Müneccimler, kahinler, yogistler ve medyumlar yaygın kanaatlerin aksine fakir toplumlarda değil, gelişmiş ve modern ülkelerde daha fazla rağbet görüyorlar. Batı ülkelerinde gelişmiş ülkelerde pekçok zengin, sanatçı, sporcu, aktör ve siyasetci geleceklerini müneccimlere ve medyumların eline bırakmış durumda. Dünya ülkelerinde pekçok medyum ve müneccim bulunmasına rağmen, bunlardan sadece bazıları yani kuvvetli siyasi bağları bulunanlar medyatik olabiliyorlar.

Teknolojinin zirveye ulaştığı ülkelerde bu tür işler için milyar dolarlar harcanıyor. Kim inanırdı ki, Fransızlar'ın yaşadığımız çağda ayda 7 milyar frankı medyumlara harcadığına. Oysa, Fransız Devrimi 14. 15. 16. yüzyılda Fransa krallarını avuçlarının içine almış olan medyumlara karşı da yapılmıştı. Yapılan araştırmalara göre, 15. Yüzyıl'da Fransa saraylarında 3 bin müneccim vardı. Bilim ve teknolojide büyük dönüşümler ve gelişmeler yaşanmasına rağmen neden insanlar medyumlara rağbet gösteriyor?

Bush, Mitterrand, Yeltsin medyumsuz yaşamıyor!

Dünya genelinde birçok siyasetçi ve devlet adamının müneccimleri bulunuyor. Avrupa Solu'nun önemli isimlerinden Fransa'nın eski Cumhurbaşkanı Mitterrand'ın da müneccimlere büyük önem verdiği biliniyor. Fransa'nın tanınmış müneccimlerinden Sorbonne Üniversitesi mezunu Elisabeth Teissier, Mitterrand'ın hayatının son altı senesinde kendisine danışmadan hiçbir konuda karar almadığını belirtiyor. Rusya eski Devlet Başkanı Boris Yeltsin'in de tanınmış müneccimlerinden Dacuna'ya sık sık başvurduğu ifade ediliyor. Hatta, Yeltsin'in yerine halef olarak seçtiği Putin'i de müneccimi Dacuna tavsiyesi ile Devlet Başkanlığı'na getirdiği bildiriliyor.

Halktan gizliyorlar

Fransız medyum Elisabeth, siyasetçilerin medyadan ve halktan korktukları için telefon veya gizli şekillerde görüştüklerini anlatıyor kitabında. Elisabeth Teissier "Sous Le Signe de Mitterrand" adlı kitabında, ABD Başkanı Bush'un da medyumlarının bulunduğunu belirtiyor. Kitapta yer alan bilgilere göre son yılların en popüler isimlerinden Saddam Hüseyin'in de birkaç müneccimi bulunuyor. Hatta rivayetlere göre Saddam, yanlış bilgi verdikleri gerekçesiyle bazı medyumları idam ettirdi. Öte yandan Saddam'ın medyumlar sayesinde birkaç suikastten kurtulduğu iddia ediliyor.

Fransız medyum Elisabeth Teissier'in kitabında, Mitterrand ile olan ilişkilerini anlatması tartışmalara neden oldu. Fransa'nın ünlü medyumlarından Yacil Didyih, isim zikretmenin ahlaki olmadığını söylüyor.

Nasıl fal bakılır?

İnsanoğlu değişik coğrafyalarda çok çeşitli fal bakma usulleri geliştirmiştir. İşte bazıları: İhtilaçname, sayı falı, zar falı, domino falı, remil, el falı, kahve falı, suya bakma, kuma bakma, yıldız fal, aya bakma, ruh çağırma vs. Müneccimler, insanların doğum tarihi, ayı, senesi, saati ve doğduğu yeri gibi malumatları öğrenerek insanın hangi burçtan olduğunu ve bunun o insan şahsiyeti üzerindeki tesirini ve başarısızlığını ve başarısını öğrenmeye çalışırlar.

