Türkiye Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Bakırköy'de MÜSİAD 25. Olağan Genel Kurulu ve Genel Merkez Binası Açılış Töreninde konuştu.
Açıklamadan öne çıkan başlıklar şöyle:
Resmi açılışını yaptığımız MÜSİAD’ın yeni genel merkez binasının hayırlara vesile olmasını diliyorum. DEİK Başkanı Nail Olpak kardeşimize de teşekkür ediyorum. Yola burada onunla çıktık. Hamdolsun yer mekan güzel ulaşım rahat artık kendi hizmet binası içerisin tüm faaliyetlerini gösterme imkanını MÜSİAD yakalamış bulunuyor. 1990 yılında ülkeye hizmet aşkıyla yola çıkan MÜSİAD bugün dünyanın en itibarlı sermaye kuruluşlarından biri haline gelmiştir. MÜSİAD’ın büyümeye devam ediyor olmasını dikkatle izliyorum. Daha kucaklıyıcı daha toparlayıcı bir kuruluş olması bakımından da önemsiyorum. Devletle sermaye arasında köprü olan MÜSİAD yanımıza durmasıyla da milli ve yerli oluşunu göstermiştir. Bunun en önemli örneği de 15 Temmuz olayıdır. 15 Temmuz’da beraberce dayanışma içerisinde verilen mücadele asla unutulamaz.
MÜSİAD tam anlamıyla bir amiral gemisi misyonu üstleniyor. MÜSİAD global ve MÜSİAD yerel yapılarıyla yurt içinde ve yurt dışında geniş bir alana yayılan bilgi edinme ve işleme süreçlerini ekonomimizin hizmetine sunmaktadır. Milli serveti ne kadar büyütürsek ülkemizin her bir ferdi o derece fayda elde edecektir. İlk günden bugüne kadar hep biz sizin yanınızda yer aldık. Türkiye’nin 2023 hedeflerine ulaşması konusunda MÜSİAD’ın çalışmalarının daha da yaygınlaştırılmasına ihtiyacımız vardır.
Genç cumhuriyetimizi demokrasiden ekonomiye her alanda pek çok sınamadan geçerek bugünlerine ulaştı. Bir asır önce adeta tüm dünyanın üzerimize geldiği bir dönemde kendimize yeni bir devlet kurarak ümitlerimizi yeniden tazeledik. Ekonomide attığımız adımlarla hem ülkemizi zenginleştirdik hem de devletimizi güçlendirdik.
Dünyanın neresine gidersek gidelim sırf Türk olduğumuz için Sırf Türkiye’den geldiğimiz için bizi el üstünde tutan bize muhabbet besleyen insanlarla karşılaşıyoruz. Bizlere verilen kıymet tüm insanlığın hakkını hukukunu koruyor olmamızdan kaynaklanıyor. Kerameti kendimizde değil ülke olarak yaptığımız işlerde aramalıyız.
Buradan bir kez daha ilan ediyorum. Biz hiçbir zaman milletin iradesinin üzerinde bir irade tanımadık tanımayacağız. Bütün çabamız, yolsuzluklarla, hukuksuzluklarla 31 Mart'ı kurban etmek istemiyorum.
Ana muhalefetin birkaç temsilcisi ne diyorlar? kime diyorlar? YSK'ya. "Kızılay'a çıkamazsın" diyorlar. Tehdit ediyorlar. Değerli arkadaşlar, anayasanın 138'inci maddesine bu tamamen aykırıdır. Bırakın bu şekilde bir uyarıyı, imada dahi bulunamazsınız der 138'inci madde.
Ben de burada bir şeye üzülüyorum. Şu anda YSK'nın sayın Başkanı kendilerine yapılan bu tehdit karşısında şu ana kadar niçin acaba yazılı açıklama yapmak suretiyle, siz nasıl olur da bizi tehdit edersiniz demiyor. Vatandaşım bana soruyor bu seçim yenilenmeli. Dünyanın her yerinde yarım puan 1 puanla olan yerlerde bile seçimler yenilenmiştir. 1970'lerde buna benzer bir YSK bu tür karar almıştır. Kaldı ki burası bir kasaba değil İstanbul.
İstanbul'da bir oyun var, yolsuzluklar var. Ben bir genel başkan olarak, halkımın oyunun arkasını takip etmek, onun sonucunu kovalamak zorundayım. Ben bugüne kadar konuşmadım, hep sustum. Vurun abalıya dediler vurdular. Ama artık yetti. Burada bir şaibe var, yolsuzluk var, açık ortada. Gidelim millete, milli irade nasıl bir karar veriyorsa başımız gözümüz deriz kabulleniriz.
