T ü r k i y e ' n i n   B i r i k i m i

G Ü N D E M
'Savcılara kalkan oluruz'

"Temiz toplum"a kavuşmak için cumhuriyet savcılarının yolsuzluklarla kahramanca mücadele etmesi gerektiğini belirten THK Başkanı avukat Talay Şenol, "Size biz kalkan oluruz" dedi.

Türk Hukuk Kurumu (THK) Başkanı avukat Talay Şenol, "Temiz toplum"a kavuşmak için yolsuzlukla mücadelede en büyük sorumluluğun cumhuriyet savcılarına düştüğünü bildirdi. Türkiye Barolar Birliği'nce (TBB) Ankara Adliye Sarayı'nda düzenlenen "Milletvekili Dokunulmazlığı ve Yolsuzluklar" konulu panelde konuşan Şenol, cumhuriyet savcılarının yolsuzlukla mücadele ederken kahramanca görev yapmaları gerektiğini belirtti.

THK Başkanı Şenol, hakim, savcı ve avukatlar tarafından izlenen panelde, Cumhuriyet savcılarına, "Siz yolsuzluğa karşı kahramanca, korkmadan, çekinmeden, yüreklice mücadele edin sizlere canlı kalkan biz oluruz" diye seslendi. Şenal, "Yolsuzlukla mücadelede en büyük görev cumhuriyet savcılarımaza düşüyor. Çünkü cumhuriyet savcılarımız çok kutsal bir görev yapıyor. Dikkat edin Cumhurbaşkanı'ndan sonra adında 'cumhuriyet' olan tek meslek savcılardır. Cumhuriyet savcılarımıza diyorum ki, sizler yolsuzluğa karşı kahramanca, korkmadan, çekinmeden, yüreklice mücadele edin sizlere canlı kalkan bizler oluruz" diye konuştu...

Milletvekili dokunulmazlığının mutlaka bulunmasını, ancak sınırlarını tartışmak gerektiğini kaydeden Şenol, ağır cezayı gerektiren suçlarda ve suç üstü hallerinde dokunulmazlığın olmadığını hatırlattı. Şenol, milletvekili dokunulmazlığının yanı sıra başka dokunulmazlıkların da bulunduğuna dikkat çekerek, "Örneğin, yargı dokunulmazlığı, bilirkişi dokunulmazlığı, zamanaşımı dokunulmazlığı, bürokrasi dokunulmazlığı, medyanın dokunulmazlığı. Hiç bunlar üzerinde durulmuyor. Oysa bu dokunulmazlıklar nedeniyle toplum hayatı çok büyük olumsuzluklarla karşılaşıyor" dedi.

Susurluk ve İSKİ skandalı

Medyanın yolsuzlukla mücadele üzerine düşen görevini tam anlamıyla yapmadığını da savunan THK Başkanı Talay Şenol, "Örneğin, Susurluk kazası olmasaydı, Mehmet Özbay sahte isminin Abdullah Çatlı'ya ait olduğu öğrenilmeyecekti. Ya da bir kadının kocası hakkında şikayeti olmasaydı İSKİ skandalı ortaya çıkmayacaktı" diye konuştu.

  • EVİN GÖKTAŞ/ANKARA



  • 2 Şubat 2003
    Pazar
     
    Künye
    Temsilcilikler
    ReklamTarifesi
    AboneFormu
    MesajFormu
    Ana Sayfa | Gündem | Politika| Ekonomi | Dünya
    Kültür | Spor | Yazarlar | Televizyon| Hayat| Arşiv
    Bilişim
    | Dizi | Röportaj | Karikatür

    Bu sitede yayınlanan tüm materyalin HER HAKKI MAHFUZDUR. Kaynak gösterilmeden çoğaltılamaz.
    © ALL RIGHTS RESERVED