Yemen için Astana modeli

Hasan Hız
15:4617/09/2019, Salı
G: 17/09/2019, Salı
Yeni Şafak
Cumhurbaşkanı Erdoğan, Rusya Devlet Başkanı Putin ve İran Cumhurbaşkanı Ruhani.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, Rusya Devlet Başkanı Putin ve İran Cumhurbaşkanı Ruhani.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, Putin ve Ruhani dün Ankara'da gerçekleştirilen zirvede Suriye ve İdlib'in geleceği için kritik meseleleri masaya yatırdı. Liderlerin en az İdlib kadar Yemen konusundaki mesajları dikkatleri çekti. Özellikle Rusya Devlet Başkanı Putin'in açıklamaları, 'Yemen için Astana formulü oluşturulabilir mi?' sorusunu gündeme getirdi. Yenisafak.com’a konuşan TRT World Analisti Yusuf Erim, Yemen sorununun çözümünde Astana formatının hayati önemde olduğunu belirterek , "Bu formatta sadece İran, Rusya ve Türkiye olmak zorunda değil. Bu üç ülkenin dünyaya kazandırdığı formatta başka 3'lü ya da 4'lü ülke olabilir" ifadelerini kullandı.

Suriye'deki iç savaşa çözüm bulmak için geliştirilen Astana formatı,
Ortadoğu ve bölgesel krizlerin çözümü için
bir model haline geldi.
Cumhurbaşkanı
Erdoğan
, Rusya Devlet Başkanı
Putin
ve İran Cumhurbaşkanı
Ruhani
arasında dün gerçekleştirilen zirvenin ortak basın toplantısındaki en önemli gündem maddelerinden biri de Yemen'deki iç savaştı. Liderlerin Yemen'deki krize yönelik çözüm önerileri ve açıklamaları '
Yemen için Astana formatı oluşturulabilir mi?
' sorusunu gündeme getirdi.

Yenisafak.com'a konuşan TRT World Analisti Yusuf Erim'e göre, Astana formülü Yemen'deki krizin çözümü için
en başarılı model
olarak öne çıkıyor.

Birleşmiş Milletler'in Yemen'deki çatışmaların sona ermesi için yaptığı girişimlerin başarısız olduğunu hatırlatan Erim şunları söyledi:

  • "Birleşmiş Milletler, Husilerle daha evvel İsveç'te konuşmaya çalıştı. Ben Birleşmiş Milletler'in bu tür sorunları çözmek için artık doğru platfrom olduğunu düşünmüyorum. Daha dinamik gruplar ve gerçek zamanda hareket edebilen güçlerin sonuç alması daha kolay. Bu sadece İran, Rusya ve Türkiye olmak zorunda değil. Bu üç ülkenin dünyaya kazandırdığı formatta başka 3'lü ya da 4'lü ülke olabilir.”

"Süreci Cenevre'ye getirmek Astana'nın başarısı"

Suriye’de barış için en zorlu çözümlerin Astana'da yapıldığına dikkat çeken Erim şöyle devam etti:

“Yemen'deki iç savaşta 4 yıldır bir sonuç gözükmüyor. Bu bir şeylerin yanlış işlediğini gösteriyor. Astana kurulduğundan bu yana çok ciddi mesafe alındı. Ateşkesin sağlanması ve anayasa komitesinin kurulması gibi bütün büyük adımlar Astana'da atıldı. Suriye için belki son rötuşları Cenevre'de atılabilir ancak işi Cenevre'ye getirmek Astana'nın başarısı.”

Bölge ülkelerinin sorunları çözmek için iletişiminin hayati olduğuna dikkat çeken Erim, "
Astana daha dinamik hareket edebilen bir format çünkü birbirleriyle mütemadiyen görüşebiliyorlar. Bölgenin hassasiyetini bilen ülkeler masada. Her ülkenin askeri ve insani yatırımları var. Suriye'nin istikrara kavuşmasında her ülkenin bir çıkarı var ve çok iyi çalıştılar. Gerçek zamanda hareket etmek bunların en önemlisi
" vurgusunu yaptı.

Ortadoğu'daki krizlerde 'bölgesel çözüm' dönemi

  • “Birleşmiş Milletler gibi bir defa toplanıp 3-4 ay sonra tekrar toplanmak değil, bu formattaki ülkeler gerektiğinde her gün görüşebiliyorlar. Bu çok önemli çünkü dünyada gelişmeler çok hızlı oluyor. 6 ayda bir toplanan BM formatları ve 5 bin mil uzakta olan süper güçler artık Ortadoğu'nun sorunlarını çözemiyor. Bölgesel oyuncular lazım. Dış politika açısından küresel sistem tek kutuptan çıkıp, çok kutuplu dünyaya evrimleştikçe bölgesel güçler ağırlığını daha fazla hissetirmeye başlıyor.”
#Yemen
#Astana
#Suriye
#Model
#Yusuf Erim