AYDINLIK TÜRKİYE'NİN HABERCİSİ

S P O R

Türkün Ayranı kabarınca...

Rahmetli anamın lafıydı bu. Kendi ifadesiyle Harb-i Umumi'nin (Birinci Cihan Savaşı'nın) sıkıntılarını çekmiş, onbir yaşında Yarbay babasıyla Çanakkale Savaşı siperlerinde yaşamış, müthiş milliyetçi kadındı. Çok ama çok Türkçüydü; ondan da bana geçmiş...

Gördünüz mü UEFA'nın KAŞERLERİ, gördünüz mü her ne hikmetse devamlı TÜRK'E KARŞI OLAN İSVEÇ'in anlamsız kininin UEFA'daki temsilcisi Lennard Johnsson, TÜRKÜN AYRANI KABARINCA Westfalen Stadion'u ALİ SAMİ YEN yapıyor. G.Saray'ın dudak bükülmeye başlanılan kıdemlileri o bol yıldızlı apoletlerini bir anda kuşanıp terör heyulasını da, bundan çıkar sağlayan Juventus'u da silip süpürüyor. Sağ olun benim gurbetçilerim, ayaklarınız dert görmesin Fatih'in Arslanları...

G.Saray neden golf şubesi kurdu?

Bir arkadaşımız, Cengiz Tokgöz gazetesindeki köşesinde her spor dalına sevgi ve saygısı olduğunu belirtikten sonra, G.Saray yönetiminin golf şubesi kurmasını şiddetle eleştiriyor ve "G.Saray kız voleybol ve basketbol takımlarının faaliyetlerine parasal sıkıntıları bahane ederek son verdiği şu sırada golf şubesini kurmasının mantığını anlamadım" diye yazıyor. Anlayamazsın sevgili Cengiz, anlayamazsın. Hatırlıyor musun De Boer Sarı-Kırmızılı takıma transfer olduğunda Avrupalı futbol yıldızları kıs kıs gülüp "Aaa Frank De Boer doğrusu iyi oynar, mükemmel golfçüdür" demişlerdi ya, G.Saray yönetimi de De Boer oynasın diye golf şubesu kurdu, bu kadar basit. Üstelik arada sırada, geçen akşamki Juventus maçında olduğu gibi başarılı futbol sergileyen bu seçkin yıldıza bir nev'i prim de bu...

Bu dostluk Türkiye'ye taşınmaz mı?

Salı akşamı Dortmund'un Westfalen Stadı biliyorsunuz Ali Sami Yen oldu. G. Saraylısı, Fenerlisi, Beşiktaşlısı formasını giymiş Ay-yıldızlı bayrağını almış maça koşmuştu. Sarı-Kırmızı renklerin yanında Kartal'ın, Kanarya'nın da formaları vardı. Yurt dışındaki bu dayanışmayı, birliği, hoşgörüyü neden Türkiye'ye taşımıyoruz? Neden rakibin onuruna, namusuna dil uzatıyoruz? Gelin kardeşler, gelin evlatlar bundan vaz geçelim, kendi takımlarımızı destekleyelim, rakip için güldürü konusu olan tezahüratlar, pankartlar planlayalım; ama onur kırıcı hareketlere girmeyelim. Mesela geçen cumartesi F.Bahçeliler Kartal'ın kırık, çıkık, yaralı, bereli dev bir karikatürünü yapmışlardı; tamam hep birlikte güldük. Ama altına yazılan "Büyük olamazsınız" iddiası ters. F.Bahçe ne kadar büyükse Beşiktaş da, o gün orada olmayan G.Saray da o kadar büyük. Sonra ne hakkınız var "Beşiktaş sen bizim köpeğimizsin!" diye bağırmaya? Olur mu öyle şey... Ey bütün taraftarlar, gelin vazgeçin bu kırıcı davranışlardan; geçen akşam Dortmund'da yaşananları yurdumuza taşıyın.

Artık öğrenin kaleciler doğar!

Kendi sahasında Beşiktaş'la 2-2 berabere kalan F.Bahçe'de hatalı goller yiyen kaleci Recep eleştirildi. Hatta Daum "Kalemizde Cordoba olsaydı 4-0 kazanırdık" bile dedi. Yine C.Daum "Bizim iki genç kalecimiz var, çalışacak ve iyi kaleci olmaya gayret edecekler" diye Recep'le Volkan'ın gönlünü almayı da ihmal etmedi. Geçenlerde yazmıştım, yine tekrar edeyim; Türk futbolunun en ünlü başarılı kalecileri, rahmetli Uçan Kaleci Cihat Arman, Berlin Panteri Turgay Şeren, Uçan Manda Özcan Arkoç, Kedi Kaleci Varol Ürkmez, Göztepe ve Milli Takımın unutulmaz file bekçisi rahmetli Ali Artuner başta olmak üzere yıldız kalecilerin hepsi 15-16 yaşlarında geçtikleri kalelerinde anında devleştiler. Dünyadaki en ünlü kalecilerin özgeçmişlerine bakın aynı şeyi göreceksiniz. Dünya futbolunun en ünlü otoriteleri bir asıra yakın süreden beri aynı şeyi söylüyorlar: "Her futbolcu zaman içinde oynadıkça yetişir, KALECİLER DOĞAR!" Onun için kaleci olarak doğmamış bir futbolcuyu ne kadar çalıştırsanız, ne kadar tecrübe kazandırsanız, motive etseniz ı-ıııh!

Başın sağ olsun Kocaeli, Efe'yi kaybettik

Kocaelililer başınız sağolsun, Mehmet Sadık Efe'yi kaybettik. O'nu vatani görevini bir deniz eri olarak yaptığı Kurtarma ve Sualtı Komutanlığı'nda 1965'te tanımıştım. Ben karargah komutan yardımcısı dalgıç teğmen, Efe eğitim şube yazıcısıydı. İyi bir aile eğitimi görmüş, kıt'a içinde müthiş saygılı ve disiplinli bir balıkadam erdi. Terhisimizden sonra dostluğumuz devam etti. Kocaelispor'a inanılmaz katkıları oldu. Hac organizasyonları yaparak onlarca defa Hicaz'a gitti. İyi kalpli, inançlı, yardım sever, kilosuna rağmen sporcu kimlikli bir adamdı. Bir oğlunu yıllar önce trafik canavarına kurban verdikten sonra neş'esini kaybetti. Bir kalp krizinin aramızdan aldığı bu spor dostuna rahmet diliyorum, mekanı Cennet, Kocaeli'nin başı sağolsun.


5 Aralık 2003
Cuma
 
TAYLAN UYGUR


Künye
Temsilcilikler
Abone Formu
Mesaj Formu

Ana Sayfa | Gündem | Politika | Ekonomi | Dünya
Kültür | Spor | Yazarlar | Televizyon | Hayat | Arşiv
Bilişim
| Dizi | Çocuk
Bu sitede yayınlanan tüm materyalin HER HAKKI MAHFUZDUR. Kaynak gösterilmeden çoğaltılamaz.
© ALL RIGHTS RESERVED