Evet, geçen hafta ligin zirvesini iki takım paylaşmıştı. İkisinin de averajı ve puanı aynı idi. Gazetelerimiz bunun çaresini bulup, Fenerbahçe'nin F'sinin, Galatasaray'ın G'sinden önce geldiğini görünce ligin zirvesine sarı-lacivertlileri oturtmuşlardı... Ancak... Dünkü durum bunu onaylattı. Nasıl mı? Birgün önce uzatmanın ikinci dakikasında penaltı ile günü üç puanla kurtaran Fenerbahçe, dünkü Gençlerbirliği-Galatasaray maçını beklemeye başlamıştı. Sonuçta... Galatasaray, Gençlerbirliği'ne 2-1 yenilerek zirveyi üç puan geriden takip edip, liderliği Fenerbahçe'ye teslim etmek zorunda kaldı.

Şimdi gelelim maça... Elimde, tuttuğum istatistiki bir bilgi var. Koskoca 90 dakika boyunca Galatasaray 6 kez, Gençlerbirliği ise 10 defa rakip kale önünde tehlikeli oldu. Bunlardan ikisini gole çeviren Gençlerbirliği, dünün başarılı ekibi olarak ortaya çıktı...

Bunları da bir kenara bırakalım...

Galatasaray'ın bu kadar kötü görüntü ve acizlik içinde kaldığı maçı son yıllarda hiç izlememiştim. İyi oynamadığı maçları gördüm, ancak dediğim gibi, dünkü kadar "rezilini" görmedim desem, dünkü 90 dakikalık maçı özetlemiş olurum.

Özellikle Tomas ile Song için paragraf açmak isterim.

Ayakta durmama yarışındaki diğer arkadaşlarına fark attılar. Futbolu Dan-Dun oynamayı meziyet sayan bu Galatasaray savunmasının belkemikleri, dün Gençlerbirliği önünde, öyle gülünç duruma düştüler ki, ağzım bir karış açık kaldı...

Sözün özü şu...

Galatasaray bu kafada giderse, lig ikinciliğini değil, diğer sıraları bile rüyasında zor görür... Çünkü oynadıkları oyunun adına "futbol" demek oldukça zor.

Türkçe'de "ucuz etin yahnisi yavan olur" diye bir söz var.

Elin oğlu 9 Milyon doları bastırıp, kaliteli futbolcu ile ligde boy gösterirken, sen 300 dolarlıkların peşinde olursan, ortaya çıkan bu sonuca da katlanman gerek.

GÜRAY SOYSAL

Künye

Temsilcilikler

Abone Formu

Mesaj Formu

Online İlan