Türkiye İş Bankası Genel Müdürü Adnan Bali, ABD ve Çin arasında başlayıp farklı ülkelere de sıçrayan ve sonrasında İran'a yaptırımlarla devam eden ticaret savaşlarının büyüme üzerindeki öngörüleri bir miktar olumsuz etkilemeye başladığını söyledi. Artan korumacı önlemler ve ticaret savaşlarından en olumsuz etkilenecek ülkelerden birinin yine ABD olduğunu belirten Bali, ABD'nin, toplam 570 milyar dolar düzeyindeki açığının yüzde 68'ini oluşturan 389 milyar dolarlık kısmının Çin'den kaynaklandığını aktardı.
Bali, şu anda yaşanan sıkıntıların 2001 krizi ile kıyaslanamayacağını ifade ederek, "Son yaşadığımız döviz kuru ile ilgili dalgalanmada ise gerek Merkez Bankası, gerekse Bankacılık Düzenleme ve Denetleme Kurumu (BDDK) problemleri giderecek yönde aksiyonlar aldı. Bunların piyasada karşılık bulmaya başladığını görüyoruz" dedi. Üretime, özel kesim yatırımlarına, makine teçhizat yatırımlarına ve net ihracatın katkısına dayalı büyümenin sağlanmasına yönelik bir programın önemine işaret eden Bali, "Ekonomik programın bir eylem planına dönüşmesi, eylem planında sadece kurumların değil, kişilerin sorumluluklarının belirlenmesi, buradaki performansın kamuoyu ile paylaşılması önemli. Şu anda orta vadeli plan çalışmaları sürüyor. Açıklandıktan sonra bunun bileşenlerini göreceğimizi düşünüyorum" ifadelerini kullandı.
"Cari açığı daraltacak şekilde ithalat yaptığımız alanlarda büyük ölçüde yurt içinde katma değerli üretim yapmaya yönelik bir dönüşüm süreci geçirmeliyiz" diyen Genel Müdür Bali, "Şu anda hem kur hem faiz açısından yaşanan ciddi dalgalanmaların sonrasındaki asıl hedefimiz, enflasyonu kontrol altına almak suretiyle bunun kurlar ve faizler üzerindeki etkilerini yumuşatabilmek olmalı" şeklinde konuştu.
Son dönemdeki faiz tartışmalarını da değerlendiren Bali, -”Bankacılar faaliyetlerini sürdürürken faizlerin yükselmesini istemezler. Faizlerin düşüş eğilimine girdiği dönemler ise bankaların kârlılıklarına olumlu yansır. Faizin yüksek olması kötü bir şey. Banka bilançoları açısından da kötü bir şey” ifadelerini kullandı. Bali, özellikle sıkıntılı dönemlerde çok fazla gündeme gelen konulardan birinin de kredi derecelendirme kuruluşlarının notları olduğunu söyledi. Orada teknik açıdan tutarlı bir tablo görmediğini vurgulayan Bali, Türkiye'nin, çok uzun yıllar içerisinde aldığı yatırım yapılabilir ülke notunu, çok kısa sürede kaybettiğini belirtti.
Adnan Bali, bankanın ilk 6 aylık finansal sonuçlarına ilişkin değerlendirmesinde ise gerek kredi gerekse mevduat büyümesi açısından ilk yarıda İş Bankası’nın hedeflerine önemli ölçüde ulaştığını vurguladı. “Önümüzdeki dönemde hem net faiz marjının hem sermaye yeterliliğinin hem aktif kalitesinin bir arada korunduğu bir büyüme stratejimiz olacak” diyen İş Bankası Genel Müdürü Adnan Bali, 2018 yılı için yıllık yüzde 13-14 civarında bir kredi ve mevduat büyümesi öngördüklerini söyledi.