Türkiye'de emeklilik sistemine dair çarpıcı veriler dikkat çekiyor. Toplamda aylık ödenen dosya sayısı 16 milyona ulaşırken, 1.8 çalışana bir emekli düşüyor. Ancak sosyal güvenlik sisteminin sürdürülebilirliği için bu oranın ideal seviyede, yani 4 çalışana bir emekli şeklinde olması gerektiği vurgulanıyor. Orta Vadeli Program (OVP) kapsamında, bu sorunun çözümüne yönelik emeklilik sistemi ve maaş hesaplama yöntemlerini de içeren bir dizi düzenlemenin yapılması planlanıyor.
Milyonlarca emekliyi ilgilendiren emeklilik sisteminde köklü değişiklikler gündeme geliyor. Orta Vadeli Program’da (OVP) yer alan düzenlemelerle, mevcut emeklilik sisteminin yerine, daha uzun çalışma sürelerini teşvik eden bir model getirilmesi planlanıyor.
ÇALIŞMA SÜRESİ
Yapılacak düzenleme ile çalışanlar için emeklilikte alacakları aylığı belirleyen parametrelerde de değişiklik öngörülüyor. Buna göre sadece yatırılan Prime Esas Kazanç miktarları değil çalışma gün sayıları da etkili olacak.
Böylece emeklilikte daha çok aylık almak isteyenler sistemde daha çok kalmayı tercih edecek. Şu anda karma bir sistem olarak uygulanan aylık bağlama modelinde üç ayrı dönem ele alınıyor.
1999 öncesi, 1999 ile 2008 arası ve 2008 sonrası için ayrı ayrı hesaplamalar yapılıyor.
Maaş hesabında kullanılan parametreler şunlar:
■ Sigortalının çalışırken ödediği primler (SPEK: Sosyal Güvenlik Prime Esas kazanç)
■ Üç dönem için aylık bağlama oranları *Önceki yılın güncelleme katsayısı
■ Önceki yılın enflasyon oranı
■ Önceki yıl büyümenin yüzde 30'u
■ İçinde bulunulan yılın enflasyon artışları
DİLEKÇE TARİHİ
Maaş bağlanırken kullanılan güncelleme katsayısı yıldan yıla aylıkları da değiştiriyor.
Örneğin 2024 yılında uygulanacak güncelleme katsayısı 2023 yılı enflasyon ve büyüme oranları dikkate alındığında 21025'de uygulanacak olandan yüksek çıkıyor. Bu da 2024 yılı içinde dilekçe veren bir sigortalının 20254'de emekli olacak bir sigortalıya oranla yaklaşık yüzde 30 daha fazla maaş almasını sağlıyor. Yeni sistem ile bu güncelleme katsayılarında sabitleme düşünülüyor. Böylece yıldan yıla maaş farklılıkları da ortadan kalkmış olacak.
HANGİ KONULAR GÜNDEMDE? YAPILAN ÇALIŞMALARDA ŞU BAŞLIKLAR ÖNE ÇIKIYOR:
■ Aylık bağlama sistemindeki karma yapının sadeleşmesi
■ Ocak ve Temmuz aylarında yapılan enflasyon artışlarının yeniden düzenlenmesi
■ Bozulan aktüeryal dengenin (Çalışan-emekli oranı) yeaniden sağlanması
■ Sistemde kalmanın emekli aylığı açısından daha cazip hale getirilmesi
ÜÇLÜ YAPI DEĞİŞMELİ
Emekli aylığı hesaplanırken uygulanan üçlü yapı da sistemi karmaşıklaştırıyor.
1999 öncesi dönem için farklı aylık bağlama oranları ve güncelleme katsayısı, 1999-2008 arası için daha düşmüş bir aylık bağlama oranı ve yeni güncelleme katsayısı, ardından 2008 sonrası için düşük aylık bağlama oranı ve büyümenin enflasyonun etki ettiği güncelleme katsayısı. Bu hesaplamalar üç ayrı kanuna göre yapılıyor. Dolayısıyla bu karma sistem hem hizmeti alanın hem de hizmeti verenin kafasını karıştırıyor.
Dolayısıyla çok değişken olmayan güncelleme katsayısı ve aylık bağlama oranıyla tek bir hesaplama yapılabilir.
TABAN MAAŞ
Pandemiyle getirilen taban maaş uygulaması aslında düşük maaş alan emekliler açısından büyük avantaj oluşturdu. Çalışma hayatı kısa sürmüş, kısmi emekli olmuş, malulen emekli olmuş ya da asgari ücretten prim yatırmış birçok sigortalının emekli maaşı düşük kalmıştı. Bu emeklilere Hazine'den yapılan destek ile taban maaş şeklinde daha yüksek aylıklar ödendi, ödenmeye devam ediyor.
ÇOK ÇALIŞANA AZ MAAŞ SORUNU
İkinci sorun ise taban maaşın hemen üstünde aylığı olanlar açısından yaşanıyor.
Örneğin bugün 12.500 TL olan taban maaşın hemen üstünde 13-15 bin bandında aylık alan çok sayıda emekli var. Bakıldığında 3.600 gün prim ödemiş, ya da düşük kazanç bildirmiş bir emekli ile, daha çok çalışmış daha yüksek prim ödemiş bir emekli arasında aylık farkı hemen hemen hiç kalmıyor. Bu da adaletsizliğe yol açıyor.
KAYITDIŞILIK SORUNU
Üçüncü sorun ise yüksek prim ödemenin karşılığının olmaması algısıyla hem kayıt dışılığın hem de gerçek maaşın gizlenerek gizli kaşıt dışılığın ortaya çıkıyor olması. Böylece hem devletten vergi ve prim kaçırılırken çalışanın da geleceği çalınıyor. Ancak 'Düşük ödesem de taban maaş alırım nasıl olsa' algısı bu sorunu körüklüyor.
ÜÇÜNCE ÇEYREK
Orta Vadeli Program'da yeni düzenlemeler için tarih olarak 2024 yılı üçüncü çeyreği gösteriliyor. Yapılacak teknik çalışmalar sonunda taslaklar ortaya çıkmış olacak.