Bostan ve Gülistan'ın yazarı Şeyh Sadi'nin Gülistan'ındaki en ilginç öğütlerden biri yıldız falı bakıcılarla (müneccimler) ilgilidir. "Bir müneccim kendi evine girdi. Baktı ki yabancı bir adam karısıyla birlikte oturuyor, küfretti, ağır sözler söyledi. Evde kıyametler koptu. Bir gönül eri, olup biteni duydu. Dedi ki: Evinde kim var bilmezken, göğün yücesindekini nereden bilirsin?"

İnsanlar medyuma neden gider?

Prof. Dr. Nevzat Tarhan'a, insanlar medyumlara niçin gittiğini sorduk. Genelde üç grup insanın medyumlara başvurduğunu söyleyen Prof. Tarhan, bunları şöyle sıraladı:

Eğitimsiz insanlar:

Psikolojik sorunların beyin fizyolojisindeki bozulma ile ilgisini bilmeyenler tedavi arayışı içerisinde öncelikle medyumlara başvuruyorlar. Örneğin, kıskançlık olayı yaşanıyor, eşinin büyülenmiş gibi davranış bozuklukları oluşuyor. İkna, inandırma yolları çare olmuyor, Medyuma başvuruyor.

Eğitimli ama çaresiz insanlar:

Tıbbî bütün yollara başvurmuş ama çıkış yolu bulamamış kimseler "acaba" diyerek başvuruyorlar. Biz böyle insanlara bilimsel yolların seçeneklerini anlatıyoruz.

Dînî bilgileri yetersiz kişiler

Başlarına gelen her şeyi cin-büyü olarak yorumlayan bu kişiler genellikle bu sektör tarafından çok suistimal edilen kişilerdir. Bu beceriyi kazanmak özel çaba ile oluşmaktadır.

Medyumluğun kökü astroloji

Astroloji Yunanca'daki astra ve logos kelimelerinden oluşuyor. Astra yıldız, logos mantık anlamına geliyor. "Yıldızların hareket ve durumlarından sonuç çıkarma bilimi" diye tanımlanacak astroloji, öteden beri her toplumda rağbet gören bir medyumculuk türü.

Hint Astrolojisi'nin oldukça önemli bir kısmı ay ve ay evleri ya da yıldız kümeleri üzerine kuruludur. Çin astrolojisi de insanı 12 değişik burç ve sembollerle tanımlıyor ve kişinin burcunu bulmak için doğum tarihini kullanıyor. Eski kavimler arasında Mısırlılar, Keldaniler, Romalılar ve Amerikalalar da astrolojiyi kullandılar. Müslüman toplumlarda da astroloji kullanıldı. Osmanlı'da astroloji "İlmi Nücum" veya "İlmi Tencim" adıyla medreselerde okutuldu.

Memiş'e siyasetçi ilgisi

Dünyanın her yanından aldığı davetlerle adını duyuran Medyum Memiş bugünlerde Ankara'da tam gün mesai yapıyor. Bir hafta önce aldığı davet üzerine Ankara'ya giden Memiş, siyasi geleceklerini merak eden milletvekilleri ve politikaya hazırlanan bürokratların yoğun ilgisi üzerine tam gün mesai yapıyor.

Medyum Memiş, milletvekillerinin kendisine en çok "Hangi ilden ve nereden aday olmalıyım?" sorusunu sorduklarını belirtti.

Milletvekillerinin "Hocam, genel başkanımız beni tekrar aday gösterecek mi? Aday olsam kazanabilir miyim? gibi sorular yönelttiklerini de dile getiren Memiş, "Ben de ilmimize inanan insanlara akıl ve ilmi kriterleri gözönünde tutarak cevap veriyorum" dedi. Bürokratların ise istifa ettikten sonra seçilememekten korktuklarını ifade eden Memiş, bürokratların özelliklerine bakarak ona göre cevap verdiğini söylüyor.

İsimleri saklıyor

Medyum Memiş, Ankara mesaisinde "geleceklerine ışık tuttuğu" milletvekilleri ve bürokratların isimlerini ise sır gibi saklıyor.