|
|
Ne kadar saldırgansınız...
Tamam, Özdemir İnce'nin tayin ettiği istikamette gidelim de, itirazlarını seslendirdiği (temellendirdiği) alan fazla kaygan ve tehlikeli. İhsan Yılmaz'ın haberini okuyunca, yazısını bütünüyle bana tahsis ettiği zehabına kapılmış ve ne yalan söyliyeyim, biraz da böbürlenmiştim; ama o herkesi, hepimizi bir kalemde halletmiş. Vaktiyle (TRT'de çalıştığı dönemlerde) kendisine kazık atan, telefon açıp dinsel tabiiyetini soran, Tevrat'la ünsiyetini kurcalayan, gazete yazılarındaki ideolojik tutumu eleştiren ve nihayet yaptığı çeviride kusurlar arayan herkesi bir güzel benzetmiş... Bir de ad takmış bunlara (bizlere): Bataklık Kafalar... Yalnızca kendisiyle ilgili olarak değil, genel olarak ve bile bile sapla samanı karıştıranlara "Bataklık Kafalılar" diyormuş. Aferin. ('Kafalar' mı, 'kafalılar' mı, bir de buna karar versen!) Masum bir edebiyat eleştirisini, konsepti dışına çıkarmayı kazanç saydığı halde, ben ona "yaygaracı" demiyorum... "Kenan" adlı biri, telefon açıp dinsel tabiiyetini, Tevrat'la ilişkisini filan sormuş, İsrail'de doğduğuna dair ellerinde bilgi bulunduğunu söylemiş, o da haklı olarak sinirlenmiş ve bu şahısla aralarında geçen diyaloğu "Bataklık Kafalar" prototipine örnek olarak yazısının bir yerlerine sıkıştırmış... Demek ki İnce, "Bataklık Kafalılar" (bizler) arasında organik bir ilişki vehmediyor; okuyucudan da bunu istiyor. Ben İnce'nin dinsel tabiiyetini hiç merak etmedim. Bana ne! Ama (özellikle) Tevrat'la ünsiyetini biliyorum. Tevrat'ı, onu yorumlayacak ölçüde iyi bildiğini sanıyorum. Bu bir kusur değil elbette. Ama İnce'nin, bunu kusur sayanlara ve "Çevirdiğiniz kitapta Hz. Yusuf hikayesi var, dipnotu düşerken neden Kur'an-ı Kerim'i değil de kaynak olarak Tevrat'ı gösterdiniz?" diyenlere cevabı şu: "Tevrat, İncil, Kur'an Tanrı tarafından vahiyle gönderildiyse, sıralama şöyle: Önce Tevrat, sonra İncil, üçüncüsü Kur'an; Tanrı'nın sıralaması böyle..." Yanlış da değil... Fakat "Mersin'in Demirışık Köyü imamı Kör İbram'ın kızı Nesibe'nin oğlu adı batasıca Özdemir" (ifade ve benzetmeler Özdemir İnce marifetidir) bizimle alay mı ediyor? Buradaki sıralama, teolojik bir sıralamadır. Bir hiyerarşiye işaret etmez. Elbette Hz. Yusuf hikayesini Tevrat'tan da okuyabilirsiniz, elbette "din" ve "vahiy" olgusunu bu sıralamayı izleyerek de anlayabilirsiniz... Ama sıralamanın başındaki kitaba bakarak, Mersin'in Demirışık Köyü imamı Kör İbram gerçeğini anlayamazsınız. Hele, çevirdiğiniz kitabı Kör İbram gibilerin anlamasını hiç bekleyemezsiniz. İnce'nin dilimize kazandırdığı "Simyacı"da tam 18 adet "çevirenin notu" var. İnce, sağolsun, yazarın (Paul Coelho'nun) muğlak bıraktığı yerlerde devreye girip "açıklamalar" yapıyor; bu açıklamaları da, çoğunlukla, Tanrı'nın sıralamasını gözeterek Tevrat'a dayandırıyor. Gelgelelim, bu kitap, Tevrat'la ünsiyet kurmamış Türk ve Müslüman çoğunluğa satılıyor. Tuhaf değil mi? Başka tuhaflıklar da var ama, yerimiz kifayet etmeyecek. Haa, bu arada pek saldırgan arkadaşımız. Bu satırların yazarından "Allah'ın ıslah edeceği âdem" olarak sözediyor, hızını alamıyor "tahrir" ve "terceme" sanatını öğrenmem için "bedava tavsiyeler"de bulunuyor, yine hızını alamıyor "sakarlık"la, "okuyucuyu enayi yerine koymak"la suçluyor. Bu aşağılamaları kesmemiş olacak ki, meseleyi kişiselleştirip, sözü öykücülüğüme getiriyor: "Öykücü zihnine sahip değil, zaten bu kafayla öykü yazamaz..." Neyse... Onu, kişisel sorunlarıyla başbaşa bırakıp yarına bakalım.
|
|
Kültür | Spor | Yazarlar | Televizyon | Hayat | Arşiv Bilişim | Dizi | Röportaj | Karikatür |
© ALL RIGHTS RESERVED |