T Ü R K İ Y E ' N İ N B İ R İ K İ M İ |
||
S O N D A K İ K A | 6 MART 2006 PAZARTESİ | ||
|
Kapıkule davasında 'kestane şekeri' alışverişi
Kapıkule Gümrük Kapısı'nda teşekkül halinde örgüt kurmak ve irtikap iddiasıyla 19'u tutuklu 27 polis memurunun 3 Mart Cuma günü yapılan yargılamasında, sanıkların fazlalığı nedeniyle savunmaları alınamayan 8 polis memurundan 7'si savunmasını yaptı. Edirne 1. Ağır Ceza Mahkemesi'nde 3 Mart Cuma günü savunmaları alınan 19 polis memurunun ardından, bugün de aynı konuda tutuksuz yargılanan 8 polis memurundan duruşmaya katılan 7'sinin savunmaları alındı ve 1 tanık dinlendi. Operasyon çerçevesinde gizli kamera ile tespit edilen 7 ayrı görüntü kaseti, tutuksuz yargılanan polis memurlarına tek tek izletildi ve isnat edilen suçlara ilişkin sorular yöneltildi. Polis memurlarından M.Ö.Ş, 12 yıllık meslek yaşamının 5 yılını Kapıkule gümrük kapısında görevli olarak sürdürdüğünü, görüntülerde yer alan para alışverişinin yedikleri yemek bedeli olduğunu ve yasal olmayan şekilde herhangi bir yolcuyu yurtdışına çıkarmadığını söyledi. Polis memurlarından A.T. de Kapıkule Emniyet Şube Müdürlüğü'nde görev yaptığını, burada amirinin verdiği görev listelerinin hazırlanması, izinli polis memurlarının izin ve dış görev takiplerini sürdürdüğünü belirterek, para karşılığı hiçbir iş yapmadığını savundu. KESTANE ŞEKERİ PARASI Görüntülerde bir meslektaşından para aldığının gösterilmesi üzerine A.T, "Eşim hamile olduğu için aynı şubede görev yapan bayan polis memuru meslektaşımız A.K'ye memleketi Bursa'dan kestane şekeri ısmarlamıştım. Arkadaşımız kestane şekerini getiremeyince, ona önceden verdiğim 20 YTL'yi bana iade etti. Bu görüntü onu gösteriyor" dedi. A.K, F.B, H.A, M.C, C.A, ve K.Ö. de görevleri süresince menfaat karşılığı kimseden herhangi bir para almadıklarını, örgüt ve irtikap suçlamalarını reddettiklerini, peronlarda görev yapan meslektaşlarının geçiş yapan kişilerden para aldığını görmediklerini söyledi. Tanık olarak dinlenen Edirne Emniyet Müdürlüğü'nde görevli polis memuru H.Ç. de 1999 yılından 2006 yılının Ocak ayına kadar Kapıkule'de Emniyet Şube Müdürlüğü'nde büroda görev yaptığını ifade ederek, peronlarda şüpheli görülen, pasaportlardaki mührü okunmayan ve sahtecilik olabileceği şüphesiyle kendisine gönderilen pasaportların kontrolünü yaptıktan sonra, pasaportların içine 'giriş veya çıkış verin' yazılı gayri resmi kağıtları koyarak, perondaki meslektaşlarına gönderdiğini söyledi. Pasaportların içine konulan kağıtları saklama zorunluluğu olmadığını bildiren H.Ç, bu uygulamayı giriş ve çıkışları hızlandırmak için geliştirdiklerini belirterek, "İşin yoğunluğuna göre, günde bu şekilde yaklaşık 30-35 civarında pasaporta girişi ve çıkışı iletilen yazılı kağıt konuluyordu" dedi. Kapıkule Sınır Kapısı'nda görev yapan gümrük ve polis memurlarına yönelik, teşekkül halinde rüşvet ve irtikap suçlaması ile 22 Aralık 2005'te yapılan operasyonda, 62'si gümrük, 28'i polis memuru olmak üzere toplam 90 kişi gözaltına alınmıştı. Polis memurlarından biri, takipsizlik kararı sonucu serbest bırakılmıştı. Nöbetçi mahkemeye sevk edilen zanlılardan 55 gümrük memuru ile 19 polis memuru tutuklanmış, 7 gümrük memuru ile 8 polis memuru tutuksuz yargılanmak üzere serbest bırakılmıştı.
|
|
Ana Sayfa |
Gündem |
Politika |
Ekonomi |
Dünya |
Aktüel |
Spor |
Yazarlar Televizyon | Sağlık | Bilişim | Diziler | Künye | Arşiv | Bize Yazın |
Bu sitede yayınlanan tüm materyalin her hakkı mahfuzdur. Kaynak gösterilmeden çoğaltılamaz. © Yeni Şafak Tasarım ve içerik yönetimi: Yeni Şafak İnternet Servisi |