise, "Bu sistemi Rusya üretiyor. Bizim alıp, başka bir ülkeye satmamız söz konusu değil. Biz, parasını ödedik ve 2 batarya satın aldık. Bunların teslimi Temmuz ayında yapılacak" yanıtını verdi.