T ü r k i y e ' n i n   B i r i k i m i

Y A Z A R L A R
Korkutma yöntemlerinin faydası

Geçenlerde, Pers kralının denize sopa attırarak cezalandırmasını anlatmamız üzerine Serdar Yegül, ağaçları ve tavukları korkutmakla ilgili bir metin göndermiş. (Mustafa Turan'ın "Korku ve İnanışlar" adlı kitabından.)

Bahçesinde bulunan ağacın kısırlıktan kurtulması (meyve vermesi) için 80 yaşlarında Kamil Kaya Dede yanında bulunan Ahmet Deniz'e:

- Oğul Emo ben baltayı alıp şu alma (elma) ağacının üzerine hücum edeceğim; sen de 'yapma, kesme, bu odun olmaz, meyve ağacıdır, gelen sene meyve verir' diyerek beni bırakmayacaksın, tamam mı?

Kamil Dede baltayı alır ağaca doğru hücuma geçer, zamanında güreşmiş pehlivan yapılı ihtiyar, Ahmet birkaç defa sarılıp geri çevirmeye kalktıysada, coşan pehlivan dede Ahmet'i yanındaki ağaçlara vurarak sürükler, sürüklenirken kolu fena halde ağrıyan Ahmet birden dedeyi bırakarak yana çekilir.

- Keseceksen kes kendi ağacını, beni öldürme baba.

- Olan adamsın, gel de bırakma. Vallahi keserim ben bu ağacı.

Ahmet oflayıp oturunca Kamil Dede de yanına oturur.

- Sen buna inanmadın ama Hasret Dedem de zamanında meyve vermeyen (Bara düşmeyen) ağaçları böyle korkutur ve onlardan meyve alırdı.

Konuyu Camışlı Köyü'nde 1962 yılında Ahmet Deniz bir köy dükkanında Kamil Dede'nin yanında anlattığında yine o inancına bağlı olan ihtiyar:

- Üzü (yüzü) kara olsun beni tutmadı, ağaç az korktuğu için ertesi yıl ancak birkaç tane alma verebildi.

Kamil Kaya ölmüştür. 1333 doğumlu Ahmet Deniz halen Camışlı Köyü'nde çiftçilik yapmaktadır.

*

Kars merkezi ve dolaylarında buna benzer bir inanış da tavuklaradan korku ile yumurta almaktır. Den (yem) yiyip yumurtlumuyun tavuklara: 'Bunlar den oldular; değirmene götürüp üyütelim' diyerek korku verirler.

Yine yumurtlamada geç kalırlarsa bu sefer bir çuvala koyarak değirmene götürür gibi yola çıkarırlar, başka birisi haberi yokmuş gibi, 'nedir o?' diye sorunca, 'hiç tavuklar yedi, den oldular değirmene götürüp üyüteceğim, üğütüp un edeceğim' cevabını verirler. Rastlayan adam da 'yapma bunlar den değil tavuktur üyütme, yumurtlarlar' diye geri çevirir.

* Ölümü gösterip sıtmaya razı etmeyi biliyorsunuz...
Bugünlerdeyse Ankara dolaylarında şöyle bir yöntem revaçta:
İktidardan düşmekle korkutup seçime razı etmek.

İSTİFA YANLIŞLIĞI

Bugünlerde Ankara'da siyaset harman yeri gibi.
"Fikret Ünlü MHP'den istifa etti" haberinden sonra, bakın bize hangi haberler ulaştı:
- Abdullah Gül ANAP'tan istifa etti.
- Şükrü Sina Gürel CHP'den istifa etti.
- Tayyibe Gülek DYP'den istifa etti.
- Erkan Mumcu DSP'den istifa etti.
Liste uzayıp gidiyor ama hiçbiri doğru değil.
Anlaşılan gazetecilerin de kafası karışmış.
Belki de "istifa etti" yerine "istifade etti" denecekti.

YİNE VİRÜS, YİNE VİRÜS

Birkaç günlüğüne gazeteden uzaklaştığım sırada bilgisayarıma yine virüs bulaşmış.

Kendi adımla bana gelen binlerce virüslü dosya varken, kimbilir başka adreslere ne kadar gitmiştir.

Gönderen kısmında "Mehmet ŞEKER" yazan ve konu yerinde "çerçeve" yahut İngilizce bazı notlar olan 'mail'leri açmadan silmelisiniz.

Son on gündür hiç kimseye tek bir 'mail' bile göndermiş değilim.

Bu virüs meselesi halledilene kadar da göndermeye niyetim yok.

GÜNÜN SÖZÜ

Acınmaya değer o milletlerdir ki mazileriyle övünür ve geleceklerinden şüphe ederler.
Cenab Şahabeddin


18 Temmuz 2002
Perşembe
 
MEHMET ŞEKER


Künye
Temsilcilikler
ReklamTarifesi
AboneFormu
MesajFormu

Ana Sayfa | Gündem | Politika | Ekonomi | Dünya
Kültür | Spor | Yazarlar | Televizyon | Hayat | Arşiv
Bilişim
| Aktüel | Dizi | Röportaj | Karikatür
Bu sitede yayınlanan tüm materyalin HER HAKKI MAHFUZDUR. Kaynak gösterilmeden çoğaltılamaz.
© ALL RIGHTS RESERVED