Uluslararası tanınırlığa sahip UMH Başbakanı es-Serrac, Libya’nın doğusundaki gayrimeşru silahlı güçlerin lideri Halife Hafter’in başlattığı iç savaş ve yeni tip koronavirüs (Kovid-19) salgınına karşı mücadeleyi, İtalya’nın yüksek tirajlı gazetelerinden La Repubblica'ya değerlendirdi.
Serrac, ''Hafter’in insani bir ateşkes yerine başkente yönelik yeni saldırılara giriştiği'' anımsatılarak, hedeflerinin ne olduğu sorusu üzerine ise şu değerlendirmelerde bulundu:
"Biz gardımızı indirmeden insani ateşkesi kabul etmiştik. Kovid-19 epidemisinin getirdiği tehlikelerin bir defalığına da olsa Hafter’i sözünde duran bir insana dönüştüreceğini bekliyorduk. Ama o bize saldırmak için pandemiyi fırsat bildi. Başarısızlığa uğrayınca da şimdi Trablus’un yerleşim bölgelerini, sivil tesislerini ve hatta kent merkezindeki el Khadra Hastanesini ayrım yapmaksızın bombalıyor."
Kendilerine Nisan 2019’da saldırı başlatan Hafter’in ilk saldırılarını püskürttükten sonra karşı taarruzlar yaptıklarını belirten Serrac, darbeci generalin üssünü kurduğu Gharian kentine kadar pek çok mevziyi geri almayı başardıklarını anlattı.
Serrac, şunları kaydetti:
Darbeci general Hafter ile günün birinde masaya oturup oturmayacağı sorusuna Serrac, "Libya halkına karşı giriştiği suçlar ve yol açtığı felaketlerden sonra Hafter ile masaya oturmayacağım. Biz tartışmalarımızı her zaman siyasi bir süreç aracılığıyla çözmenin yollarını aradık ancak varılan her anlaşma, Hafter tarafından inkar edildi. Libya, tek bir insana ya da bir grup insana tabi tutulamaz." yanıtını verdi.
Serrac, Türkiye’nin Libya’ya verdiği desteğin sorulması ve "bu destek olmasa Trablus’un hızlı şekilde düşebileceği" yorumu üzerine şu ifadeleri kullandı:
"Durum tam da bu şekilde. Saldırıyı tek başımıza göğüsledik ve 7 ay boyunca dışarıdan hiçbir destek almadık. Türkiye ile güvenlik anlaşmamız, geçen 27 Kasım'da imzalandı, oysaki saldırı 4 Nisan’da başlamıştı. Buna karşın saldırganın destekçisi devletler, askeri yardımlarını büyük oranda yoğunlaştırdı."
Darbeci Hafter’in, Rus paralı askerlerinden Sudanlı 'cancavid'lere kadar ve Çadlı muhaliflerle büyük meblağlara sözleşmeler imzaladığını vurgulayan Serrac, şunları söyledi:
Serrac, Hafter milislerinin yanı sıra UMH güçlerinde savaşan Suriyelilerin olup olmadığı sorusu üzerine şunları kaydetti:
"Esir aldıklarımız oldu. Hafter’in milis güçlerine yabancı paralı askerlerin katıldığına dair elimizde deliller var. Rusya, Libya’daki Rus paralı askerlerin Rusya’nın çıkarlarını temsil etmediklerini ve Rusya’dan para almadıklarını açıkladı.
Amerikan Hazine Bakanlığının kara listesinde bulunan Ajnihat Asham hava yolunun Şam-Bingazi seferleriyle Suriye’den gelen Suriyeliler var. Bizim paralı askerlerle sözleşmelerimiz yok, bizim Türkiye ile herkesin gözü önünde imzaladığımız bir askeri iş birliği anlaşmamız var."
Kovid-19 salgınına ilişkin Libya’daki duruma da değinen Serrac, "Epidemiyle mücadele için acil durum ilan ettik ve kalıcı bir Yüksek Komisyon kurduk. Laboratuvar teşhis teçhizatını, solunum destek cihazlarını ve tıbbi önlem setlerini temin etmeye çalışıyoruz. Dünya Sağlık Örgütünden başlamak üzere, BM kuruluşları ve Avrupalı partnerlerin daha büyük desteğini almayı ümit ediyoruz." değerlendirmesinde bulundu.