T Ü R K İ Y E ' N İ N B İ R İ K İ M İ |
||
Y A Z A R L A R | 21 HAZİRAN 2006 ÇARŞAMBA | ||
|
Mevlâna: "ten zi-cân-o cân zi-ten mestûr nîst/Leyk ten râ dîd-i cân destûr nîst" diyor. (Ten candan, cân tenden örtülü, gizli değil/ Ne var ki cânı görmek için tene izin yok!) "Ten"i biz sonra niçin "tin" telâffuzu ile "ruh" anlamına aldık? Araştırmak gerek! Konunun özüne dönelim: "Görmediğim şey, yoktur, yok demektir!" yanlış "postulat"ı ile harekete geçen bir düşünce, kervankıran yıldızı gibidir, insanlık kervanlarını sonunda uçuruma götürür. "Can" vardır. Ruh da candan başkadır. Can; "nefs" karşılığıdır. Ruh, can ve tenin ilişkisini kuran merkezî bir güçtür. Can ile tenin ilişkisi devam ederse, o tene, "can" ile ilişkisinin devam ettiğini göstermek için "canlı" deriz; Ruh, bu bedenin (ten) "can" ile ilişkisini keserse, ten "cansız" olur, fakat "ten"siz olan can bu ilişkinin kesilmesi ile yok olmaz, o da "tensiz" olur. "Can yoktur" diyenler, "ten"den ibaret gördükleri "birey"i; "insanlık değeri"nden yoksun kılmış olurlar. Arz üzerinde, "sevgi bireyleri" değil, sadece tesadüfen oluşmuş milyarla robot dolaşmaktadır, o kadar! Bu yanlış görüş sonunda gerçeğin duvarına toslar ve bu arabaya bilet kesenlerle birlikte binenlere de yazık olur! Din kılığına bürünmüş materyalist düşünce de vardır, gaflet buyurulmaya! Allah'ı -hâşâ- "üstün ırkın simgesi", "üstün ırk tüzel kişiliğinin kısaltılmış adı" sayanlar ve sananlar da tez vakitte bu gaflet, dalâlet ve -bazıları da-: hıyanetlerinden uyana ve nâdim olalar! Canlılığın, "hayat"ın, ten ve can ilişkisinin sürebilmesi için, hepimizin bildiği gibi, "ten"in ihtiyaçları imiş gibi görülen ihtiyaçları vardır. Bunlar sağlanmazsa ten, "cansız" olur, "can" ve "ten" ilişkisi kesilir. Ne var ki "ten", dünya hayatının ve "tensiz can"ın asıl hedefini, yaradılış amacını belirlemez, bu sebeple "insan sadece ekmekle yaşamaz" denmiştir. "Ekmek" ihtiyacını fazlası ile karşılayan, karşılayabilen insanlar vardır ki "can" hayatı bakımından bitkisel hayattadırlar. Buna karşılık, tenin ihtiyaçları gibi görülen maddî ihtiyaç maddelerinden yoksun kılındığı için "tensiz"liğe geçmiş nice canlar vardır ki, canın gıdası olan ölümsüzlük kaynağına, sevgiye ulaşmış oldukları için, ölüm onlara Şeb-i Arus olmuştur. Biz, "cansız ten" gibi, "tensiz can"a da inananlardanız. Dünya hayatında, diğer bir deyişle: "tenli can ve canlı ten" döneminde istisnasız her insana da eşit insanlık onuru tanıyanlardanız. Bu dönemde insanın maddî ihtiyaçlarına takılı kalıp da Sevgi yolculuğundan bîhaber kalmaması için de Mâûn (Sosyal Devlet) ilkesini zorunlu görürüz. "Sadece ten ve ten için sosyalizm!" diyenler 1917-1989 arası süren bir dolmuş seferinden sonra duvara tosladılar. Hâlâ enkazı kurcalayan ve "arabadaki kasetlere bir şey olmamış, demek ki, araba sağlam!" mantığı ile aynı kasetleri çalanlar var! Rakipsiz kalan Habaset Tekeli'nin durumu daha da içler acısı! İmdi ey kardeşler, şu anda ben de, bu yazıyı okuyan sizler de "tenli can" hayatını yaşıyoruz. Can gıdası Sevgidir, Sevginin Rabbi olan Allah'dır. Her bireyin bu bilince erişebilmesi için, "mustaz'af" olmaktan kurtarılması gerekir. Bunun için "adalet"i gerçekleştirme gayreti "cihâd-ı asgar"dır. Cihâdı ekber ise, Sevgi Kaynağına yolculuktur. İnsan yalnızca ekmekle yaşamadığı için, tenli ve tensiz hayatın asıl hedefi Allah = Sevgi olduğu için, Sevgiye erişen, -ruh hastalıkları dediğimiz- "canın sevgi yolculuğunda ayağını vuran ayakkabı" gibi sıkıntılarından kurtulur. Birçok insan, Sevgi yoluna girmeden önce de bu gibi ayakkabı vurmalarının sıkıntısını çeker ve bazı ayartıcılar bu insanlara: "Bu ayakkabıyı taşımak senin yazgındır, benimle gel, İblis'in mağazasından daha da beterini satın alalım!" derler. Biz, cihâd-ı ekber olan Sevgi yolculuğunda biribirimizi cenderelerden kurtaralım. Bu temel mutluluk konusunda öğütleşelim. İnsan ve insanlık bizden bunu bekliyor.
|
|
Ana Sayfa |
Gündem |
Politika |
Ekonomi |
Dünya |
Aktüel |
Spor |
Yazarlar Televizyon | Sağlık | Bilişim | Diziler | Künye | Arşiv | Bize Yazın |
Bu sitede yayınlanan tüm materyalin her hakkı mahfuzdur. Kaynak gösterilmeden çoğaltılamaz. © Yeni Şafak Tasarım ve içerik yönetimi: Yeni Şafak İnternet Servisi |