Eh, ancak bu kadar 'temsilî' bir yer seçebilirlerdi: Bilderbergçiler, bu yıl, Paris'e 20 dakika mesafede, Versailles Sarayı'na bitişik, Trianon Palace Hotel'de toplantılarını yapacaklar... Tarihi tekerrür ettirme niyetinde Bilderberg üyeleri...

Son birkaç hafta içinde Süleyman Demirel'i ziyaret edenler, eski cumhurbaşkanının masasının üzerinde, Margaret Olwen Macmillan'ın 'Paris 1919: Six Months That Changed the World' adlı kitabını görüyorlar. Demirel, "Mutlaka okumalısınız" diye kitabı tavsiye ediyor... Kitabın yazarı Bn. Macmillan Versailles'da İngiltere'yi temsil eden Lloyd George'un torunu. İsteyenler o kadar çoğaldı ki, yabancı eser de bulunduran Remzi Kitabevi'nde 'en çok satanlar' rafında sergileniyor kitap...

1919 yılında, Versailles Sarayı'nda toplanan 20. yüzyıla egemen giren ülkelerin liderleri, o toplantıdan 'yepyeni bir dünya' çıkartmışlardı. İngiltere adına Lloyd George, Fransa'dan Georges Clemenceau, İtalya'dan Vittorio Orlando ve ABD'den Woodrow Wilson, 1919 Paris Konferansı'nda, Avrupa'nın alacağı yeni biçimi kararlaştırdılar. Osmanlı İmparatorluğu'nun çözülmesinin de kararlaştırıldığı toplantının en ciddi sonuçlarından birini yaşamış ülkedir Türkiye; Birleşmiş Milletler'in öncüsü Cemiyet-i Akvam da Versailles Sarayı salonlarında doğmuştu...

Versailles'ın dünya tarihindeki önemine işaret etmek için şu basit kronolojiye bir göz atmak yeterli: Versailles Anlaşması imzalanıyor... Rusya'daki karışıklık Bolşeviklerin zaferiyle sonuçlanıyor... Osmanlı toprakları işgal ediliyor, Türkiye Cumhuriyeti kuruluyor... İtalya'da faşizm yükseliyor, Almanya'da Hitler iktidara erişiyor... ABD'de Wall Street (borsa) çöküyor, ekonomik kriz yaşanıyor... Yeni bir savaş ve müttefiklerin zaferi... Dünya tarihini 'süreklilik' açısından okuyanlar, "Her şey Versaille'da başladı" derken boşuna konuşmuyorlar...

Bilderbergçiler, işte böylesine 'temsilî' bir mekânda biraraya gelecekler bu yıl. 15-18 Mayıs 2003 tarihleri arasında, Trianon Palace Hotel ve etrafı, Bilderberg toplantısına katılmak üzere gelmiş konuklar dışındakilere kapatılacak... Bilderberg toplantısının bittiği günden bir gün sonra da, 19 Mayıs günü, aynı mekânda, 'G-7' diye anılan zengin ülkelerin finans bakanları toplantısı başlayacak. Finans bakanlarının neredeyse bütününün her iki toplantıya da katılmaları bekleniyor...

Bu sütunun sürekli okurları, Bilderberg konusunun 'özel ilgi alanım' olduğunu bilir. Hesap ettim, geçen yıl, içinde 'Bilderberg' adının geçtiği 10'a yakın Kulis yazmışım... ABD başkentine çok yakın bir otelde yapılan geçen yılın Bilderberg toplantısının en önemli gündem konusu Türkiye idi. Üç isim katıldı ülkemizden: O sıralar ekonomiden sorumlu bakan konumundaki Kemal Derviş, Koç Holding'in en tepe profesyonel yöneticisi Bülent Özaydınlı ve TESEV yöneticisi eski büyükelçi Özdem Sanberk...

Haziran ayının ilk günlerinde yapılan geçen yılın Bilderberg toplantısında alınan kararların Türkiye'ye yansıyan şaşırtıcı etkilerini hep beraber yaşadık: Kemal Derviş'in "Seçim yapılsa iyi olur" demesiyle başlayan siyasî kargaşayla 'âcil seçime' gidildi; bu yapılırken de, DSP'nin içi oyuldu ve iktidara yürüyebilecek yeni bir oluşum için çaba gösterildi. İstenen 3 Kasım seçiminin çıkardığı tablo değildi elbette; Yeni Parti girişiminin başarılı olmayacağı anlaşılınca Kemal Derviş CHP'ye girdi... Hesaplar, Ak Parti'yi muhalefette bırakacak bir formül içindi... Sandıktan sadece iki parti çıkınca hesap bozuldu...

Bilderberg sözcüğünü ilk kez duyanlar buraya kadar yazdıklarıma şaşırmış olabilirler. Öyle ya, dünya üzerinde bir sürü örgüt faaliyet gösteriyor; adı pek ortalarda dolaşmayan Bilderberg'e bu kadar olağanüstü önem vermenin âlemi var mı? Evet var. "Dünya üzerinde kararlaştırdıklarını hayata geçirebilecek güçte bir tek örgüt adı ver" deseler, hiç tereddütsüz "Bilderberg" derim... Dünyanın her tarafından çağrılanların listesine bakıldığında bu görülebiliyor zaten... Pek çok dünya liderinin bahtı, Bilderberg'in her yıl yapılan toplantılarına katıldıktan sonra açıldı sözgelimi... Bosna'dan Irak'a bir çok ihtilâf, Bilderberg toplantılarında masaya yatırıldı; bizler oradan çıkan sonuçları izlemekle yetindik...

Sadece siyaset görüşülmüyor Bilderberg'te, özellikle serbest zamanlarda başka işler de kotarılıyor. İngiltere'nin Daily Telegraph gazetesinde on yıl yayın yönemenliği yapmış Max Hastings, şu yakınlarda çıkan 'Editor' adlı anı kitabında, Kanadalı Conrad Black'ın itibarlı İngiliz gazetesini satın almasında Bilderberg irtibatının en önemli rolü oynadığını yazıyor (s. 237).

Türkiye, Bilderberg'in baştan beri ilgi duyduğu ülkelerden... Genellikle her toplantısını değişik bir ülkede yapan Bilderberg, ilki kuruluşundan sadece birkaç yıl sonra olmak üzere iki kez Türkiye'yi tercih etti. 1959'da Yeşilköy'de toplandı Bilderbegçiler, 1975'te de İzmir/Çeşme'de... Toplantılar sırasında otel çevresinde kuş uçurtulmaz; katılımcılara 'gizlilik yemini' ettirilir... Çok sayıda önemli gazeteci de çağrılır toplantılara, ama bugüne kadar, "Şunları konuştuk" diye yazan bir tek kişi çıkmadı...

Bakalım, Versailles Sarayı randevusuna Türkiye'den kim(ler) katılacak?

TAHA KIVANÇ

Künye

Temsilcilikler

AboneFormu

MesajFormu