Çanakkale Zaferi'nin yıldönümü vesilesiyle Moral Organizasyon tarafından hazırlanan "Kınalı Kuzular" isimli kasetin tanıtım galası büyük ilgi gördü. Radyo dinleyicilerinin yakından tanıdığı isimler tarafından aylarca süren titiz bir çalışma sonucu ortaya çıkan kasette, araştırmacı, yazar ve sanatçı birçok isim biraraya geldi. Dursun Ali Erzincanlı, Sırrı Er, Tuğrultuna, İhsan Atasoy, İsmail Tongar, Zeynel Çakır'ın yanısıra, yazar Mehmet Niyazi, Yavuz Bahadıroğlu, Vehbi Vakkasoğlu ile uzun yıllar TRT ekranlarından izleyicilere seslenen Ayşe Egesoy da Kınalı Kuzular çalışmasına katkıda bulundu. Önceki akşam Fırat Kültür Merkezi'nde düzenlenen gala, saygı duruşu, İstiklal Marşı'nın okunması ve İhsan Atasoy'un Kur'an-ı Kerim okumasıyla başladı.

Dünya, cennetin önsözü olsun

Vehbi Vakkasoğlu, Çanakkale Savaşı'na katılanların iman etrafında kenetlendikleri gibi bugün de birlik ve beraberlik içinde olunması gerekitğini söyledi. Vakkasoğlu, "Mehmetçiğin Çanakkale'de düşmanına gösterdiği saygıyı, fedakarlığı bugün biz dostlarımıza göstersek, dünya cennetin önsözü haline gelir" dedi. Kınalı Kuzular'da, Hatice Ana'yı seslendiren Ayşe Egesoy ise daha çok Çanakkale Zaferi ile ilgilenildiğini, fakat savaş sırasında çok dramatik hikayeler yaşandığına dikkat çekti. Egesoy, Anneden Oğul'a, Dursun Ali Erzincanlı da "Sen Yoktun" ile Çanakkale Şehitleri isimli şiirleri okudu. İhsan Atasoy'un Neyzen Ahmet Gürsel ile birlikte okuduğu Çanakkale Şehitleri'ne Kasidesi'nin ardından, araştırmacı yazar Mehmet Niyazi de Çanakkale Savaşı öncesi dünyanın durumu, savaş sırası ve sonrasını anlattı.

Hasan, kınalı kuzu Hasan

Çanakkale cephesindeki ana kuzularından biri de Yozgatlı Hasan'dı. Annesi, Hasan'ın saçlarını kınalayıp öyle gönderdi cepheye. Kumandanı, Hasan'ın saçlarını kınalı olarak görünce yanına çağırır ve bunun nedenini sorar. Hasan cevap veremez ve hemen bir arkadaşına, annesine göndermek üzere bir mektup yazdırır:

"Anacığım. Kardeşlerimi askere gönderirken başına kına koma. Zabit efendi bana sordu cevap veremedim. Kardeşlerim de cevap veremeyip mahcup olmasınlar." Mektubu alan anne ise şöylebir cevap yazar: "Ey oğlum, gözümün nuru Hasan'ım!

Köyümüzde rahat rahat oturalım mı? Vatan sevgisi içimizde alev alev yanıyor. Sen ecdadından, babandan aşağı kalamazsın. Ben senin anan isem, beni ve seni Allah yarattı, vatan büyüttü. Zabit efendiye söyle, biz kurbanlık koçları kınalar öyle kurban ederiz. Sen dört kardeşin arasında kurbansın. Sen İsmail'sin. Sen orada şehit olacaksın İnşaallah. Seni melekler şimdiden rahmetle anıyor İnşaallah... " Kısa zaman sonra şehit düşen Hasan'ın cebinde şöyle bir not bulunur: