Hollanda'da yapılan seçimler sonrasında sandıklar açılıyor. Yeni Şafak, Hollanda seçimlerini sandık başında takip etti.
33 milletvekili çıkaran Başbakan Mark Rutte'nin liderliğindeki Özgürlük ve Demokrasi için Halk Partisi birinciliği elde etti. Rutte, galibiyetinin ardından "Brexit ve ABD'de Trump'ın kazanmasından sonra Hollandayanlış bir popülizme 'hayır' dedi. Artık kampanya bitti. Beraber olup istikrarlı bir hükümet kurmamız lazım" açıklamasını yaptı.
İslam karşıtı aşırı sağcı Wilders'in önderliğindeki Özgürlük Partisi, 20 milletvekili kazanarak ikinci oldu. Wilders: "Rutte'yi yenmek isterdim ama ne yazık ki olmadı. Açıkçası daha çok oy bekliyordum ve daha çok olabilirdi"
Hükümet ortağı İşçi Partisi, 2012 seçiminde 38 olan milletvekili sayısından 29'unu kaybederek 9 sandalyede kaldı ve büyük bir hezimet yaşadı.
Türk kökenli milletvekilleri Kuzu ve Öztürk'ün kurduğu DENK Partisi ise 3 sandalye kazandı. Kuzu: "Yabancı kökenliler birlik olarak bu başarıyı elde ettik. Hollanda'da artan Irkçılık ve İslamofobiye karşı en güzel cevabı oylarınızla verdiniz. Hollanda hepimizin" ifadelerini kullandı.
Hollandalılar, ırkçı söylemler, İslam karşıtlığı, yabancı düşmanlığı ve Türk bakanlara yönelik skandal tavrın gölgesinde seçime gitti. Ülkede dün yerel saatle 07.30'da (TSİ 09.30) başlayan oy verme işlemi 21.00'de (TSİ 23.00) sona erdi. Bin 114 aday ve 28 partinin 150 sandalye için yarıştığı seçime katılım oranı, 2012 seçimlerindeki 74,6'yı geçerek yüzde 82 oldu.
Sonuçlara göre, hiçbir parti tek başına hükümet kuracak çoğunluğa ulaşamadı. En az 4 partili bir koalisyon bekleniyor. 21 Mart'ta resmi sonuçların açıklanmasının ardından koalisyon görüşmeleri başlayacak. En fazla milletvekili çıkaran partinin diğer partilere hükümet kurma teklifi götüreceği sürecin, günler, haftalar hatta aylar süreceği belirtiliyor.
Rutte liderliğindeki liberal VVD'nin Hristiyan Demokrat CDA ve AB yanlısı D66 ile hükümet kurmak isteyeceğine kesin gözüyle bakılıyor ancak gerekli 76 sandalyeye ulaşabilmek için dördüncü bir partiye ihtiyaç duyuluyor. Bu durumda, GL, PvdA ve CU ile hükümet kurulması gündeme gelebilir.
Mark Rutte'nin hükümeti kuramaması durumunda, sol partiler GL, PvdA ve SP'nin CDA ve D66 ile bir araya gelerek 5'li koalisyon kurması da senaryolar arasında yer alıyor. Hiçbir partinin ırkçı Wilders'in partisi PVV ile hükümet kurmak istemediği biliniyor.
Hollanda'da 1977'deki seçimin ardından hükümet 208 günde kurulmuş, 2012'de ise sonuca 54 günde ulaşılmıştı.
Irkçı ve Müslüman karşıtı söylemleriyle bilinen Geert Wilders'ın Özgürlükler Partisi (PVV) ile Hristiyan Demokratlar (CDA) ve Demokrat Parti (D66), 20 sandalye elde ettiler. CDA ve D66, 2012'de seçimlere göre daha fazla milletvekili kazanmış olacak.
Sol Yeşiller Partisi (Groenlinks), önceki seçimde 4 olan milletvekili sayısını büyük oranda artırarak 16'ya yükseltirken, Sosyal Demokratlar (SP) 15 olan sandalye sayısında 1 kayıp yaşayarak bu seçimde 14'e düştü.
En çok kaybı 2012 seçiminde 38 sandalye
Hollanda'daki Türk asıllı Tunahan Kuzu ve Selçuk Öztürk'ün kurduğu DENK Partisi, 3 milletvekili çıkardı.
Son dönemde Hollanda'da artan Müslüman ve Türk karşıtlığına yönelik siyaset sahnesine adım atan DENK'in milletvekili çıkarması önemli görülüyor.
Türk kamuoyu Tunahan Kuzu'yu, 'Hollanda parlamentosunda Türkiye için tek başına saygı duruşunda bulunan vekil' ve 'Netanyahu'nun elini sıkmayan Türk vekil' olarak tanıyor.
Hükümet kurmak için 76 sandalye gerekiyor.