Bunların verdikleri kararlara eyvallah mı diyelim? Bizim şu anda buradaki gayretimiz sadece YSK’nın bu şaibeyi ortadan kaldıracak milli iradeye bu zemini hazırlamaktır. Ortada bir yolsuzluk var şaibe var bu yolsuzluğun ortadan kaldırılması hem YSK’yı aklayacaktır. Hem de milletimizi rahatlatacaktır.
Bizim hayatımız desteğini ve gücünü milletinden almayan güçlerle mücadele ile geçmiştir. Tayyip Erdoğan’ın hakkı olmayan bir seçimi almaya çalıştığını iddia etmek bize yapılmış en büyük bührandır. Başkanvekillerinin odalarının kilitlerinin göbeklerini sökecek kadar iradeye saygısı olamayan bir çalışma var. Ne oldu seçimler ilan edildi herkes geldiler odalarına yerleştiler. Beyefendi genel başkanları hak hukuk adalet diyor nerede hak hukuk adalet istediğiniz şeyler siz sunulduğu zaman mı hak hukuk adalet olacak? Tüm belgeler bilgiler kendilerine teslim edildi.
Biz burada artık YSK’nın vereceği kararı bekliyoruz. Bakın bizim burada tehdidimiz yok onlar ne kadar Kızılay’a çıkamazsınız deseler de biz böyle demiyoruz. Biz adil bir karar adil bir netice bekliyoruz. Biz sadece milli iradenin yerini bulmasını istiyoruz.
Biz milletimizin hakkı hukuku söz konusu olduğunda yedi düvele karşı durmaktan çekinmedik bunların karşında durmaktan çekinelim. CHP’nin gerçek yüzünü milletten saklamaya hiç kimsenin gücü yetmeyecektir. Yine söylüyorum bu mesele bir beka meselesidir.
Kandil’den nasıl talimatların verildiğini gördünüz. Daha şimdi bile söylediklerini Kürdistani heyetlerimiz kazandı diyor. Söyleyen kim; eş başkanları.. Biz bunu kabul mü edeceğiz. Beka meselesi ortadayken 'Kürdistani' sözlerine sesimizi çıkarmayacak mıyız? Önünde sonunda büyü bozulacak tekke düşecek kalplerdeki ifşa bulacaktır. Bunların gerçek yüzü ortaya çıktığı zaman milletimiz çevrilen tezgahı da daha iyi görecektir. Aynı çevreler gezi olaylarını milletimize ağaç sevdası siye yutturmaya, PKK’lı teröristleri çiçek çocuk diye yutturmaya çalışmışlardı.
Aynı çevreler FETÖ ihanet çetesinin darbe girişimlerini tiyatro diyerek ibra etme peşine düşmüşlerdi. Şimdi de aynı çevreler 31 Mart seçimleri üzerinden yeni hayaller kuruyorlar. Cumhur ittifakı yüzde 52 almıştır beyler…Vesayetçilerin, Cuntacıların darbecilerin içerideki ve dışarıdaki tuzaklarını bozduk bu sinsi tuzağı da bozacağız inşallah. Cumhur ittifakı yeni dönemin lokomotifi olmayı sürdürecektir. Siz bizim ittifakımızı bozamayacaksınız. Biz sayın Bahçeli ile nasıl şimdiye kadar geldiysek bundan sonra da yolumuza devam edeceğiz. Ekonomiden adalete kadar her alanda yapısal reformların hazırlıklarını yapıyoruz.
Kur üzerinden ekonomimizi çökertme hesapları devam ediyor olsa da artık kontrol bizim elimizdedir. Ağustos’ta yaşananların bir daha yaşanmamasını sağlayacağız. Asla yeni bir yıkıcı patlamaya izin vermeyeceğiz.
İhracatta 36 milyar dolarla geldik. Şimdi 170 milyar dolar sınırındayız.İş dünyası ile 2,5 milyon istihdam konusunda anlaştık. Biz gereken teşviki vermeye hazırız. Yatırımcıları cesaretle harekete geçmeye çalışıyorum. Şimdi MÜSİAD olarak bizim üye sayımız ne kadar 11 bin olduğuna göre MÜSİAD’ın her üyesi en az 2 ya da 3 tane istihdam yapması lazım. Yukarıda da bunun faydalarını size ayrıca anlatırım. Siz de örnek olmanız lazım.
Azez’de maalesef bir yüzbaşımız şehit oldu bir binbaşımız yaralı. Şehidimize Allah'tan rahmet diliyorum. Ailesine sabır ve başsağlığı diliyorum.