Dünya genelinde fosil yakıt rezervlerinin azalması ve çevre kirliliği sorunları, ülkeleri alternatif enerji kaynaklarına yönlendiriyor. Bu süreçte, Orta Asya enerji rezervleri Türkiye’yi stratejik bir üs olarak öne çıkarıyor. Türk Dünyası Mühendisler ve Mimarlar Birliği Enerji Komisyonu Üyesi Aslı Işıksalan, Türkiye’nin bu konudaki rolüne vurgu yaparak, "Türkiye, enerji güvenliğinin sağlanmasında ve Türk coğrafyasını dünyaya entegre etmede kritik bir aktör konumundadır" dedi.
Orta Asya, zengin enerji kaynaklarıyla dünyanın dikkatini çekmeye devam ediyor. Türkmenistan’ın gaz rezervleri, Kazakistan’ın petrol kaynakları ve Tacikistan ile Kırgızistan’ın hidroelektrik potansiyeli, bölgeyi enerji açısından stratejik bir konuma taşıyor. Türk Dünyası Mühendisler ve Mimarlar Birliği Enerji Komisyonu Üyesi Aslı Işıksalan, “Bu rezervler, bölgeyi enerji açısından Körfez bölgesinden sonra ikinci önemli merkez haline getiriyor” dedi.
Bu zenginliğin Avrupa ve diğer küresel pazarlara taşınmasında Türkiye’nin kilit rol oynadığını söyleyen Işıksalan, “Özellikle Azerbaycan-Türkiye iş birliği ile geliştirilen Güney Gaz Koridoru projeleri, diğer Türk devletlerinin de katılımıyla daha da güçleniyor. Türkmenistan ve Kazakistan gibi ülkeler, enerji ihracatında Rusya ve Çin’e alternatif güzergâhlara ihtiyaç duyarken, Türkiye bu noktada güvenilir bir kale görevi görüyor” diye konuştu.
ORTA ASYA’NIN ÖNEMİ ARTIYOR
Söz konusu bölgelerdeki zengin rezervlerin çıkarılması, işletilmesi ve en önemlisi de pazarlanması noktasında önemli sınırlar bulunduğunu belirten Işıksalan, “Bu noktada sürece müdahale etmeye çalışan bazı ülkeler, enerji alanlarındaki kaynakları sahiplenmeye çalışmakta, bu paylaşım yarışı ve rekabet zaman zaman çatışmaları da beraberinde getiriyor. Bu noktada Orta Asya devletlerinin Batı pazarlarına girme çabası ve enerji kaynaklarının Türkiye’nin olmazsa olmaz aracılığı ile Batılı enerji piyasalarına sevk edilmesini sağlayacak büyük projelerin hayata geçirilmesi önemli gelişmelerdir” ifadelerini kullandı.
ENTEGRASYONU TÜRKİYE SAĞLIYOR
Işıksalan, “Orta Asya bölgesindeki Türk devletlerinin sahip olduğu enerji rezervlerinde Hazar Denizi’nin payı büyük. Bilindiği gibi dünyanın en eski petrol üretim bölgelerinden biri olan Hazar havzasına kıyıdaş olan beş devletten üçü Türk devletidir. Ankara, Orta Asya-Kafkasya, Orta Doğu ve Doğu Akdeniz enerji kaynaklarının entegrasyonunda merkezi bir konumda bulunuyor. Türkiye merkezli enerji transfer projeleri, hem yerel hem de uluslararası arenada büyük anlam taşıyor” şeklinde konuştu.
TDT İŞ BİRLİĞİNİ GÜÇLENDİRDİ
Türk Devletleri Teşkilatı, bölgedeki enerji iş birliğini güçlendirmede önemli bir platform haline geldi. Azerbaycan, Kazakistan, Türkmenistan ve diğer Türk devletleri, enerji kaynaklarını Türkiye üzerinden Avrupa’ya taşımayı hedefliyor. Işıksalan, “Bu iş birlikleri, hem bölge ülkeleri hem de Türkiye için enerji güvenliği ve ekonomik büyüme açısından kritik öneme sahip. Türkiye, enerji ticaretinde bir üs olma yolunda hızla ilerlerken, bölgesel iş birlikleriyle bu hedefini daha da güçlendiriyor” dedi.