Türkiye'deki ilaç pazarı 15-20 milyar lira arasında değişiyor. Pazardaki ilaçların yüzde 56'sı yani yarıdan fazlası ithal ilaçlardan oluşuyor. Yerli üretim oranı son yıllarda artmakla birlikte pazarın hakimiyeti halen yabancı firmalarda. Türkiye ilaç ithalatını en fazla Almanya, ABD, Fransa İsviçre, İngiltere, Danimarka ve Güney Kore gibi ülkelerden yapıyor. Bir kısmı Türkiye'de lisanlı üretim de yabancı şirketlerin Sağlık Bakanlığı ve Sosyal Güvenlik Kurumu'na sattığı ilaçların fiyatları, genelgelerle belirleniyor.
Bakanlığı veya SGK'nın İlaç ödeme sistemindeki ilaçların fiyatları, referans alınan 5 Avrupa ülkesinden (Yunanistan, İspanya, Portekiz, Fransa ve İtalya) hangisinde en ucuz ise ona göre belirleniyor. Ancak Türkiye'de ilaç ödeme sistemi üzerinden parasını aldıkları ilaçlar için Avrupa'nın 'en ucuz' fiyatını veren ilaç şirketleri türlü oyunlarla ilaç bedellerini artırmaya çalıştığı tespit edildi. Sağlık Bakanlığı yetkilileri de firmaları yeni şirketler kurarak bazı oyunlara giriştiklerini belirlediklerini dile getirirken, firmaların kurdukları oyunlarla aynı ilacın fiyatını yüzde 500 artırdıkları tespit edildi.
Hükümetin uyguladığı fiyat politikasından memnun olmayan yabancı ilaç şirketlerinin, haksız kazanç elde etmek için farklı şirket kurma, ilaç ismini farklılaştıma, ilaç kutu miktarını küçültme, referans fiyatı kendi lehine olacak şekilde önce düşürme ardından da arttırma gibi yöntemlere başvurduğu belirlendi. Firmaların tespit edilen diğer cambazlıkları ise ilacın fiyatını düşürerek
tekel oluşturma ve ilacın ruhsatını aldığı halde piyasaya yeteri katar sürüm yapmama olarak sıralanıyor.
Yabancı ilaç firmalarının başvurduğu bu oyunlar sonucu devletin ilaç harcamalarında artışlar başladığına dikkat çekilirken, bunun temelinde 10 Temmuz 2015 tarihli “Beşeri Tıbbi Ürünlerin Fiyatlandırılmasına Dair Karar" ile 11 Aralık 2015 tarihli Resmi Gazetede yayımlanarak yürürlüğe giren “Beşeri Tıbbi Ürünlerin Fiyatlandırılması Hakkında Tebliğ" olduğuna işaret ediliyor.
Bu iki düzenlemenin ilaçların piyasada bulunmalarını sağlamak amacıyla iyi niyetli olarak getirildiği ancak, bazı ilaç firmaları tarafından da ciddi şekilde suiistimal ettiği savunuluyor.
İlaçta vurgun iddiaları Sağlık Bakanlığı yetkililerine sorduk. Türkiye'deki fiyatlar çok düşük olduğu için firmaların değişik adla şirket kurduğunu doğrulayan bakanlık yetkilileri, “Birçok firmanın böyle Türkiye'de firmaları var. İlaçlarının da adını değiştirebiliyorlar. İlaç ismi değiştirildiğinde zam olmuyor ve referans fiyattan da çıkılmıyor. Kararname buna engeldir" diyor. Bakanlığa göre, ihtiyaç olan ilacın piyasada bulunmama gibi bir sıkıntı da yaşanmıyor.
Yüzde 500 zam olan ürünle ilgili de bakanlık yetkilileri bu ürünün Türkiye'de bulunmadığını belirtti. Bazı ilaçların yurtdışından Türk Eczacılar Birliği aracılığı ile getirildiğine dikkat çeken yetkililer, “Hastanelerin acillerinde kullanılan bir ampuldü. Biz firma yetkililerini çağırdık, ürününü tekrar piyasaya vermesini istedik. Onlar da piyasaya girerken, referans fiyatları ile geldi. Referans fiyatlarının karşılığını da Fiyat Değerlendirme Komisyonu kararı ile verdik. Şimdiki fiyat eczacılar birliğinin getirdiği fiyatın da altında. Bütün eczanelerde bulunmasını sağladık.''
Bu arada İstanbul'da geçtiğimiz Aralık ayında bir toplantı yapıldı. Toplantıda fiyatı yüzde 100 fiyatı artan ilaçlarla ilgili Fiyat Değerlendirme Komisyonu'na 'yüzde 20'yi aşmama yetkisi verilmesi kararlaştırıldı. Ancak bu toplantının ardından bütün ilaç şirketlerinin Sağlık Bakanlığı'na gelerek bu durumun durdurulması için baskı yaptıkları öğrenildi.
Listedeki ilaçlarla ilgili firmanın da Avrupa'daki bütün haklarını bir başka firmaya satmasından dolayı Hong Kong, Kolombiya, Meksika'dan getirdiğini de doğrulayan bakanlık yetkilileri, “Bu firma artık piyasada yok. Tebliğe göre bir ürün 5 referans ülkede yoksa dünyanın başka yerinden getirmesine izin veriyor. Yeni firmada oradaki fiyatla Türkiye'ye getirmiş. Bunu da biz bir sorun olarak gördük. Yeni bir tebliğ çalışması yaptık. Bakan beye sunduk imzada. Referans ülke değişikliği ile yüzde 100'den fazla zam almış ürünler olursa da bunları Fiyat Değerlendirme Komisyonu'na sunacağız. Bunları firma ile yeniden konuşacağız. Ne oldu da yüzde 100 zam istiyorsun diye soracağız."