Bakanlar Kurulu sonrası açıklama yapan Başbakan Yıldırım, 15 Temmuz darbe girişiminin ardından FETÖ'nün boşluğunu terör örgütü PKK'nın doldurduğunu belirterek, "Tehdit henüz geçmiş değil" dedi. Suriye konusunda da konuşan Yıldırım, "500 bin insan anlamsız iç savaşta hayatını kaybetti. Suriye'de akan kanın durdurulması bölge için yapılacak en önemli işler arasındadır" ifadelerini kullandı.
Başbakan Binali Yıldırım, Bakanlar Kurulu sonrası açıklamalarda bulundu.
Başbakan Yıldırım'ın açıklamalarından satır başları şöyle:
Gaziantep'te kaybettiğimiz canlarımız için üzüntülerimi ve taziyelerimi belirterek başlıyorum. Neyin ne olduğunu bilmeyen, hayatının baharına gelmemiş çocukları kullanarak katleden alçak terör örgütlerini en ağır kelimelerle lanetliyoruz. Vatandaşlarımızın acılarını paylaşıyoruz.
MHP ve CHP Genel Başkanları ile bir araya geldik. 15 Temmuz başarısız darbe girişimi sürecinde başlattığımız dayanışma ve işbirliğinin ülke menfaatleri, Türkiye'nin geleceği konusunda o günden bu güne kadar büyük bir kararlılıkla devam ettiriyoruz. 7 Ağustos'ta Yenikapı'da yaşanan ve Türkiye'ye yeni kapılar açan birlik beraberlik uzlaşma ruhunu devam ettirmek, ülkemizin terörle mücadelesinde, ülkenizin iç ve dış sorunlarını kolayca aşmasında, temel konularımızda beraber hareket etmek tabiatıyla her bakımdan milletimize büyük bir katkı sağlıyor.
Suriye'deki istikrarsızlık nedeniyle büyük bir zorlukla karşılaşıyoruz. Suriye enerjisini günden güne kaybediyor. Milyonlarca masum ülkesini terk etmek zorunda kaldı. 500 bin insan anlamsız iç savaşta hayatını kaybetti. Suriye'de akan kanın durdurulması bölge için yapılacak en önemli işler arasındadır.
Bütün tarafların aklıselimle bir araya gelip Suriye'de akan kanın durdurulması ve tekrar bütün Suriyelilerin temsil edileceği bir yönetişim şeklinin oluşturulması esastır. Bu bağlamda bizim önemle üzerinde durduğumuz konu çok nettir; Suriye'nin bölünmemesi, toprak bütünlüğünün muhafaza edilmesi, herhangi bir etnik gruba avantaj sağlayacak yeni bir yapılaşmaya izin verilmemesi.
İsrail'in Gazze'de sivillere yönelik hava saldırılarını onaylamadığımızı açık bir dille ifade etmek isteriz. Bizim İsrail ile ilişkilerimizin normalleştirilmesi Filistinliler'in haklı davalarına karşı duruşumuzu, onlarla birlikte hareket etmemizi asla engellemez, durdurmaz.
Çukur siyasetinin başladığı şehir ve ilçeleri işgal girişiminden sonra güvenlik güçlerimizin yaptığı operasyonlarla beraber bölgenin imar edilmesi, yeniden burada hayatın süratle normalleşmesi, bölgeye olan yatırımların, projelerin hızlı bir şekilde gelmesi anlamında uzun bir zamandan beri devam eden Doğu ve Güneydoğu'ya yönelik yatırım, teşvik ve destek projelerini nihayet tamamladık.
Türkiye'nin önünde güzel günler var. Bir yandan sağlanan birlik ve kardeşlik ortamını, uzlaşma ortamını devam ettirmek için iktidar partisi sorumluluğunu bilerek daha dikkatli davranacağız. Ülkenin ana meselelerinde muhalefet ve iktidar ayrımı yapmayacağız. Bütün konularımızı konuşarak, görüşerek ve uzlaşarak çözmenin gayreti içinde olacağız.
15 Temmuz'da darbe girişiminin ardından tehdit henüz geçmiş değil. FETÖ'den dolan boşluğu BTÖ doldurdu.
Gaziantep saldırısıyla ilgili faile yönelik henüz bir ipucu bulunamadı. Saldırıyı kimin yaptığı, hangi örgüt adına yapıldığı konusunda erken kaanatler maalesef doğru değildir. Elde edilenlerle olayın arkasında kimin olduğu ortaya çıkarılacaktır. İstihbarat ve güvenlik birimlerimiz, benzer olayların yaşanmaması için olağanüstü gayret veriyor.
Mısır'dan yapılan sağduyulu açıklamalar güzel. Bunun devamını getirmek lazım. Mısır, halkın iradesinin göz ardı etmemeli. Biz Mısır ile ilişkileri geliştirmekten yanayız, halklarımız kardeştir. En azından, ekonomik alanda ilişkilerimizi süratle geliştirebiliriz. Buna her iki ülkenin de ihtiyacı olduğunu düşünüyorum.
