Bu tehdide boyun eğmeyiz

Haber Merkezi
04:0023/05/2019, Perşembe
G: 23/05/2019, Perşembe
Yeni Şafak
S-400 Hava Savunma Sistemi
S-400 Hava Savunma Sistemi

Rusya’dan alınacak hava savunma sistemi S-400’ler, Türkiye üzerinde hesabı olanların paniğini artırdı. S-400 alımını 2020’ye kadar ertelemesi için Ankara’dan talepte bulunan ABD, bu tarihi ivedi olarak öne çekti. Washinton’un kendince Türkiye’ye iki haftalık süre vermesi ise “sıcak savaş ihtimalinin hiç olmadığı kadar arttığı” yorumlarına neden oldu.

Görevi itibariyle 'saldırı' değil 'savunma sistemi' olan S-400'ler, Türkiye'ye ilişkin hesabı olanların paniğini artırdı. Rusya'da üretimi büyük ölçüde tamamlanmış olan ve önümüzdeki ay Türk Silahlı Kuvvetlerine teslim edilmesi beklenen ilk batarya konusunda Ankara, tarihindeki en kapsamlı uluslararası baskılardan biriyle karşı karşıya. Yaklaşık 2 yıldır S-400 anlaşmasının iptali için çaba harcayan ABD'nin ettiği son tehdit, meselenin F-35 güvenliğinden ibaret olmadığını ortaya koydu. Şimdiye dek verdiği mesajlarda Türkiye'nin F-35'lerle S-400'ler arasında bir seçim yapması gerektiğini ifade eden Washington yönetimi, haber kanalı CNBC üzerinden Ankara'ya ilettiği son mesajda "F-35 vermeyiz" şantajının birkaç adım daha ötesine geçerek eşine az rastlanır şu dayatmaya imza attı: "Türkiye Rusya ile yaptığı anlaşmayı iptal edip ABD'nin Patriot sistemini satın almazsa hem F-35 programından çıkarılacak hem Amerikan yaptırımlarına maruz kalacak hem de NATO'nun tepkisiyle karşılaşacak."

BİR DE MÜHLET VERDİLER!

Rusya ile S-400 anlaşmasını iptal etmesi için Türkiye'ye kendilerince mühlet de veren Amerikalılar, Ankara'ya son kararı vermek üzere 2 haftadan az bir süre tanıdı. İddiaya göre S-400 bahanesiyle Türkiye'ye yönelik yaptırımlar haziran ayının ilk haftasından itibaren başlayabilir. Hatta ABD Dışişleri'nden bir yetkili, "Türkiye'nin S-400'ü satın alması halinde gerçekten çok olumsuz sonuçlarla karşılaşacağının altını çiziyoruz" demeyi de ihmal etmedi. Tehditlerin kapsamına NATO'yu da ekleyen Amerikalılar, başlayacağını iddia ettikleri NATO tepkisinin ne olduğu konusunda detay vermedi. Ancak, bir savunma sistemi olan S-400'lerin Türkiye'de konuşlanacak olmasından Batılı ülkelerin neden bu kadar rahatsız olduğu merak konusu. Rusya bu sistemlere ilişkin Çin, Hindistan ve Suudi Arabistan'la da anlaşmalar yaptı. S-400'ün bir alt versiyonu S-300 bataryası, Yunanistan'ın Girit adasında konuşlu. Ancak Amerika'dan sözkonusu ülkelere ait benzer yönde tehditlerin hiçbiri duyulmadı.

UÇAK GEMİLERİ DİBİMİZDE

S-400 varlığının yalnızca Türkiye için yaptırım konusu haline getirilmesi, bu sistemle birlikte Türk ordusunun Ege ve Akdeniz'de kuracağı hava hakimiyeti düşünüldüğünde anlamlı hale geliyor. Çünkü S-400'lerden biri Hatay'a, diğeri ise Ege kıyılarına kurulduğu takdirde Türkiye, 600 kilometrelik radar tarama yarıçapı sayesinde hem Kıbrıs ve çevresi hem de Yunan kıyılarına dek tüm Ege'de büyük bir hava üstünlüğüne kavuşuyor. Havadaki her bir uçak takip altında tutulurken, tehdit unsurları ise 400 kilometre uzaktan vurulabiliyor. Amerikan Denizcilik Enstitüsü'nün 'Genelkurmay Başkanı imzalı' geçen yılki harp senaryosu kitabında Ege'deki Türk donanmasına 6. Filo saldırısının işlendiğini ve 2 adet ABD uçak gemisiyle (USS John C. Stennis ve USS Abraham Lincoln) ona bağlı fırkateynlerin Akdeniz'de tatbikat kılıfıyla gezindiğini göz önüne alırsak, savaşta oyun değiştirici S-400'ün, işgal hazırlığındaki güçlere karşı ne büyük bir tehdit olduğu daha iyi anlaşılıyor. Üstelik Türkiye'nin kendisine 600 yıl yetebilecek doğalgaz ve petrolü Fatih sondaj gemisiyle aradığı Kıbrıs çevresi iyice ısınmışken...

SICAK SAVAŞA DOĞRU MU?

Doğu Akdeniz hidrokarbon kaynaklarından pay kapmak isteyen ülkelerin yanıbaşımıza gönderdikleri savaş gemilerinin sayısı 200'lerle ifade ediliyor. Akdeniz gazını Avrupa'ya satmak için ABD öncülüğünde ittifak kuran İsrail, Yunanistan, Mısır ve Güney Kıbrıs her geçen gün şiddeti artan bir tonda Türkiye'yi tehdide devam ediyor. Kıbrıs'ta Rum Yönetimi, Fatih sondaj gemisi mürettebatının tutuklanması çağrısı yapıp uluslararası destek isterken, ABD Dışişleri ise Türkiye'nin kendi karasularında yürüttüğü sondaj faaliyetinden 'derin kaygı' duyuyor. Aynı ABD, geçtiğimiz günlerde S-400 alımını en azından 2020 yılına dek ertelemesi için Ankara'dan talepte bulunmuştu. 2020 tarihinin ivedi biçimde öne çekilmesi ve ABD'nin kendince Türkiye'ye 2 haftalık süre vermesi 'sıcak savaş ihtimalinin hiç olmadığı kadar arttığı' yorumlarına neden oldu.

HAZİRAN AYI ÇOK KRİTİK

Şimdi gözler, hava savunmasında TSK'yı bir üst lige taşıyacak S-400'ün gelecek ay başlaması beklenen sevkiyatına çevrildi. Cumhurbaşkanı Erdoğan, anlaşmada geri adımın sözkonusu olmadığını defalarca kez beyan etti; hatta S-500'lerin Türkiye-Rusya ortak üretimiyle gerçekleşeceğini söyledi. Milli Savunma Bakanı Akar ve Dışişleri Bakanı Çavuşoğlu da ABD'nin tehditlerine karşı aynı mesajları verdi. Eşine tarihte az rastlanır bir baskıyla karşı karşıya kalan, ancak her şeye rağmen S-400 kararlılığından vazgeçmeyen Ankara'nın tavrı, Moskova tarafında da yankı buluyor. Kremlin Sözcüsü Dmitriy Peskov dün şöyle dedi: "ABD'nin S-400'lerle ilgili Türkiye'ye yönelik tavrı kabul edilemez. Rusya bu tür bir yaklaşıma son derece olumsuz bakıyor. Ankara'nın da belirttiği gibi S-400 anlaşması tamamlanmış bir anlaşmadır."

#Rusya
#S-400
#ABD