T ü r k i y e ' n i n   B i r i k i m i

K Ü L T Ü R

Bu yüzüğün kerameti ne?

Dünyada milyonlarca kişinin kitabını okuduğu ve internette hakkında binlerce web sitesi bulunan 'Yüzüklerin Efendisi'nin ilk bölümü 'Yüzük Kardeşliği' nihayet vizyonda.

Yeni Zellandalı yönetmen Peter Jackson'ın İngiliz profesör J.R.R. Tolkien'in dünyaca ünlü eseri 'Yüzüklerin Efendisi'ni, beyazperdeye üç bölüm halinde aktardığı filmin birinci bölümünü oluşturan 'Yüzük Kardeşliği' nihayet gösterime girdi. Tolkien'in hayranları tarafından dört gözle beklenen film, dünya çapında yapılan inanılmaz bir reklam trafiğiyle, Tolkien hayranı olsun olmasın milyonlarca sinemaseverin merakla beklediği bir yapım haline gelmişti. Türkiye'de yere göğe sığdırılamayan filme görsel efektleri, oyuncuların performansı, romanın sinemaya aktarılışındaki başarı, film müziği açısından diyecek yok. Filmi sinemasal bir ürün olarak 'mükemmel' kelimesiyle tanımlayabiliriz. Ancak mitolojilerin ve masalların diyarı olarak bilinen Doğulu sinemaseverlerin, sinemasal kalitesinin dışında belli bir ticari sektör oluşturmaya çalışılan filme gösterdiği inanılmaz ilgiyi anlamak zor. Mevlânâ'nın mesnevisinin, Nart Destanları'nın, Ergonakonların, Leyla ile Mecnun, Ferhat ile Şirin gibi destansı aşk hikayelerinin, 1001 Gece Masallarının, Tutinamelerin, Bahtiyarnamelerin kök bulduğu diyarın çocukları değilmişçesine, sanki İngiliz profesörün yazdığı kitapla fantazi edebiyatının kapıları ilk kez aralanmış gibi büyük bir açlıkla bu filme dört elle sarılmak, kendi geçmişimizin tarihin derinliklerinde mahpus olduğunun bir işareti olsa gerek. Bir de kapıda bekleyen Harry Potter çılgınlığı var ki, onun ne çapta bir etki uyandıracağı henüz belli değil. Hint, Fars, Çin, Kafkas, Arap,Türk kültürlerinde zirveye çıkan masal ve mitolojik öyküler, derlenip toparlansa ve milyonlarca dolarlık dev yatırımlarla filmleştirilseler eminim ki ortaya çok cazip projeler çıkardı. "Bütün mitlerin Gal, İskoç, İrlanda, Fransız ya da Alman miti olması beni üzüyordu. Bir İngiliz efsanesi yaratayım dedim." diyen dilbilimci Tolkien, eğer yaşasaydı yarattığı efsaneyle gurur duyardı herhalde.

Yüzük kardeşlerinin zor görevi

Mitlerde insanlığın sonunu getirmeye kararlı olan kötü adamlar hep kan, çamur ve karanlıklar içinde tasvir edilir. Oysa ne tuhaf bir çelişkidir ki, gerçek dünyada kötüler en güzel yerlerde yaşarlar. Yüzük Kardeşliği'nde de öykü ne kadar kahramanların bolluğu açısından zengin olursa olsun özde aynı şey anlatılıyor: İyiyle kötünün mutlak savaşı. Sevimli, midelerine düşkün ve kısa boylu Hobbitler, asil, zarif ve yeryüzünün üstün ırkı Elfler, Mordor diyarının kötülüğe hizmet eden yaratıkları Orklar, büyücü Gandalf, Karanlıklar Efendisi Sauron, yeraltı krallığın müdavimleri Cüceler, hırsına yenik düşen insan ırkı... Binlerce yıl önce orta Dünya'da insanlara, Cücelere ve Elfler'e 19 sihirli yüzük verilir. Ancak Karanlıklar Efendisi Sauron tarafından bütün yüzüklere hükmedecek derecede kudretli ve sadece efendisine hizmet eden gizli bir yüzük daha yapılmıştır. İnsanlar, Elfler ve Sauron'un ordusu arasında yapılan bir savaşta, insan ırkının lideri Sauron'u öldürerek parmağındaki yüzüğü alır. Son efendisine yâr olmayan yüzük, sessiz derinliklerinde uyuduğu gölden tuhaf bir yaratık tarafından bulunur...
Gollum'dan gezgin Bilbo Baggins'in eline geçen yüzük, yıllarca Hobbit diyarında kalır. Ancak binlerce yıl önce yapılan savaşta bedeni yok olmasına rağmen ruhu yaşayan Sauron'un, yeryüzüne yeniden hükmetmesi için yüzüğe ihtiyacı vardır. Bilbo Baggins'den sevimli yeğeni Frodo'ya kalan sihirli yüzük, iyi ruhlu büyücü Gandalf'ın girişimiyle koruma altına alır. Orta Dünya'nın iyilerini temsil eden efendiler, ikisi insan ırkından, dördü Hobbit, biri Cücelerden, bir tanesi Elf'lerden ve büyücü Gandalf olmak üzere dokuz kişiden oluşan yüzük kardeşlerini, saçacağı lanetten yeryüzünü korumak için sihirli yüzüğü Mordor diyarının derinliklerine gömmeleri için görevlendirir.Tabii Sauron'un emrindeki Ork'lardan kurulan devasa orduyla başetmeleri gerekecektir.
YÜZÜKLERİN EFENDİSİ
YÖNETMEN: Peter Jackson
SENARYO: Peter Jackson, Philippa Boyens, Fran Walsh
GÖRÜNTÜ YÖNETMENİ: Andrew Lesnie
ÖZEL EFEKTLER: Richard Taylor
KOSTÜM TASARIMI: Ngila Dickson OYUNCULAR:Elijah Wood, Ian Mckellen, Viggo Mortensen,Sean Astin, Liv Tyler, Billy Boyd, Dominic Monoghan,Ian Holm, Orlando Bloom.

