Türkiye’de 2000’lerin başında neredeyse sıfır olan altın üretimi, şu anda 40 ton civarına yükseldi. Uluslararası kuruluşların yayınlarına göre Türkiye’nin çok daha büyük bir maden potansiyeli var. Kayseri’nin Develi ilçesindeki Öksüt Madeni’nin işletmecisi Centerra Gold’un Türkiye Ülke Müdürü David Bickford, Tetis mineral kuşağının Türkiye üzerinden Romanya ve Sırbistan'a uzanan bir bölümünün, keşfedilecek ilk on küresel sıcak noktadan biri olarak tanımlandığına dikkat çekti. Bickford, “Yirmi yıl önce bu alan, yaygın olarak tanınan bir mineral kuşağı değildi. Bu değişiklik, Türkiye'nin maden potansiyelinin artık küresel ölçekte ölçüldüğünün altını çiziyor” dedi.
Türkiye’de 20 yakın altın madeni bulunuyor. Türkiye’de altın üretiminin 40 tondan 100 tonlara ulaşmasının mümkün olduğunu belirten Bickford, “Bu büyük bir başarı ancak sektörü büyütmek için yeni keşifler yapılması gerekiyor. Çünkü Türkiye’nin altın talebi 9 aylık dönemde 159,3 tona ulaştı. Bu rakamlar son 10 yılın en yüksek seviyesi. Sektördeki büyüme ithalata bağımlılığı daha da azaltacak ve Türkiye ekonomisini güçlendirecektir" bilgisini verdi. Bickford’un verdiği bilgiye göre altın madenlerinin Türkiye ekonomisine verdiği katkı 2021 yılında 410 milyona ulaştı.
Bickford Develi ile ilgili olarak şunları söyledi: "Öksüt Altın Madeni için 221 milyon dolarlık bir başlangıç sermayesi yatırımı yapıldı. 2020-2022 döneminde 30 milyon dolar daha yatırım yaptık. Toplam yatırımlarımız 250 milyon doları aştı. Önümüzdeki dönemde 40 milyon dolar daha yeni yatırım planlıyoruz. Öksüt’te 35 ton rezerv var. Bu yıl 5,5 ila 6 ton arasında üretim yapmayı hedefliyoruz. Çoğu Develi’den 1.200 kişiye istihdam sağlıyoruz. Mevcut kadın çalışan oranımız ise 15. Bizim sektörümüzün ortalaması ise %7."
Öksüt Madencilik Çevresel, Sosyal ve Yönetişim Direktörü Pelin Usta Özkayhan ise Kayseri Valiliği, Develi Kaymakamlığı ve Develi Belediyesi ile iş birliği içinde Develi'deki kadın kooperatifine büyük destek verdiklerini anlattı: Bizler için çok önemli olan ‘Kadın Üreticileri Geliştirme Projesi’ kapsamında tamamı el emeği geleneksel ürünler olan doğal sebze, meyve, ev yemekleri, unlu mamuller, süt ürünleri gibi gıda maddeleri ile bu ürünlerin hijyenik şartlarda satışa sunulduğu Üretim Tesisi ve Gacer Kafe faaliyetlerine başladı. Gacer Kafe, ismini Develi’de yetiştirilen ve bu bölgeyle özdeşleşmiş genetiği bozulmamış Ata Tohumu olan gacer buğdayından alıyor.
Altın madenleriyle ilgili en büyük eleştiri siyanür konusunda oluyor. Bickford bilinenin aksine siyanürle altın aranmadığını söyledi. Bickford, “Siyanür altın aramada değil, madenlerden çıkarılan cevherin çok özel ve güvenli sistemlerle ayrıştırma yapıldığı sırada kullanılır. Üstelik siyanürün sadece, %4'ü altında, geriye kalan %96’sı ise başka sanayi dallarında kullanılıyor" dedi.