Başbakan Binali Yıldırım, İstanbul Sancaktepe’de 1915 Çanakkale Panorama ve Muhsin Yazıcıoğlu Şehitlik Parkı’nın açılışında konuştu. Yıldırım’ın özetle şunları söyledi: "Bu hain topluluğu (FETÖ) Amerika’daki bir davaya müdahil olarak Türkiye adına Recep Tayyip Erdoğan adına bir algı oluşturmak için var gücüyle çalışıyor, alnımız açık, yolumuz aydınlık. Hiçbir zaman Türkiye’nin menfaatine zarar verecek bir işin içinde olmadık, asla da olmayız. Bunu herkes bilmelidir. Saldırıların baş rolünde Ana Muhalefet Partisi Başkanı Kılıçdaroğlu, senaryonun koltuğunda da FETÖ var.
Bunlar bir adamı almışlar konuşturuyorlar. Onun işi de karakolda doğru söyler mahkemede şaşar hesabına döndü. İlk ifadesinde korktuğu için farklı şeyler söylediğini ifade ediyor. Onun için ifademi değiştirdim diyor. İnşallah içinde bulunduğu bu yanlıştan döner. Zaten kendi de hapisten çıkmanın en kolay yolu ‘satmak’ diyor. ‘Satarım...’ Alıcısı olursa... Buradan açıkça ifade ediyorum; bu dava hukuki olmaktan çıkmış, tamamen siyasi bir şekle dönüşmüştür. Amaç Türkiye’yi sıkıştırmaktır. Türk ekonomisini sıkıştırmaktır. Türk ekonomisini zora sokmaktır. Biz bunların nicesini gördük, nicesiyle mücadele ettik, alnımızın akıyla çıkarak bugünlere geldik. Evelallah bunların da yüzümüzün akıyla üstesinden geleceğiz.
CHP’nin akıl hocası FETÖ, biliyorsunuz 17-25 Aralık’ta bir yargı darbesine kalkışmış, başarılı olamamıştı. 15 Temmuz’da tekrar denediler. Şimdi bu başarısızlıklarının arkasından darbeye kaldıkları yerden devam etmek için bu sefer orayı seçtiler. Kendi vatanına, insanına, toprağına ihanet eden bu FETÖ terör örgütü, ABD’nin adeta eteğinde siyasi güç dileniyor. Bu davanın en hararetli takipçisi bakıyoruz CHP. CHP kadroları Amerika’ya taşınmış. Orada bu davayı takip ediyorlar.
Ey Kılıçdaroğlu, 15 Temmuz’da şehitler verdik. Gazilerimiz oldu. Sen 15 Temmuz şehitlerinin failleri, alçakların davasına hiç gittin mi? Türkiye’ye kumpas kuran Türkiye’nin başına dert açmaya çalışan çevrelerin davalarına destek verip onlarla beraber olmak ne milliliktir ne yerliliktir, olsa olsa onlarla işbirliği yapmaktır.”
Önce dürüst olacaksın. Millete verdiğin sözün arkasında duracaksın. Buradan bir kez daha söylüyorum. Ey Kılıçdaroğlu, heybende ne varsa dök de rahatla. İşi arkası yarın tefrikalarına çevirme. İşin gücün terör örgütlerinin dümeninde atıp tutmak. FETÖ’cülerin büyüsüne kapılmış gidiyorsun. Türkiye’nin siyasi tarihine de tecrübeli iftiracı olarak kaydedileceksin.
Cumhuriyetin Kurucusu Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün partisini küresel sömürge güçlerinin arka bahçesine çevirdin. Bugün hala aymaz bir şekilde Türkiye’ye karşı yapılan küresel operasyonların değirmenine su taşıyorsun. Bunların hiçbirisi tesadüf değil.
Anayasa değişikliğini AİHM’e götürdün. Hadi güle güle dediler. Bu bizim işimiz değil, milletin işi dedi. Senin yüzün kızardı mı. Milli iradeye karşı dava açacaksın. Ne belge varsa götür mahkemeye ver. Çamur at izi kalsın politikasına son ver.”
Başbakan Yıldırım, Jandarma Genel Komutanlığının Beştepe Karargahı’nda düzenlenen “Bölge ve İl Jandarma Komutanları Toplantısı”ndaki konuşmasında, jandarmanın, ülkenin güvenliği, milletin huzuru ve esenliği için gece gündüz çalıştığını söyledi.
Yıldırım, “Şunu rahatlıkla söyleyebiliriz. PKK terör örgütünün bir daha belini doğrultmasına imkan yoktur. Artık terör örgütünün yurt içindeki faaliyetlerinin sonlandırılmasına çok az bir şey kalmıştır. Gerek jandarmamız gerek polisimiz gerek güvenlik korucularımız ve Silahlı Kuvvetler mensuplarımızın asla kış uykusuna yatmak gibi bir niyeti yoktur. Yurdun her köşesinde, dağda, şehirde, bayırda amansız bir takiple bu alçakları, kış yapılanmasına fırsat vermeden, göz açtırmadan bulundukları yerde imha etmek için her türlü çabayı, gayreti göstermektedir” dedi.
Başbakan, savunmada yüzde 65 seviyesinde yerli ve milli imkan ve kabiliyete ulaşıldığını belirterek, “Proje sayısı 66’dan 553’e çıkmış, toplam proje bedeli de 5 milyar dolardan 60 milyar doların üzerine çıkmıştır. Sektör cirosu 1 milyar dolardan 6 milyar dolara erişmiştir” dedi. FETÖ ile mücadeleye de değinen Yıldırım, şunları söyledi: “Küresel anlamda da bu örgütün, ülkemizin menfaatlerine karşı her türlü işbirliğini yapmaktan zerre kadar imtina etmediğini bugünlerde görmekteyiz. Önümüzde zorlu bir mücadele var ama inisiyatif, üstünlük devletin elindedir.”