FİLMDEN NOTLAR

  • İngiliz profesörü J.R.R. Tolkien'in üç ciltten oluşan eserini bugüne kadar dünyada 100 milyonu aşkın insan okudu.

  • Yüzük Kardeşliği yaklaşık 300 dolara maloldu.

  • Film dünyada 10 bin sinemada hemen hemen aynı anda gösterime girdi.

  • Filmde 20 bin 602 figüran rol aldı.

  • 400 sayfalık senaryo yazılan filmin çekimleri için 350 ayrı set hazırlandı ve sinema tarihinde ilk kez üç ayrı film bir defada çekildi.

  • 30 oyuncu Elfçe ve konuşulan diğer dillerin eğtimini aldı.

  • Yönetmeninin üzerinde 7 yıl çalıştığı filmde 2 bin 400 kişi ekipte çalıştı.

  • 15 bin kostüm dikildi, 1500 çift protez Hobbit ayağı üretildi. Sette 90 bin fotoğraf çekildi.

  •  
    Yeni bir anlambilim
    Yeniden Yapılanma
    "Bu kitap, mevcut düşünce yapımızın dinamiğini oluşturan kavram ve tasavvurların, şu ya da bu referansın düşündüğü ya da istediği hâliyle değil, olduğu hâliyle, realiteyle uyum sağlayacak şekilde yeniden yapılandırılması amacıyla gözden geçirilmesi konusunda bir yöntem önermektedir. Bugün dünyanın geçirmekte olduğu aşama, derin ve örneği bulunmayan bir değişime tanık olmasıyla temayüz etmektedir. Bu değişimde, gelecek, geçmişle ya da şimdiyle değil, bizzat geleceğin kendisiyle, kendi potansiyelleri ve insanoğlunun bu potansiyelleri kullanmasıyla şekillenecektir. Bugün geleceğin planlanması, olup bitene göre değil, olması beklenene göre gerçekleştirilmektedir. Şu hâlde, projeleri en büyük başarı şansına sahip olan 'gelecek tasavvuru', kendi referansını bizzat geleceğe ve onun imkanlarına dayandıran tasavvurdur. Bu, kesinlikle, uğruna mücadele ettiğimiz hedef ve beklentilerden vazgeçmek anlamına gelmemektedir; tam aksine, aynı hedefler uğruna mücadele için başka bir aşamaya geçiştir. Bunu da, geçmiş ve onun hülyalarından değil, gelecek ve onun imkanlarından esinlenen adımlar ve ufuklarla gerçekleştirmek arzusundayız." Muhammed Abid el-Câbirî Kitâbiyât Yayınları Tel: ( 0312) 433 24 65
    Günümüzün Süleyman Çelebi'si
    Bir dönem birlikte aynı tarz şiir albümleri yaptığı şairler tek tek popüler akıntıya kapıldığı halde, kendisi hiç değişmeyen şair Dursun Ali Erzincanlı'nın, son albümü "En sevgiliye II" de yine Peygamber sevgisini içeren şiirlerden oluşuyor. Yıllardır gerek müzik yaşamında gerekse hazırladığı radyo programlarında peygamber sevgisini insanlara aşılamayı misyon edinen Dursun Ali Erzincanlı, yine Hz. Muhammed (S.A.V) sevgisini içeren şiirlerden oluşan yeni bir şiir albümüyle daha dinleyenlerinin karşısına çıktı. "En Sevgiliye II" adını taşıyan albümde, İskender Pala ve Mehmet Akif gibi kalemlerin şiirlerine yer verilmiş. Erzincanlı albümlerinde sadece peygamber efendimizi anlatan şiirleri okuyor. Mevlid'in yazarı Süleyman Çelebi'nin çağdaş bir versiyonu gibi duran, albümde okuduğu "Sen Yoktun" isimli şiir, kadınların mukabele toplantılarının ardından topluca dinlenen Dursun Ali Erzincanlı şunları söylüyor: "Allah'ın insan kalbini ve sevgiyi yaratırken, mutlaka insanın çevresindeki değişik varlıklara, sevgi besleme vasfı yanında öncelikle Allah'ı sevme vasfını da verdiğine inanıyorum. Allah sevgisine ulaşmanın yolu ise Peygamber Efendimizi sevmekten geçer. İşte ben de bu sevgiyi şiir ve müzikle hatırlatmaya, insanlara aktarmaya çalışıyorum. Ana mesajım bu."
    25 Aralık 2001
    Salı
     
    Künye
    Temsilcilikler
    ReklamTarifesi
    AboneFormu
    MesajFormu
    Ana Sayfa | Gündem | Politika | Ekonomi | Dünya
    Kültür | Spor | Yazarlar | Televizyon | Hayat | Arşiv
    Bilişim
    | Aktüel | Dizi | Röportaj | Karikatür

    Bu sitede yayınlanan tüm materyalin HER HAKKI MAHFUZDUR. Kaynak gösterilmeden çoğaltılamaz.
    © ALL RIGHTS RESERVED