T ü r k i y e ' n i n   B i r i k i m i

Y A Z A R L A R
Yeni hükümet, yeni umut

Hayatta en zor işlerden biri insanlar arasında tercihte bulunmaktır. Başbakan Abdullah Gül'ün Çankaya Köşkü'ne götürdüğü bakanlar kurulu listesi, Ak Parti grubunun 363 kişiden oluştuğu hatırlanırsa, matematiğin imkân verdiği binlerce değişik biçimde yapılabilirdi. Ve, hemen her seçenekte, "Yapabileceğinizin en mükemmeli bu mu?" diyenlerin sayısı öteki seçeneklere itiraz edenlerden daha az olmazdı...

58. Gül hükümeti ülkeye hayırlı olsun.

Bu durumda, önemli olan, hangi bakanlık koltuğunda kimin oturduğu değil, o koltukta oturan kişinin görevini nasıl yapacağıdır. Türkiye'nin karşı karşıya bulunduğu dağ gibi sorunlarla baş etmede her bakana düşen görev normal bir insanın taşıyabileceğinden çok fazla; ancak bu insanlar yine de o çetin görevleri yerine getirmekle yükümlüler.

Ak Parti, tarihin dikkat çekici bir dönemeç noktasında iktidara taşındı. Abdullah Gül Ankara'da hükümetinin çatısını çatarken, partisinin genel başkanı Tayyip Erdoğan Atina'da Yunan başbakanı ve dışişleri bakanıyla ikili görüşmeler yürütüyordu. Onların bu devlet işlerinin altından kalkma çabası gösterdikleri sırada, Ak Parti hukukçuları, Cumhuriyet başsavcısının yaptığı itiraza, Anayasa Mahkemesi'nin partilerine verdiği süre içerisinde, cevap yetiştirme gayretindeydiler.

Bunlar görünen gelişmeler. Bir de, ekonomik sıkıntılar yüzünden hayatından bezmiş kimbilir kaç kişi, iftar vakti ailesine sıcak bir pide götürememenin sıkıntısı içerisindeydi aynı sırada... Nice parlak üniversite mezunu, diplomasının bir işe yaramadığı hayal kırıklığıyla ne yapacağını bilemez haldeydi... "Bugün de iş bulamadım" diye hayıflanan milyonlarca insanı, aldığı maaşla ay sonunu getiremeyen memurları, sobasız evleri, gıdasızlıktan kemikleri eriyen yavruları da unutmamak gerekiyor.

Eş zamanlı bir başka gerçek ise, bugünkü fukaralığımızın en ciddi sebebi olan siyasi, ekonomik, sosyal çarpık yapılanma... Devletin en değerli kaynakları, hazineye takılmış hortumlarla, bir avuç azgına aktarıldı. Bankalarının kasasını kendi keseleri sayanlar deveyi hamuduyla yutmakta hiçbir beis görmediler. "Yetimin hakkı" edebiyatı, "Kör kuruş" hesabı ile yola çıkanlar, eş-dost-ahbap kayırmacılığıyla soyguna çanak tuttular. Birkaç kişiyi korumak, zengini daha zengin etmek için yasalar çıkartıldı. Asayişten sorumlu devlet görevlileri, soyguncuların peşine düşecek yerde, mâsumları rehine alabildiler.

Milli eğitimde, yargıda, emniyette, hazinede, dış ticarette, tarımda, ormanda, çalışma hayatında, iletişimde, sanayi ve ticarette, turizmde, çevrede, enerjide, ulaştırmada yüzlerce, binlerce askıya alınmış iş ihtimamlı ellerin ilgisini bekliyor... Soygunların önünü kesip halk yararına girişimde bulunacak eller olmalı bunlar...

Şu anda esas ardına düşülmesi gereken, Başbakan Gül'ün seçtiği bakanların heyecan ve azimle işe sarılıp sarılmayacaklarıdır. Çarpık yapının kilit taşları, bakanlık koltuğuna oturan kişileri daha ilk günden sınar ve zayıf taraflarından girerek onları iş göremez hale getirmenin yollarını arar. Buna karşılık, halk, mâzeret dinlemeden daha ilk günden sorunlarının çözümü yolunda ciddi adımlar atılmasını bekler. Halkın sabrı kısadır, öfkesi ise burnunda... 58. hükümetin üyeleri bu gerçeği unutmamalı.

Bize düşen, öncekilerin kuruluşlarında da yaptığımız gibi, bu hükümetin de hayırlı hizmetlere vesile olmasını dilemektir. Umarız, 58. hükümet, ülkeye ve millete hayırlı hizmetler görür.


19 Kasım 2002
Salı
 
FEHMİ KORU


Künye
Temsilcilikler
ReklamTarifesi
AboneFormu
MesajFormu

Ana Sayfa | Gündem | Politika | Ekonomi | Dünya
Kültür | Spor | Yazarlar | Televizyon | Hayat | Arşiv
Bilişim
| Dizi | Röportaj | Karikatür
Bu sitede yayınlanan tüm materyalin HER HAKKI MAHFUZDUR. Kaynak gösterilmeden çoğaltılamaz.
© ALL RIGHTS RESERVED