T ü r k i y e ' n i n   B i r i k i m i

Y A Z A R L A R
Euro'lu ve umutlu bir 2002

2002, bugün, hazırlıkları çok uzun zamandan beri yapıldığı ve zamanı bilindiği için çok 'sıradanmış' gibi gelen; ama insanlık tarihinin kaydettiği en ilginç projelerden biriyle, muazzam bir 'ilerleme' ile açılıyor: Euro!

AB'nin 12 üye ülkesi bugünden başlayarak tek bir para biriminde, Euro'da buluşuyorlar.

19. yüzyılın ürünü olan 'ulus-devlet'in ortadan kalkmasına değilse de, 21.Yüzyıl'da nasıl 'format' değiştirebileceğine ilişkin en göz kamaştırıcı, en çarpıcı işaret Euro…

'Para birimi' bir ulusun 'namusu' addedilirdi. 'Ulusal para birimi', adeta 'ulus-devlet'in 'zamkı' olarak işlev görürdü. Oysa, 12 ve üstelik tarihlerinde birbirleriyle kanlı hesaplaşmalara imza atmış Avrupa ülkesi, aynı para birimini kullanacaklar. Aynı para birimi, Euro çevresinde bulunarak, 'ulusal para birimleri'ni tedavülden kaldıracaklar.

Bugünden itibaren Deutsche Mark yok. Fransız Frankı, Belçika Frankı yok. Hollanda Florini, İtalyan Lireti, Avusturya Schilling'i, Yunan Drahmisi, Portekiz Escudosu, İspanyol Pesetası yok. Hepsi için sadece Euro var.

Euro'dan itibaren, 'ulusal para birimi' ile 'ulusal namus'un eşanlamlı kullanımı, 'kan davası' kadar Ortaçağ'a ve geri toplumlara ait bir 'ilkellik' ifadesi haline gelecek.

Her ülkenin Euro'su, kendi ulusal dilinde ve kendi ulusal figürleri üzerinde işlenmiş olarak piyasaya sürülecek ama bir ülkede tedavüle çıkan Euro, diğer 11 ülkede geçerli olabilecek.

Yani, üzerinde Kiril Alfabesi ile Euro yazılı, Akropolis'in yansıdığı Yunanistan'da basılı Euro ile İspanya'da alışveriş yapabileceksiniz. Örneğin Cervantes'in portresinin kazılı olduğu İspanya basımlı Euro'yu sağlamlığı ile tüm Doğu Avrupa'nın geçerli para birimi haline gelmiş olan ve tedavülden kalkmış Deutsche Mark'ın ülkesi Almanya'da kullanabileceğiniz gibi.

Bir hafta önce Brüksel'de Avrupa Komisyonu'nun binasında sergilenen Euro örneklerine bakarken aklımdan Türkiye'nin bir gün AB üyesi olması ve parasal birliğe dahil olması halinde Türkiye'de basılan Euro'nun neye benzeyebileceğini aklımdan geçirmiştim. Atatürk fotoğrafından herhalde vazgeçilmez diye düşündüğüm için, düşüncem, Atatürk fotoğraflı Euro banknotlarının Selanik'te ve Limasol'da kullanılabileceğine uzandı.

Ya Ayasofya veya Sultanahmet kazınmış, minareli banknotların Assisi'de Fransisken rahiplerinin, Bavyera'nın koyu Hristiyan politikacılarının cebinde bulunması…

Avrupa Birliği, 'ulusal kimliği' ortadan kaldıran değil; tersine pekiştiren bir yapı. Daha da öteye. 'Ulusal azınlıkları' güvence altına alan ve onların kimliklerini yeşerten, canlandıran bir büyük uygarlık projesi ve çerçevesi. Euro banknotlarının sergilendiği salonun yanıbaşında Patrik Bartholomeus ile Avrupa Komisyonu Başkanı Romano Prodi'nin ortak basın toplantısını izlerken, Prodi'nin bir soruya verdiği cevap çok ilgimi çekti. Prodi şöyle dedi: "Avrupa Birliği'nin en son ve kabul gören bir tanımı ise şu: Avrupa Birliği, azınlıkların birliğidir. Avrupa Birliği projesini anlamlı kılan, 'çoğunluklar' ile 'azınlıklar'ın eşit biçimde davranıldığı bir yapı olmasıdır."

'Supra-national' yani 'ulus-üstü' bir yapı ve çerçeve olması, Avrupa Birliği'ni 'ulusal azınlıklar' için çok cazip kılıyor. Ancak, birbiriyle savaşmayacak yani bu 'ön şart'ı yerine getirdiği kanıtlanan toplulukların birarada bulunduğu bir 'üst-yapı' ve 'geniş çerçeve' olması, Avrupa Birliği'ni 'çoğunluklar' için de eşdeğerde cazip kılıyor. Zira, söz konusu 'çoğunluklar'ın hükmettiği toprakların ve ülkelerin 'azınlıklar' tarafından parçalanması ihtimali ve dolayısıyla bu tür bir 'iç tehdit' ortadan kalkmış oluyor. Avrupa Birliği, her üye ülkesinin 'toprak bütünlüğü'nün en büyük güvencesi.

Euro, bu harikulade insanlık projesinin gerçekleşme yolunda en yüreklendirici istasyonlardan biri. Ulusal simgeli Euro'ların, uluslararası tekil bir para birimi…

Maastricht'te Euro kararı alındığında, bunun gerçekleşmesine pek çok kişi dudak bükmüştü. Bugünle birlikte gerçekleştiğini tarih kaydedecek. Aynı şekilde 1993 Kopenhag'ın da gerçekleşebileğini, Türkiye'nin epey ardından yola çıkan birçok ülke kanıtladı.

Euro'nun hayata geçtiği ilk günün yılında, 2002'de, Türkiye; Kopenhag'ı gerçekleştirebilmeyi hedef almalıdır. Kopenhag Kriterleri, Türkiye'yi Avrupa Birliği'ne ve Euro'ya yakınlaştıracaktır.

Ülkeler, kendilerine idealler koyduğu ölçüde, tarihin meydan okumalarına karşı koyar ve yol alırlar. 2002'yi, Türkiye'nin 'Avrupa Birliği yolunda ilerleme yılı' ilan etmek gerekiyor.

Atatürk fotoğraflı, üzerine Ayasofya'nın, Sultanahmet Camii ya da Selimiye Camii'nin kazındığı Türk Euro'larının Lizbon'da, Paris'te, Berlin'de, Atina'da tedavülde olması pek hoş olmaz mı?

2002, kesinlikle 2001'den daha iyi, daha umut verici bir yıl olacak…


1 Ocak 2002
Salı
 
CENGİZ ÇANDAR


Künye
Temsilcilikler
ReklamTarifesi
AboneFormu
MesajFormu

Ana Sayfa | Gündem | Politika | Ekonomi | Dünya
Kültür | Spor | Yazarlar | Televizyon | Hayat | Arşiv
Bilişim
| Aktüel | Dizi | Röportaj | Karikatür
Bu sitede yayınlanan tüm materyalin HER HAKKI MAHFUZDUR. Kaynak gösterilmeden çoğaltılamaz.
© ALL RIGHTS RESERVED