T Ü R K İ Y E ' N İ N B İ R İ K İ M İ |
||
K Ü L T Ü R - S A N A T | 15 HAZİRAN 2006 PERŞEMBE | ||
|
Şairler şiir ve şehri tartıştı
Eskişehir Tepebaşı Belediyesi'nin düzenlediği Köprübaşı Şiir Günleri'nde şairler, şiir ve şehir ilişkisini ele aldı. Turgay Nar, şehri, beton çiçeklerle süslü kimsesizler mezarlığına benzetti Eskişehir Tepebaşı Belediyesi'nin geçtiğimiz günlerde düzenlediği 1. Köprübaşı Şiir Günleri'nde şairler, şehir ve şiir ilişkisini masaya yatırdı. Ömer Erdem, Ayşe Sevim, Turgay Nar, Birhan Keskin ve Ali Ural, şehrin şiirleri üzerindeki etkisini ve Türk edebiyatındaki yerini konuştular. Şairler ikinci bir programda da kendi şiirlerinden kapsamlı bir seçme yaparak dinleyicilerle şiirlerini paylaştılar. Eskişehir Ticaret Odası Lokali'nde yapılan etkinliğe AK Parti Eskişehir Milletvekili Murat Mercan da katıldı. Şairler şehir ve şiir konusunda şunları söylediler: BETON ÇİÇEKLERLE SÜSLÜ KİMSESİZLER MEZARLIĞI Turgay Nar: Şehir, benim şiirimde iki farklı anlam buluyor: Kıra ait şehir -bu, şiirinin cenin halindeyken oluşan anlam- ve kente ait şehir. Şehir, çocukluğumda ise benim için bir korku idi. Kimi zaman bir şehri bir başkasında yaşadım. Benim için şehir beton çiçeklerle süslenmiş kimsesizler mezarlığıdır. ŞEHİR ETKİN BİR KELİMEDİR Ömer Erdem: Şehir metaforiktir. Türk edebiyatında şiirde şehrin yansımaları belli dönemlerde belli karakterler arz ediyor. Divan şairi Nedim, şehir şairi kabul ediliyor. Yahya Kemal'in şiirine geldiğimizde şiirde şehir çok daha farklı çıkıyor karşımıza, adeta bir peyzaj şeklinde. Modern dönemde şehir şiirde romantik bir peyzaj olmaktan çıkıp şairin kanı ile karıştığı bir kültür, bir ideoloji olarak karşımıza çıkıyor. Şehir etkin bir kelimedir şairi etkiler. Bizim edebiyatçılarımızı etkilemiştir. Beni de etkiledi. Etkilemeye devam ediyor. ŞİİRİN KENDİNİ İFADE ETTİĞİ YER Ayşe Sevim: Hz. Adem'e eşyanın isimleri öğretildi. Kelimenin üstünlüğünü şehirle görüyoruz. Sözün şiirin kendisini içinde daha iyi ifade ettiği, kendine karşılık bulduğu bir yer şehir.. Anadolu şehirlerinin benim şiirime küçük katkıları oldu. Küçük hediyeler küçük şiirler. ŞEHİRDE YÜZÜMÜ KIRA ÇEVİRİRİM Birhan Keskin: Deli Lirikler hariç altı kitabımda şehre ait hiçbir söz söylememişim. Şehrin kaosu, yıpratıcılığı... Bunlar negatif şeyler. Şehirde yüzümü kıra çeviririm. Aslında şehir bir alışkanlıklar bütünü. İsminin içinde 'ş' harfinin geçtiği her şeyi çok seviyorum. Şiir, şair, şehir, aşk... Müthiş bir uygarlığın içinde yaşıyoruz ama korkunç şehirler inşa ediyoruz. ŞAİR KENDİNİ ŞEHRİN EFENDİSİ GİBİ GÖRÜR Ali Ural: Büyük şehrin sahteliği yapay ilişkileri var. Sanata taklit olarak bakanlar, 'tabiat kalmadı ki artık taklit edilebilecek bir şey kalsın' diyorlar. İsmet Özel üzerine yapılan bir tezde, Erbain'de 67 kere şehir kelimesinin geçtiği tespit edildi. Şehir dostlukların değil yalnızlıkların yeridir. Şair şehirle bütünleşemediğinde kendini bir mülteci, bir sığıntı olarak görüyor. Şair kendini şehrin efendisi gibi görür, ama şehir bunu bilmez."
|
|
Ana Sayfa |
Gündem |
Politika |
Ekonomi |
Dünya |
Aktüel |
Spor |
Yazarlar Televizyon | Sağlık | Bilişim | Diziler | Künye | Arşiv | Bize Yazın |
Bu sitede yayınlanan tüm materyalin her hakkı mahfuzdur. Kaynak gösterilmeden çoğaltılamaz. © Yeni Şafak Tasarım ve içerik yönetimi: Yeni Şafak İnternet Servisi |