T Ü R K İ Y E ' N İ N B İ R İ K İ M İ |
||
Y A Z A R L A R | 18 TEMMUZ 2006 SALI | ||
|
Fakat işimiz zor. 9. Avrupa Ümit Erkekler Basketbol Şampiyonasına katılan oyuncularımızla çok iyi bir jenerasyon yakaladık. Onları yetiştiren kulüplerimizi kutlarız. İyi oynatılırlarsa potansiyeli çok yüksek bir takım. Kıymetini bilelim. Kendimizi aldatmayalım. Evimizdeki şampiyonada ilk iki maç sonrası favori gösteriliyorduk. Üçüncü maçta işler tersine döndü. Altı sayı farkla yendiğimiz kısa oyunculu Fransa'dan 30 fark yiyen geçen yılın şampiyonu uzun Ruslar bizi çözdü. Daha doğrusu takımımızın sayı gücünü üstlenen uzunlarımız kolay çözüldü. Hücum alternatifi üretemedik. Diğer rakiplerimiz de tabi uyumuyor. Güçlü yanlarımıza bakalım; 1- Çok iyi yardımlaşmalı sert savunmamız (skorlar ortada), 2- Oğuz, Ersan ve Cenk'in skor gücümüzü üstlenmesi ve 3- Müthiş İzmirli taraftar desteği. Rakip oyuncular eşleştirildiğinde, fizik güçler eşitse, sizin o gün gününüzde olup olmamanız savunmada da, hücumda da değişken konseptlerinize bağlıdır. Zayıf yönümüze gelince; Çeyrek finale kalmamıza rağmen, rakip takım en az sizin kadar dişe diş sert savunma yapabiliyorsa, rakibin hızlı hücumuna yol açan top kayıplarımızın ve savunma ribaundlarında yerleşme hatalarımızın arttığı açıkca görülüyor. Bu durum beraberinde faul sayımızı da arttırmaktadır. Takımımızda Oğuz, Ersan ve Cenk dışında skora katkı sağlayan bir planımız yok. Bu zafiyeti rakipler de görüyor. Oyuncularımızın tek yönlü oyun düzeni bozulduğunda, bir de faul krizine girerlerse işimiz biter. Oyuncuların onuna zaman vermek iyi de, onlardan özellikle hücumda aynı derecede yararlanmak ayrı bir olay. Antrenör Nihat İziç'te gördüğümüz eksiklik, çok yetenekli çocuklarımızı güçlü rakibe karşı çok yönlü kullanamamasıdır. Cenk'e ve Semih'e oyun içinde bağırmak çözüm getirmez. Bir örnek verelim. Rus takımına nazaran kısa oyunculardan oluşan Fransa'nın uzunlara dayalı fiziği güçlü Rusya'yı sürklase etme düzeni bir konseptir. 2010 için yatırımsa, böyle önemli bir şampiyonada Nihat İziç'in yanında Orhun Ene ve Levent Topsakal olmalıydı.. Çeyrek finalde üstün yetenekli çocuklarımıza İtalya, Yunanistan ve Hırvatistan karşısında başarılar diliyoruz.
|
|
Ana Sayfa |
Gündem |
Politika |
Ekonomi |
Dünya |
Aktüel |
Spor |
Yazarlar Televizyon | Sağlık | Bilişim | Diziler | Künye | Arşiv | Bize Yazın |
Bu sitede yayınlanan tüm materyalin her hakkı mahfuzdur. Kaynak gösterilmeden çoğaltılamaz. © Yeni Şafak Tasarım ve içerik yönetimi: Yeni Şafak İnternet Servisi |