|
|
Yargıtay Cumhuriyet Başsavcısı Sabih Kanadoğlu, çetelerle mücadelede "süper yetkiler"den sonra, 'Yüce Divan' görevinin de Anayasa Mahkemesi'nden alınarak Yargıtay'a verilmesi için yasa taslağı hazırladı. Kanadoğlu'nun, başsavcı olmadan önce de bu konuda büyük uğraşlar verdiği ve hatta bu konuda Anayasa Mahkemesi başkan ve üyeleri ile de sert tartışmalara girdiği öğrenildi. 4422 sayılı Çete Kanunu ile ilgili hazırladığı taslağı önceki gün hükümete sunan Kanadoğlu'nun, Yüce Divan'la ilgili bir taslak daha hazırladığı bildirildi. Kanadoğlu'nun, bu taslağı da yasalaşması için önümüzdeki günlerde hükümete ileteceği belirtildi. Kanadoğlu, "Yüce Divan görevinin Yargıtay'a verilmesi önerimiz yasama organı tarafından olumlu görülürse adil yargılamaya güvence olarak, ileride AİHM'e yapılacak olası bireysel başvuruları önleyecek ve Anayasa Mahkemesi de asli görevini en iyi biçimde yapmış olacaktır" dedi.
Anayasa Mahkemesi olmazTaslakta, ceza yargılamasının hiçbir uygar ülkede, ceza hukukunda bilgisi, birikimi ve deneyimi bulunmayan kişilere bırakılamayacağını kaydeden Kanadoğlu, özetle şu görüşlere yer verdi: "Adil yargılanmayı sağlamanın tek yolu Yüce Divan görevinin Yargıtay'a verilmesidir. Çünkü Anayasa Mahkemesi'nin, mevcut ve gelecekteki oluşumu adil yargılama güvencesini vermekten uzaktır. Mahkeme kurulunda üç ceza hukuku uzmanı bulunmaktadır. 11 kişilik bir mahkeme kurulunun 9 üyesinin ceza hukuku ile ilgisi ve bu konuda uzmanlık derecesinde bilgisi olmadığı halde adil yargılamayı sağlayacağını ileri sürmek olanaklı değildir. Başka bir sakıncası ise Anayasa Mahkemesi üyelerinin görevden doğan ya da görev sırasında işledikleri suçlarla ilgili olarak hazırlık soruşturması ile son soruşturmanın aynı kurul tarafından yapılmasıdır. Bu durum ceza hukukunun temel ilkelerine ve adil yargılama koşullarına açık şekilde aykırıdır."
'TC Başsavcılığı' istedi
Bu arada, Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı'nın, Adalet Bakanlığı'na sunduğu yasa taslağında, çetelerle mücadelede daha etkin ve hızlı mücadele için "süper yetkiler" istenmesinin yanısıra, "il ve ilçelerde yüzlerce cumhuriyet başsavcısı olduğu" gerekçesiyle, başsavcılığın adının da "Türkiye Cumhuriyet Başsavcılığı" şeklinde değiştirilmesi istendi.
|
|