|
|
Kalleşler !!
Irak Savaşı'nın 3. haftasında Bağdat Havaalanı sürpriz bir şekilde Amerikan askerlerinin(7 Nisan) eline geçti.. İki gün sonra da 10 kadar tank 5 milyon insanın yaşadığı Bağdat şehrini ele geçirdi.. Her iki olayla ilgili olarak çok şey söylendi, söylenecek. Yok Saddam memleketi sattı, yok Amerikalılar Saddam'ın generallerini satın aldı.. Ama şimdi sizlere anlatacaklarım ise olaya farklı bir boyut getiriyor.. Geçenlerde bir Bulgar gazetesinin internet sitesinde gezinirken ilginç bir yazıya rastladım. Yazıda Sırbistan ile Amerikalılar arasındaki ilişkiler anlatılmaktadır.. Yazı ilgimi çekince başka kaynakları araştırmaya başladım. Çünkü Sırp subaylar ile Saddam arasındaki ilşikileri biliyordum.. Bu araştırmanın sonucunu geçmiş olaylarla bağlayarak özetliyorum.. Yugoslavya'nın dağılma sürecinde Hırvatlar ve Slovenler ayrılınca hiç kimse sesini çıkarmadı. Müslüman Bosnalılar ayrılmaya kalkışınca kıyamet koptu. Sırplar, başta Amerikalılar ve Avrupalılar olmak üzere herkesin gözü önünde Bosna halkını darmadağın etti. Yüzbinlerce Müslüman Bosnalı öldürüldü, sakat kaldı ve evini terk etmek zorunda bırakıldı.. Sırplar aynı şeyi Kosova'da yapmaya kalkıştığında bu kez NATO 1999'da müdahale etti ve Yugoslavya 3 hafta süre ile bombalandı. Daha sonraki süreçte seçimler yaptırıldı ve Zoran Cinciç başkan seçildi. Yapılan pazarlıklar sonucunda Miloseviç Uluslararası Savaş Mahkemesi'ne teslim edildi (2000) .. Sırp subaylar Amerika'dan intikam almak üzere Saddam ile var olan işbirliğini yoğunlaştırırlar.. Sırplar NATO bombardımanına karşı kazandıkları deneyimleri ve bilgileri Saddam'a verdiler. Zaten Saddam'ın tüm gizli askeri tesislerini başta Ora şirketi olmak üzere Sırp şirketler yapıyordu.. 12 Mart 2003'te yani Amerika'nın Irak'ı bombalamasından 9 gün önce Sırp Başkan Cinciç öldürüldü.. Olay büyütülmeden örtbas edildi.. Bazı üst düzey subaylar tutuklandı ve ardından Sırp Savunma Bakanlığı'nda ve Genelkurmay Başkanlığı'nda önemli değişiklikler gerçekleştirildi.. Başka bir ifade ile Belgrat'da sessiz bir darbe gerçekleşmişti.. Aynı hafta içinde Belgrad'tan Washington'a çok önemli iki dosya gider. Dosyaların birincisinde Sırplar'ın Irak'ta inşa ettiği tüm gizli askeri tesislerin planları, ikincisinde ise Sırplar'ın Saddam'a verdiği silahlarla ilgili bilgiler. Her iki dosyada da Sırplar'ın irtibat içinde olduğu üst düzey Iraklı generallerin adları ve özel telefonları vardı. Bunlar arasında Saddam'ı sattığı söylenen Bağdat Havaalanı Komutanı, havaalanı ile Cumhurbaşkanlığı arasındaki gizli tünelin komutanı ve Bağdat'ın savunmasından sorumlu Cumhuriyet Muhafızları Komutanı.. Ve tabiî ki başkaları.. Sonraki hikayeyi zaten herkes biliyor.. Amerikalılar havadan Irak'ın tüm hedeflerini vurdu ve savaşın üçüncü haftasında Bağdat düştü.. Ama Amerikalılar Sırplar'ı ödüllendirmeyi unutmadı.. Bulgar gazetesi Danas'ın haberine göre, Amerikalılar Sırp firması Yogo Emport'a tekrar Irak'ta ofis açma izin verdi. Amerikalılar Yogo ve diğer Sırp firmalarına 600 milyon dolarlık iş yapma kontratı imazladı.. Bu rakamın yakında bir milyara çıkması bekleniyor.. Bu arada Sırp hükümeti diğer Balkan ülkeleri olan Bulgaristan, Arnautluk ve Makedonya ile birlikte Avrupa Birliği'nin tavrına ters olarak Uluslararası Ceza Mahkemesi olayında Amerika'nın yanında tavır aldı. Bu ülkeler savaş suçu işleyen Amerikalılar'ı gerektiğinde bu mahkemeye vermeyeceklerini taahhüt ettiler. Bilmem başka bir şey anlatmaya gerek var mı.. Elbette burada Sırplar'a (elbette tüm Sırp halkını kastetmiyorum) kalleş demek çok kolay.. Ama asıl kalleş Saddam'dır.. Çünkü tüm tarihleri kanla dolu ve milyonlarca Müslüman Bosnalı'ya yapmadıklarını bırakmayan Sırplar'la işbirliği yapmıştı.. Belki Saddam 'düşmanımın düşmanı benim dostumdur' diyerek böyle bir işbirliğne gitmiştir.. Ama Saddam'ın bilmesi gereken daha önemli bir kural vardır: Kalleşlere (bireyler ve ülkeler) asla güvenilmez.. Önemli olan kıssadan hisse çıkarmaktır!!
|
|
Kültür | Spor | Yazarlar | Televizyon | Hayat | Arşiv Bilişim | Dizi | Karikatür | Çocuk |
© ALL RIGHTS RESERVED |