Bugünkü Yeni Şafak |
|
|
KÜLTÜR SERVİSİ
Yüzyılı aşkın bir süre sansürlendi Yüz yılı aşan bir zaman boyunca sansür baskısına maruz kalan ve dilimize Dominik Pamir'in çevirisiyle Kaos Yayınları'nca kazandırılan kitap, Batı dünyasında hala yok sayılıyor. Amerika ve Avrupa'nın pek çok yerinde, 1894 yılında yapılan ilk baskısından sonra yeni baskıları yapılmıyor. Savaş ve şiddet karşıtlığını bu eseriyle sağlam bir temele oturtan Tolstoy, Kilisenin esas aldığı Hıristiyanlık anlayışını -tabiri caizse- yerden yere vuruyor. Üzerindeki tüm sansür ve baskılara rağmen beklenenin ötesinde etkilere yol açan bu kitap, aralarında Mahatma Gandhi'nin de bulunduğu, çok farklı eğilim ve inanca sahip pek çok insanı derinden etkiledi. Bugün dünyada "sivil itaatsizlik" veya "pasif direniş" olarak bilinen mücadele tarzı, Tolstoy'un bu kitapta dile getirdiği fikirlere dayanıyor. Şiddeti ve savaşı meşrulaştıran. öldürmeye onay veren Kiliseyi Hıristiyanlık karşıtı bir kurum olarak gören Tolstoy, Kilise Hıristiyanlığını, "dünyanın en yozlaşmış dini" olarak niteler. Tolstoy'un aforozuna sebep Kitabın yayımlanmasıyla birlikte din ve devlet otoritelerinden gelen yoğun tepkilerle karşılaşan Tolstoy, 1901 yılında Rus Ortodoks Kilisesi tarafından aforoz edilmişti. Ne var ki, Tolstoy akla dayalı bir Hıristiyanlığı savunur, ona göre, Hıristiyanlığın özü İsa'nın ahlak öğretilerindendir. İsa'nın öğretilerinde mistik ya da gizli bir yan yoktur; İsa, insan suretinde bir Tanrı ya da peygamber değil, kusursuz bir öğretmendir. Tolstoy'a göre, doğru ve evrensel inanç; ruhbanları, dogmaları, kutsal törenleri ve hiçbir doğaüstü öğesi olmayan, ayinsiz bir din olmalı. Doğal ve akılcı olan bu din, yeryüzü adaletini de tesis edecektir. Çünkü, insanın dışında bir Tanrı egemenliği yoktur, Tanrı ancak insanın içinde olabilir.
Tolstoy'un ölmeden önce Hz. Muhammed'in (s.a.v.) hadislerini derlediği ve bu risalenin Rusların İslam'a ilgi duymasını önlemek için gizlendiği geçtiğimiz aylarda ortaya çıkmıştı. Tolstoy, Kilise Hıristiyanlığını eleştirdiği bu kitapla, bir kez daha gündeme gelecek gibi görünüyor.
|
|
|