Irak Türkmen Cephesi Kerkük'ün bilançosunu çıkardı. Irak Türkmen Cephesi Yürütme Kurulu Üyesi ve Türkmeneli Vakfı Başkanı Hasan Özmen, Peşmergelerin Kerkük'te 50 Türkmeni kurşuna dizdiğini öne sürdü.

Özmen, Irak Türkmen Cephesi Türkiye Temsilcisi Ahmet Muratlı ve Uluslararası İlişkiler Sorumlusu Dr. Mustafa Ziya ile birlikte ITC temsilcilik binasında Kerkük ve Musul'ta yaşanan gelişmeler hakkında bilgi verdi. Kerkük'e 20 bin silahlı ve silahsız Peşmergenin girdiğini belirten Hasan Özmen, "50 kişi kurşuna dizildi. Öldürülenler arasında şehrin önemli işadamlarından Nazım Arıf da var. Şehrin önemli cerrahlardan Dr. Mahmut Cerrah'ın evi basıldı, arabası götürüldü. Götürülen 11 kişinin akibeti ise meçhul" dedi.

Binalar ateşe verildi

Peşmergelerin Kerkük'te belediye binası, tapu dairesi, mahkeme, adliye binaları ile beş büyük oteli ve 20 yıldır müze olarak kullanılan Osmanlı Kışlası'nı ateşe verdiklerini anlatan Özmen, "Tüm resmi kurumları kontrol ettiler ve buralardaki resmi evrakları yağmaladılar, araçlarla meçhul yerlere götürdüler. Şehri terketmeleri de sözkonusu değil, hala şehirdeler. Şehrin bazı bölgelerinden hiç haber alamıyoruz" diye konuştu.

Kayıtları temizliyorlar

Kerkük'te yapılanların amacının oradaki Türkmen varlığını ispatlayan unsurları ortadan kaldırmak olduğunu kaydeden Özmen, "KYB ve KDP'nin yaptıkları bu şehirlerin kimliklerini değiştirmeye yönelik hareketlerdir. Belgelerin imha edilmesi, bizim Kerkük'ün çoğunluğunun Türkmenlerden oluştuğu yönündeki tezimizi doğrulamıştır" diye konuştu.

Özmen, yağmalama olayları sırasında dikkat çeken bir konuyu da şöyle anlattı: "Petrol dışında her yer yağmalanıyor. Bağdat'ta da yağmalanmayan tek yer Petrol Bakanlığı'dır. Sanki orayı ABD sahiplendi, oraya kimse dokunmuyor, diğer yerler yağmalanıyor."

Soruşturma yapılmalı

Özmen, acilen bir Türk-Amerikan soruşturma heyetinın bölgede göreve başlaması gerektiğini belirterek, "Daha önce alınan güvencelerin yeterli olmadığı ortaya çıkmıştır. Türk kuvvetleri veya en azından bir gözlemci heyeti orada olsaydı bunlar yaşanmazdı. Bunun tezkereyle ilgisi yok. Fiziki tedbirler alınması gerekliliği ortaya çıkmıştır" dedi.