TCG Sancaktar ve TCG Bayraktar çıkarma gemileri, İsrail saldırıları altındaki Lübnan’dan ayrılmak isteyen 2 binden fazla Türk vatandaşını tahliye etti. Sabah saatlerinde eşyalarıyla Beyrut Limanı’na gelen vatandaşlar pasaport kontrolünün ardında gemilere alındı. 2 firkateyn ve 2 karakol gemisinin eşlik ettiği gemiler beraberlerinde 300 ton insani yardım götürdü.
Türkiye, Lübnan'da şiddetli çatışmaların ortasında kalan vatandaşlarını güvenli şekilde tahliye etti. İsrail’in 23 Eylül’den bu yana Lübnan’a yönelik hava saldırılarını arttırdığı kritik süreçte Beyrut'a gelen Türk savaş gemileri tahliye operasyonunu başlattı. Dışişleri ve Milli Savunma bakanlıklarının koordinesinde Lübnan’a gönderilen çıkarma gemileri, tahliye için bekleyen sivilleri alıp yurda döndü.
4 GEMİYLE KORUMA
Deniz Kuvvetleri Komutanlığı’nın amfibi gemileri TCG Sancaktar ve TCG Bayraktar, önceki akşam Mersin'deki Sahil Güvenlik Akdeniz Bölge Komutanlığı'ndan demir aldı. Onlara 2 fırkateyn ve 2 karakol gemisi de eşlik etti. Gemiler dün saat 13.30’da Beyrut Limanı’na yanaştı.
LİMANDA BEKLEDİLER
Lübnan’dan çıkmak için Türkiye’nin Beyrut Büyükelçiliği’ne ulaşan
2 bin Türk vatandaşı, sabah erken saatlerde limana geldi. Evlerinden alabildikleri eşyaları valizlerine yükleyen kadın, çocuk ve yaşlıların da aralarında bulunduğu aileler, pasaport kontrolleri ve kayıtlarının ardından bekleme salonuna geçti.
300 TON İNSANİ YARDIM
Tahliye için Türkiye’den gönderilen gemiler, insani yardım malzemesi yüklüydü. AFAD koordinesinde hazırlanan gıda, battaniye ve çadırdan oluşan 300 ton insani yardım malzemesi limana indirildi. Ardından sivillerin tahliyesine başlandı. Kayıtları tamamlanan 2 bin Türk vatandaşı gemilere alındı. Siviller, bomba imha ve narkotik eğitimli köpeklerin de yer aldığı arama noktasından geçirilip TCG Sancaktar ve TCG Bayraktar'a bindirildi. Türk vatandaşlarını taşıyan çıkarma gemileri, yine 2 fırkateyn ve 2 karakol gemisi eşliğinde akşam saatlerinde Mersin’e doğru yola çıktı. Dışişleri Bakanlığı kaynakları, tahliye başvurularının devam etmesi halinde gemilerin Beyrut’a yeni seferler yapabileceği bilgisini verdi.
DİREKT BEYRUT’A
Türkiye’nin bu tahliye operasyonu, doğrudan Beyrut Limanı’na savaş gemileri gönderilmesi açısından öne çıktı. Diğer ülkelerin vatandaşlarını Trablus Limanı’ndan tahliye etmelerine karşın Türkiye'nin Beyrut’a doğrudan müdahalesi, hız ve etkinlik açısından önemli bulundu.
1 haftalığına geldik 24 gündür buradayız
Dünkü tahliye operasyonuyla Lübnan’dan çıkan Türk vatandaşları Yeni Şafak’a konuştu. Beyrut’ta yaşayan ve henüz 14 gün önce doğum yapan Sabrın Güzel, “Bomba sesleri altında doğum yaptım. Günlerdir perişan haldeyiz. Patlamalar nedeniyle evimizi terk etmiştik. Türkiye’den gelen bu 2 gemiyle çok mutlu olduk. Mersin’de akrabalarımın yanına gideceğim” dedi. 20 yıldır Lübnan’da yaşayan Eyüp Sabri Kırgız ise “Devletimizin bizi burada bırakmayacağından emindim” diye konuştu. 1 haftalığına geldiği Lübnan’da mahsur kaldığını anlatan Büşra Gülbaba “1 haftalığına Lübnan'a geldik, mahsur kaldık, 24 gündür buradayız. 3 uçuşumuz iptal edildi. O yüzden bu tahliye bizi mutlu etti” ifadelerini kullandı. Beyrut Amerikan Üniversitesi’nde akademisyenlik yapan Alparslan Tuncay da İsrail'in, Lübnan’ın güneyini Gazze’ye çevirmek istediğini vurguladı: “Bunu yapmaları belki uzun sürecek ancak bir işgal planı olduğunu görüyoruz. Bu nedenle ayrılma kararı verdik. Sağ olsun devletimiz bizi yalnız bırakmadı.”
Lübnan'da 12 bin Türk kaldı
Türkiye'nin Beyrut Büyükelçisi Ali Barış Ulusoy, Lübnan'da 13-14 bine yakın Türk vatandaşı bulunduğu bilgisini verdi. Onlardan 2 bininin dünkü tahliye operasyonuna başvurduğunu belirten Ulusoy, ülkedeki durumun endişe verici olduğunu kaydetti. Ulusoy “Özellikle eylül ayının ortasından itibaren güvenlik ortamındaki bozulma, Lübnan'ın her noktasında hissediliyor” dedi. İsrail'in saldırıları sonucu 1 milyona yakın insanın yerinden edildiğini anlatan Ulusoy, “Bu Lübnan ölçeğinde bir ülke için ciddi problem. Biz de bu insani krize karşı çaba gösteriyoruz” diye konuştu.