Zorunlu Deprem Sigortası’ndaki toplam konut sayısı 9,5 milyona ulaştı. Ödeme güçlerinin ise 24 milyar lira olduğunu dile getiren DASK Yönetim Kurulu Başkanı Mete Güler, “İki konuttan biri Zorunlu Deprem Sigortası’na sahip fakat diğer bir yüzde 50’yi de hiçbir zaman unutmamalıyız” dedi.
Türkiye’de Zorunlu Deprem Sigortası teminatına sahip konutların sayısı 9,5 milyona ulaştı. Doğal Afet Sigortaları Kurumu (DASK) tarafından yürütülen çalışmalarla deprem sigortası bilincinin düzenli olarak arttığını aktaran DASK Yönetim Kurulu Başkanı Mete Güler, “Ülkemiz genelinde her iki konuttan biri artık Zorunlu Deprem Sigortası’na sahiptir. Ancak buradan, Zorunlu Deprem Sigortası sistemine dahil etmemiz gereken diğer bir yüzde 50’nin daha olduğunu da hiçbir zaman unutmamalıyız” dedi. Güler, kurumun herhangi olası bir depremdeki ödeme gücünün ise 24 milyar Türk Lirası’na ulaştığı bilgisini paylaştı.
26 EYLÜL’DE 10 BİN İHBAR ALDIK
İstanbul’da 26 Eylül tarihinde gerçekleşen 5,8 büyüklüğündeki deprem sonrası Zorunlu Deprem Sigortalı konut sayısının iki haftada önemli ölçüde arttığını aktaran Güler, “Depremin ardından 10 binin üzerinde hasar ihbarı aldık. Gelen ihbarları hızlı bir şekilde değerlendirip yüzde 25’ini depremden sonraki bir ay içinde sonuçlandırdık” diye konuştu. Güler, konutların sigortasız kalan diğer yarısını da en kısa zamanda teminat altına almayı başaracaklarını belirtirken, “26 Eylül sonrası 2,5 milyon TL seviyesinde tazminat ödemesi gerçekleştirdik. 2-3 hafta gibi çok kısa bir süre içerisinde ulaştığımız bu sonuç, alt yapılarını kurduğumuz afet yönetim sisteminin özellikle mobil hasar tespit süreci ve dijitalleşen hasar dosya süreçlerinin tamamlanmasıyla gerçekleşti" ifadelerini kullandı.
ZORUNLU SİGORTA %100’E ULAŞACAK
Güler, DASK'ın bilinçli, sorumlu ve yetkin bir kurum olarak iki ana konuda çalışmalarını ve stratejilerini yoğunlaştırdığını belirterek, "İlki ülke genelinde Zorunlu Deprem Sigortası penetrasyonunu yüzde 100'e ulaştırmak, ikincisi de güçlü bir bilgi teknolojileri, afet finansmanı, operasyon ve koordinasyon yapısını kapsayan 'Bütünleşik Afet Yönetimi' altyapısını kurmaktır” dedi. Afet Yönetimi çalışmaları kapsamında Türkiye’nin riskini ve yapı stoğunu daha doğru çözümleyen hasar tespit metodolojileri ve modelleri üzerinde çalıştıklarını ifade eden Güler, “Özellikle Van depremisonrasında projelendirilen ve yoğun bir şekilde çalışılmaya başlanılan bu konular son 4 yıldır kademe kademe devreye alınmaya başlandı" açıklamasında bulundu.
HASAR SÜRECİ KUSURSUZ İŞLEMELİ
- DASK, depremin yol açabileceği olası hasarları gidermek için fon büyüklüğünü artırırken, aynı zamanda afet yönetim süreçlerine yatırım yaparak yaraların daha hızlı sarılması için projeler geliştiriyor. Hasar süreçlerinin kusursuz işlemesi gerektiğini belirten DASK Yönetim Kurulu Üyesi ve Koordinatörü İsmet Güngör şunları söyledi: “ 20 yıldır sigortalı adedimizi artırmaya çalışırken, aynı zamanda Afet Yönetim süreçlerine yatırım yaparak depremle baş edebilme güç ve hızını arttırıcı projeler gerçekleştiriyoruz.”