T ü r k i y e ' n i n   B i r i k i m i

Y A Z A R L A R
Güzel konuşma değil, güzel hukuk istiyoruz!

Sami Selçuk Adli Yılın Açılışı töreninde yine güzel konuştu... Cumhurbaşkanımız Ahmet Necdet Sezer de, bu güzel konuşmaya, yayınladığı güzel bir mesajla "daha da güzel" bir karşılık verdi.

Yargıtay Cumhuriyet Başsavcısı Sabih Kanadoğlu da "güzel" konuşanlar arasında. Kanadoğlu Türkiye'de yargının bağımsız olmadığını, ancak "parmak hesabıyla aklanmaya da karşı olduğunu" söyledi.

Hatırlayacaksınız, eski Yargıtay Başkanı Mehmet Uygun da giderayak güzel bir konuşma yapmış, "vicdanımızla cüzdanımız arasında sıkışıp kaldık" diyerek, Adalet reformuna olan özlemini dile getirmişti. Mehmet Uygun'dan cesaret alan Mehmet Ertuğrul Yavuz da, bir yazısında "vicdan-cüzdan" realitesine atıf yaptığı için altı Yargıtay mensubuna 15 milyar Türk lirası tazminat cezası ödemişti. Kemali afiyetle harcasınlar, gözümüz yok...

Militan Başsavcı Vural Savaş da, görev yaptığı dönemde "güzel" konuşmalar yapar, yargının bağımsız olmadığından yakınırdı; ama yargının niçin bağımsız olmadığı, olmayacağı konusunda ciddi karineler sunan brifingler serisine de pek itiraz etmezdi.

Güzel konuşmasını güzel mesajlarla süsleyen Sabih Kanadoğlu'nun da brifinglerden şekvacı olduğunu hatırlamıyorum.

Teamüldür:

Yüksek yargı mensupları, açılış ve kuruluş yıldönümü törenlerinde, genellikle "güzel" konuşmalar yaparlar. Türkiye'de yargının bağımsız olmadığını söyler, mütemadiyen "hukuk devleti"nin altını çizerler...

Bu konuşmalar, "Sami Selçuk'tan hukuk dersi", "Sezer yargının bağımsız olmadığını söyledi", "Kanadoğlu hukuk devleti istiyor", "Bumin, 'Avrupa standartlarını yakalamalıyız' dedi" şeklinde başlıklarla gazetelere manşet olur.

Biz de alkışlarız.

Kimini Cumhurbaşkanı yaparız.

Kimini Anrayasa Mahkemesi Başkanı.

Ama, güzel konuşmalarla "hukuk dersi" veren hiçbir yargı mensubu (Sami Selçuk istisna), altına imza attığı kararla "hukuk"un tesisine yardımcı olmaz.

Biz de arada sırada güzel yazılar yazıyoruz, ne var yani?

Yazdığımız her güzel yazı, 159 ve 312 olarak geri dönüyor.

Artık "güzel konuşma" değil; güzel konuşmaların pratize edildiği, "hukukun üstünlüğü"ne dayalı bir devlet istiyoruz.


10 Eylül 2001
Pazartesi
 
MEHMET E. YAVUZ


Künye
Temsilcilikler
ReklamTarifesi
AboneFormu
MesajFormu

Ana Sayfa | Gündem | Politika | Ekonomi | Dünya
Kültür | Spor | Yazarlar | Televizyon | Hayat | Arşiv
Bilişim
| Aktüel | Dizi | Röportaj | Karikatür
Bu sitede yayınlanan tüm materyalin HER HAKKI MAHFUZDUR. Kaynak gösterilmeden çoğaltılamaz.
© ALL RIGHTS RESERVED