|
|
Kabinede tesbih krizi Başbakan Yardımcısı Şener, 1 milyarlık kehribar tesbihini Yeni Şafak muhabirine verdiğini unutunca, tüm kabine üyelerine tek tek telefon ederek tesbih aradı.
Hükümetteki yoğun tempo arasında kabinede ilginç bir kriz yaşandı: Tesbih krizi.... Meclis Kulisi'nde, Başbakan Yardımcısı Abdüllatif Şener'le otururken, elindeki tesbih dikkatimizi çekti. Şener, "Bir milletvekili arkadaş hediye etti. Değeri 1 milyar liraymış. Kehribar taşından" diyerek tesbihini övdü. Genel Kurul'daki oylamaya yetişmek için hızla yerinden kalkıp giden Şener, bakmamız için bize verdiği tesbihi de unuttu. Tespihi bize verdiğini unutan Şener, Meclis'te karşılaştığı bütün herkese tesbihini sordu. Kimleri aramadı ki: Ulaştırma Bakanı Binali Yıldırım, Sağlık Bakanı Recep Akdağ, Adalet Bakanı Cemil Çiçek, TBMM Hesapları İnceleme Komisyonu Başkanı Ergün Dağcıoğlu... Şener bu isimlere "Tesbihimi en son sen çekmiştin. Tesbihim sende kaldı" dedi, ama tesbih kimsede çıkmadı. Meclis Kulisi'nde karşılaştığımız zaman Şener'e, "Tesbihiniz bizde kaldı" dediğimiz zaman şaşırdı. Şener, "Kardeşim ben o tesbih için kimlerle kavga ettim biliyor musunuz?" diye şaka yollu çıkıştı. Tesbihini bulduğu için de rahatlamıştı. Şener, tesbihi kendisine verdiğimiz gün yurtdışında olan Başbakan Erdoğan'a vekalet ediyordu. Tesbihine kavuşan Şener espriyi patlattı: "Tesbihimi aldığın zaman bakandım ama tesbihi geri alırken Başbakan oldum." Zam istediler plaket aldılar Geçen hafta Akdeniz Gazeteciler Derneği'nin ödül töreni vardı. Dernek, birçok kişiye "yılın adamı" ödülünü verdi. Gazetemizin Ankara Temsilcisi Mustafa Karaalioğlu da "Yılın Gazetecisi" Ödülü'ne layık görüldü. Başbakan Yardımcısı Mehmet Ali Şahin "Yılın Bakanı", Türk-İş Başkanı Salih Kılıç ise "Yılın Sendikacısı" Ödülü'ne layık görüldü. İşçi ücretlerine verilecek zam konusunda hükümetle Türk-İş arasında pazarlıkların yapıldığı bir zamana denk gelen ödül töreninde, sunucu, "Sayın bakanım, işçilere verilecek zamları buradan açıklayacak mısınız" diye sordu ancak Şahin bir açıklama yapmadı. Bakan Şahin, Türk-İş Başkanı Kılıç'a ödülünü verirken de sunucu espriyi patlattı: "Hükümet, işçiye zam değil ama plaketi verdi". Kirazlı atlatma Rekabetin en fazla yaşandığı meslek dallarından birisi de gazeteciliktir. Bir haberci için en büyük haz meslektaşlarını atlatmaktır. Geçen hafta parlamentoda haberciler açısından bu şekilde değerlendirilebilecek bir hafta oldu. CHP Grubuna, Maliye Bakanı Kemal Unakıtan'ın, orman arazisi dışında bir de "kaçak villası" olduğu bilgisi gelir. Grupta yapılan değerlendirmede haberin hangi gazetelere verileceği tartışılır. Ve manşet olacağı düşünülerek haber, Hürriyet ve Sabah gazetelerine verilir. CHP'yi izleyen diğer muhabirler ise Grup Başkanvekili Haluk Koç'un odasına davet edilir ve ikram edilen kirazları yerken havadan-sudan konuşularak oyalanır... Gerçi Haluk Koç konuşma sırasında "Nasıl haber ama!" diye ağzından kaçırır ama muhabirler bundan kuşkulansa da olayı çözemezler. İşin aslı ertesi gün ortaya çıkar. Bilgi verilmesi istenmeyen gazetelerin muhabirleri Haluk Hoca'nın makamında kirazla "meşgul" edilirken, manşet olacağı beklentisiyle Sabah ve Hürriyet muhabirleri diğer grup başkanvekili Mustafa Özyürek'in odasında bilgilendiriliyormuş... Yaa işte böyle... Kimine manşet haberi, kimine dalbastı kirazı. 500 euro'luk Ferhat Uslay indirimi Başbakan Tayyip Erdoğan'ın yurtdışı gezilerine son günlerde basın mensuplarının fazla ilgi göstermemesi dikkat çekiyor. Gazeteciler gezi ücretlerinin "pahalı" olmasından yakınıyorlar. O nedenle 1-2 Temmuz tarihlerinde Portekiz gezisine beklenen rağbet olmadı. Erdoğan şimdi 11-12 Temmuz tarihlerinde Avusturya'ya gidecek. Gezi için ilk önce gazetecilerden kişi başına 1.750 euro istendi. Daha sonra Protokol Müdürü Ferhat Uslay, gazete ve TV'lere gönderdiği açıklama ile "500 euro indirim yapıldığını" bildirdi. İndirime gerekçe olan bir bilgiye ulaşamadık. Ancak tur şirketlerinden uçakla Ankara-Viyana gidiş-dönüş biletinin 750 dolar (Euro değil) olduğunu öğrendik. Bize kalırsa Ferhat Uslay, hesap yaparken hata yapıyor. Bürokratlara tavsiyemiz
TBMM KİT Komisyonu uzun süredir kapsamlı denetim yapmıyordu. Bazı KİT'ler 5 yıldır denetlenmemişti. Balıkesir Milletvekili İsmail Özgün başkanlığındaki KİT komisyonu işe hızlı başladı. Uzun süredir denetlenemeyen kamu kuruluşlarını "iş olsun" diye değil, "millet adına" denetlemeye başladılar. Çok sayıda KİT'in hesapları ibra edilmedi. Bunlardan biri de DHMİ. Kurumun son 4 yıllık hesaplarını ibra etmeyen komisyon, Yeni Şafak aracılığı ile bürokratlara "Dersinize çalışın, somut açıklamalarla gelin" mesajı gönderdi.
|
|