Birilerinin çıkıp, şu Süreyya Ayhan kızımıza, birşeyler söylemesi gerekiyor. Koşup, yarışıp, başarılı olmayı uzun süredir bir kenara bırakan Süreyya Ayhan, son dönemlerde, çenesini yormak için çırpınıyor.

Böylesine lüzumsuz konuşmalarla da "sempatisini" tersine döndürüyor.

Önüne uzatılan her mikrofon ve kameraya konuşan Süreyya Ayhan, bu tavrını geçenlerde hemşehrilerinin gecesinde de sürdürdü.

Çankırılılar Vakfı'nın düzenlediği gecede mikrofonu eline geçiren bu kızımız bakın neler söylemiş: "Türkiye ve dünya ile savaşan bir sporcu olarak, yardım istiyorum."

Oysa... Süreyya Ayhan'a yardım edip, olimpiyatlar öncesinde Amerika, Almanya, Kayseri ve Antalya'da kamp yapmasını sağlayanlara, daha sonra da "sakatım" gerekçesiyle mazeret bildiren de ondan başkası değildi.

Bitmedi...

Avrupa Şampiyonu ve Dünya ikincisi olduktan sonra, kısa zamanda zenginliğe adım atıp, Gençlik ve spor Genel Müdürlüğü Teşkilatı'nın satışa çıkardığı 4 daireyi satın alan yine Süreyya Ayhan'dı.

Halkımız, artık Süreyya Ayhan'dan konuşmayıp, koşmasını ve üst düzeyde dereceler elde etmesini bekliyor. Zira...

Ona karşı beslenen sevgi, "nefrete" dönüşmeye başladı. Benden hatırlatması...

Üçüncü olduk, ihracatımız arttı

KİM ne derse desin, futboldaki Dünya üçüncülüğümüzün yararı, sadece futbolumuza olmadı. İstanbul Ticaret Odası yöneticilerinin açıklamasına göre, ihracatımız yüzde 17'lik bir artış göstermiş. Spora daha çok önem vermemiz gerçeği ortaya çıkarıyor. Bunu, sporun ülke ekonomisine katkısı olmayacağını iddia edenlere hatırlatırım...

İzmir'e neler oluyor?

TÜRKİYE'ye futbolu ilk kez sokma başarısını gösteren İzmir'in futbolu, her geçen gün "iflasa" doğru gidiyor.

Şimdilerde Süper ligde takımı olmayan bu büyük kentimizin ikinci lig A grubunda mücadele eden iki takımı Altay ve Karşıyaka'nın puan cetvelindeki durumu ise, aç acıcı değil. "Tüm bunlar neden oldu" diye soru yönettiğinizde cevabım şu olacak:

"Son Göztepe-Beşiktaş Federasyon kupası maçında tribündeki Karşıyaka ve Göztepeli taraftarların kavgasını gördükten sonra, başka yerde sebep aramamamız gerekir mi?."

Rakiplerinden daha çok, birbirleri ile uğraşan bu kentimizdekilerin kısa zamanda akıllarını başlarına toplamaları gerekir diye düşünüyorum.. Yoksa...

Onlara İkinci lig A grubu bile fazla gelecek.

2008'e kadar hayâl

MHK Başkanı Sabri Çelik, 2008'e kadar hakemlerimizin Avrupa Şampiyonlar Ligi'nde görev alamayacağını açıkladı. Göreve gelen her MHK Başkanı, "En kısa zamanda hakemlerimiz Avrupa Şampiyonlar Ligi'nde görev yapacak" vaatlerinin gerçekleşmemesi üzerine, Sabri Çelik bunun gerekçelerini açıkladı..

Çelik, Selçuk Dereli ve Bülent Demirlek'in halen üçüncü kademede bulunduğunu, bu nedenle 2008'e kadar bu işin "hayal" olduğunu söyledi...

Anlayacağınız, 2008'e kadar, Türk hakemlerinin, Devler Ligi'nde görev yapması mümkün değil..

Terim'in futbol üçgeni

35 yıldır futbolun içinde olan Fatih Terim'e göre, futbolun üç unsuru her zaman gündemde bulunmalı..

Bunlar, hakem, antrenör ve futbolcular.. Bu üç unsurun olması halinde, futbolun konuşulabileceğini açıklayan Terim, hakem, antrenör ve futbolcuların Türkiye'de "güçsüzlüğü" üzerinde durdu. Bu üç unsurun Avrupa'da çok "güçlü" olduğunu, bu nedenle futbolun burada üst seviyede oynandığını söyleyen Terim "geçici" başarıların arkasından koşmamamız gereği üzerinde durdu. Bilmem, Terim'e hak verir misiniz?

Ben çoktan verdim bile...

TMOK KİTAP HAZIRLIYOR

TÜRKİYE Milli Olimpiyat Komitesi, ülkemizde Fair Play'in iyi anlaşılması için kolları sıvadı. Bunun için, hazırlanacak kitaplar, en kısa zamanda sporseverlerin hizmetine sunulacak. Bu kitaplar ayrıca, Milli Eğitim Bakanlığı'nın emrindeki tüm okullarda öğrencilere de dağıtılacak.

ANLAYANA

İnsanların çok büyük tutkuları olmasa, çok küçük şeylerle mutlu olabilirler.
LONGFEALLOW

GÜRAY SOYSAL

Künye

Temsilcilikler

Abone Formu

Mesaj Formu