Toplum, politikada "yeni isimler"in ne yapacağını merakla bekliyor..

Bu yeni isimler listesinin başında, doğal olarak Recep Tayyip Erdoğan var.. Bütün anketler, Erdoğan'ın AK Partisi'nin, seçmen katında tutulduğunu göstermekte..

Yani Tayyip Erdoğan'ın bir "Temsil" sorunu yok..

Ama "Program" konusunda, henüz tam olarak anlaşılamadı veya kendisini anlatamadı Tayyip Erdoğan..

Örneğin ekonomide ne tür bir farklı "çözüm projesi" var?

"Meşruiyet" konusunu da tam olarak çözemediği için, Tayyip Erdoğan doğal olarak, çeşitli siyasal gündem maddelerinde dalgalı bir çizgi izliyor..

Neticede, Tayyip Erdoğan, "Ezilmişler"in, "Bastırılmışlar"ın oylarına sahip..

Demek ki, Türk siyasetinde var olacak!..

Bir bilmece isim Kemal Derviş..

Özellikle kentli seçmenlerin, "Merkez"in, sermayenin, Kemal Derviş adına ilgi ve güven duyduğu kesin..

Ancak Kemal Derviş'in, dramatik bir ikilemi var..

Derviş hem siyasetin içinde, hem dışında..

Bir anlamda, siyasetçiden çok teknokrat görünümü veriyor..

Zaman zaman yaptığı çıkışlar, siyasi içerikli olmaktan çok, İMF adına yapılmış gibi algılandı..

Bir başka durum da, Kemal Derviş'in kaderinin, Bülent Ecevit'in kaderine endekslenmiş olması..

Ecevit hasta olunca, Derviş'in kurduğu ekonomik yapı, çatırdamaya başlıyor.. Örneğin faiz hadleri yükseliyor, borsa çöküyor, döviz kurları tırmanıyor..

Yani Ecevit'in yüzünden, Kemal Derviş, bir fiyaskonun mimarı olabilir..

Allah saklasın yeni bir kriz patlarsa, Derviş, Arjantin'in Cavallo'su gibi, rezil de olabilir..

Kemal Derviş bu duruma ne kadar razı olabilecek?

Ama rest çekip görevi bırakırsa, İMF programı ne olur, bu da belli değil..

Politikada bir yeni isim, belli ki Cem Uzan..

Gerçi, piyango bileti almadan kendisine büyük ikramiyenin çıkması için dua eden Temel'in durumuna da düşebilir Cem Uzan..

Yani halkı meydanlara, stadyumlara toplar.. "Bu hükûmet gitmeli" diye konuşmalar yapar..

Ama bir siyasi partiye üye olmadığı veya bir partisi olmadığı için, sadece eleştirdiği ile kalır..

Tabiî ki bu mantık dışı..

Demek Cem Uzan'ın, belli bir zamanlamaya dayalı olarak, aktif politikaya girmesini beklemek, aklın gereğidir..

Bir diğer yeni isim Mehmet Ali Bayar..

Eski ve zayıf DTP'nin başında, hangi toplum kesimlerine, ne tür bir farklı söylemi seslendirdiğini, henüz anlayamadık Bayar'ın..

"Yakından tanıyan" herkesin sevip beğendiği bir isim..

Ama "oy", asıl "uzaktan tanıyanlar"dan alınınca, siyasette güçlülük sağlanıyor..

Geçmiş deneyimlerde, Mehmet Ali Bayar türü isimler, geçiş dönemlerinde "Derin Devlet" tarafından iktidara taşınarak, hedeflerine ulaştılar..

Şu anda böyle bir durum pek görünmüyor..

Bu yeni isimler listesi, elbet çok uzun.. Ama bugünlük 4 isme yerimiz yetti..

ŞAKA

Benim oğlum bina okur!..

Ecevit kendisine "İstifa et! diyenlere "Bulun yeterli sayıyı, beni düşürün" diye cevap verdi ya..

Bunun üzerine Ecevit manşetlerden ayıplandı ve "Demirel de bulun 226'yı demişti" hatırlatması yapıldı..

Ecevit, Demirel'in yaptıklarını yaparsa ne olur peki?..

Demek "ileride", o da Cumhurbaşkanı olur..

Sağlığına kavuşunca, üniversiteye yazılıp, bir de diploma alır bu arada..

BAŞBAKANSIZ OLABİLİYOR

Olmasa da olabilir olanlar!..

Ecevit'in hastalığı ile, Türkiye önemli bir gerçeğin farkına vardı..
Demek bu ülkede Başbakan olmayınca da, Devlet'in işleri yürüyor..
Tabiî gerekli atılımlar yapılmıyor..
Sorunlara çözüm üretilmiyor..
Sorunlar büyütülerek stoklanıyor..
Kriz konuları kronikleşiyor..

Ama herkes, Başbakan olmasa da nefes alıyor, su içiyor, geceleri uyuyor..

Demek Türkiye gelişmiş ve az sorunlu bir ülke olsa, Başbakan ihtiyacı yok..

Aslında 36 bakan yerine, mesela 14-15 bakan olsa Kabine'de, yine pek birşey değişmeyeceği kesin..

Bir tane "Devlet" olmasına rağmen, 12-13 tane "Devlet Bakanı" olması, Devlet'e bakanların sayısının fazlalığından başka bir yarar sağlamıyor..

Ayıptır söylemesi ama, bu en problemli dönemde bile TBMM tatile çıktığına göre, demek "Yasama" da, ülke yönetiminde çok hayati değil.

Demek MGK'nın varlığı yetiyor bize..

MEHMET BARLAS

Künye

Temsilcilikler

ReklamTarifesi

AboneFormu

MesajFormu